Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/37 E. 2023/338 K. 09.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/37 Esas
KARAR NO : 2023/338

DAVA : Alacak (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 17/01/2022
KARAR TARİHİ : 09/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin mobilya ve ev aksesuarları üzerinde ticaret yapan —- mukim bir şirket olduğunu ve —- fabrikası bulunan —— mobilya satın aldığını,—- üretilen mobilyaların davacının ——şubesinde satışa sunulacak olduğundan ve teslim şekli “fabrikadan alıcıya teslim” olarak kararlaştırıldığı taşımayı müvekkilinin organize etmesi ve taşıyıcı bulması gerektiğini, söz sonucu taşıma için davacı ile davalını, taşıma ücreti, gümrükleme masrafları dahil toplam 9.000Euro üzerinden anlaşma yaptığını, taşımanın davacıya özel ve ekspres olarak yapılacağını, taşıma bedelinin 2.000 Euro’sunun peşin olarak ödendiğini, dava dışı firmanın davacı tarafından sipariş verilen mobilyaları ürettiğini ve 02.04.2021 tarihinde davalı tarafından temin edilen bir araca herhangi bir ihtirazi kayıt olmaksızın yüklendiğini, ürünlerin ——ulaşmasından sonra taşınan malların hacminin 53 metreküp olduğu gerekçesiyle 14.310 Euro gecikme bedeli 900 Euro toplamı 15.210 Euro’dan peşin olarak ödenen 2.000 Euro düşüldükten sonra 13.210 Euro’nun derhal hesaplarına ödenmesini talep ettiklerini, ——mallar yüklendikten sonra davalı tarafından malların hacminin 53 metreküp olduğuna dair herhangi bir uyarı yapılmadığını, paketleme İistesindeki ölçüler dikkate alındığında paketleme listesindeki 18 metreküpe denk geldiğini, malların taşıma anlaşmasında yazılı azami miktar olan 30 metreküpe dahi ulaşmasının mümkün olmadığını, müvekkilinin üretilen mobilyaların kendisine ulaşabilmesi ve—— Müdürlüğü’nün ceza keseceği ve kesilen cezanın davacıya yansıtılacağı baskısı altında davacının davalının talep ettiği 13.210 Euro ödediğini, müvekkilinin taşımada başkaca fazla ödemelerinin de bulunduğunu, —— bir firmanın gümrük işlemlerini yaptığını ve gümrük masrafları için davacıdan 3.110,33 Euro gerektiğini müvekkiline bildirdiğini, oysa taşıma anlaşmasının 6. Maddesinde tüm gümrük işlemlerinin ve masraflarının davalıya ait olacağının açıkça yazıldığını, son olarak —– adlı bir firmanın “davacıya ait malları son taşıyıcı olarak taşıdığını, kendisine işi veren davalı şirketin kendisine eksik ödeme yaptığını, bu sebeple teslim sırasında 800 Euro talep ettiğini, davacının bu parayı da ödemek zorunda kaldığını, davacının sözleşme uyarınca 9.000 Euro ödemesi gerekirken toplam 19.120,33 Euro ödeme yapmak zorunda kaldığını, ödenmek zorunda kalınan 10.120,33 Euro’nun tahsili için davalı aleyhinde —–. İcra Müdürlüğü’nün ——Esas sayılı dosyası ile takip başlattıklarını, davalının haksız itirazı üzerine takibin durdurulduğunu beyanla, haksız itirazın iptali ile takibin devamına, alacağın % 20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili 22.03.2021 tarihli cevap dilekçesinde özetle: Davacının bahsettiği sözleşmede davalı şirketin imzasının bulunmadığını, dolayısıyla 9.000 Euro üzerinden anlaştıklarının ve diğer hususların kabulünün mümkün olmadığını, söz konusu malların—– başta davacının beyan ettiğinin aksine 30 metreküpü aştığından bu durumun davacıya bildirildiğini ve malların 53 metreküp olduğu ve farklı bir araçla taşınmazı gerektiğinin maile davacıya bildirildiğini, davacının hür iradesi ile bu durumu kabul ettiğini, davacının dilekçesinde bahsettiği 3.110,33 Euro’luk ödemenin gümrük masraflarına ilişkin olduğunu, bu bedelin—– tarafından davacı firmaya fatura edildiğini, faturanın davacı tarafından ödendiğini, kurallar arasındaki sözleşmede gümrükleme masraflarının da davalı üzerinde olacağının taraflar arasında kararlaştırılmadığını, bununla birlikte davacının iddiasının aksine malların sadece davacıya özel ve ekspres yapılacağını davalının kabul etmediğini beyanla, davanın reddine, alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle —– İcra Müdürlüğünün ——sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
Dosya konusunda uzman mali müşavir ve taşımacılık alanında uzman bilirkişiye verilerek, rapor alınmıştır. 11/01/2023 tarihli bilirkişi raporunda; Tarafların ticari defterlerinin sunumu yapılmadığı bu nedenle defter incelemesinin yapılamadığı, taraflar arasında dosyaya sunulmuş yazılı taşıma sözleşmesi olduğu, ilgili sözleşmenin konusu olan taşımanın konusunun davacı tarafın —— ithal ettiği mobilya emtiası olduğu, yapılan taşıma sürecinin koşullarının taraflar arasında net olarak belirlendiği, sözleşmenin 6.2.2 başlığı altında detayları ile irdelendiği, özetle; —– arasında tam araç yükü niteliğinde 30 m2’lük bir araç ile taşıma işinin gerçekleştirilmesi ve özel şartların taşıma hizmeti kapsamında taahhüt edildiği kanaatine ulaşıldığı,—— yükleme sürecine gelen aracın kapasitesine ilişkin taraflar arasında Lojistik aşamaların fiilen gerçekleştiği tarihlerde ihtilaf olduğuna dair yazışmaların sunulduğu, davalı yanın, dava konusu ürünlerin hacminin 53 m2′ olduğu, planlanandan ve bilgisi verilenden yüksek hacimin söz konusu olduğu, —– aktarmada bekletilen 30m2lük aracın rezervasyonunun iptali sonrasında daha büyük bir aracın rezerve edilmesi dolayısıyla ek navlun ücreti talebinde bulunduğu, Dosya içerisinde ve verilerden yapılan inceleme neticesinde yük hacminin çeki listesi, satış faturası, Beyanname vb. satış-ticaret-taşıma belgeleri üzerinde yükün 324100 adet/birim toplamda 8 palet 2.916 kg. brüt ağırlığında olduğu, çeki listesi üzerinden yapılan değerlendirmede hacmin 18,13 m2 olarak hesap edildiği,zira dosya içerisindeki yazışmalardan —– yükleme alanına yükleyen-dava dışı satıcı işletme yetkililerinin bildirimleri doğrultusunda da zor yükleme yapılacak küçük adet aracın geldiği, davacı yanın yükleme sürecinde aracın yandan açılmayan nitelikte yalnızca arkadan yükleme yapılabilecek bir araç olduğunu aynı anda taşıyıcıya bildirdiği, birkaç saat sonra ise gelen araca güçlükle de olsa yüklemenin yapıldığının anlaşıldığı, dolayısıyla yükleme alanındaki aracın değiştiğine ilişkin bir bilgi olmadığı, yüklemeye gelen aracın hacmine ilişkin sözleşmede 30 m3 yazdığından bu hacimli bir araç olduğunun değerlendirildiği,—–bir aktarma yapılacağına yönelik taraflar arasında sonradan yapılan bir anlaşma söz konusu ise dahi dosya kapsamında bunun tespit edilemediği, ancak mevcut verilerde ve yazılı taşıma sözleşmesinde bu şekilde bir aktarma işi yapılacağına dair taahhüt veya talep gözlenmediği, her ne kadar davalı yanın yük hacmi-araç uyumsuzluğu sebebiyle yeni araç organizasyonuna dayandırılan bir ek navlun talebi olmuş ve davacı yanca ödenmiş ise de; dosya kapsamından yükün ilk gönderilen (yükleme adresine gelen) araca sığdırılabildiğinin açık şekilde anlaşıldığı, taraflar arasında bir aktarma anlaşması varsa dahi; Yükleme noktasında yüklerin araca sığdırıldığı, söz konusu taşımanın tam araç yükü olduğu taahhüdü verilmesine karşın, operasyonel açıdan aktarma sürecine neden ihtiyaç duyulduğunun kanaatimizce dosya içeriğinden ispat edilemediği, bu noktada mevcut tabloda, kanaatimizce davalı yanın ek navlun ücreti talep edemeyeceği, davalı tarafın yazışmalarda belirttiği 13.210 Euro’luk ek ücretin davacı yanca ödendiği durumda iadesi gerekeceği, takdirin sayın mahkemede olduğu, —– isimli işletmenin CMR Senedi üzerinden alt taşıyıcı, —–isimli işletmenin ise ikinci alt-fiili taşıyıcı olduğu, —— isimli işletmenin davalı-üst taşıyıcıdan ücret tahsil edemediği sebebiyle ürünün taşıma sürecini işletemediği ve davacının taşımanın tamamlanması için bu hususta ödeme yaptığı sonucuna varıldığı, bunun dekont ile ortaya koyduğu, 800 Euroluk bedelin davalıya yansıtılabileceği kanaatine varıldığı, takdirin sayın mahkemede olduğu, taraflar arasındaki yazılı sözleşmede verilen ücretin içerisinde gümrük masraflarının dahil olduğu, davalı tarafın bu masrafları üstlenerek fiyat verdiğinin anlaşıldığı, —– işletmesinin kestiği gümrük masraflarına ilişkin faturanın ise dava dışı —– işletmesine yönelik olduğu, bu işletmenin ilgili süreçteki rolünün ne olduğunun tespit edilemediği, dolayısıyla ilgili 3.110,33 Euro’luk gümrük masrafına ilişkin nihai takdirinin sayın mahkemenizde olduğu, şeklinde raporunu sunmuştur.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından;Taraflar arasında düzenlenen taşıma sözleşmesi ve tercümesi incelendiğinde, taşımanın özel ekspres taşıma ile yapılacağı, taşıma ücretinin 9.000,00- Euro, peşinatın 2.000,00- Euro olacağı, mal varış adresinin —— olduğunun belirtildiği, sözleşmenin 1. maddesinde, malların —— paketlenmesi, ambalajlanması ve yüklenmesi müşteri tarafından yapılacağı, 6. maddesinde—– gümrükleme işlemlerinin yapılması ——aittir, denildiği görülmüştür.
İlgili senet içeriğindeki yük detayları satış faturası içerikleri, çeki listesi ağırlık bilgisi detayları ile örtüşmekte olup; dosya kapsamı da göz önüne alındığında davalı yanın taşıma taahhüdünde bulunduğu yazılı sözleşme ile sabittir. Dosyaya sunulan yazılı sözleşme ile davalı yan ile davacı yan arasında açık şekilde yük bilgisi, yükleme-boşaltma(varış) noktası, navlun ücretinde tarafların mutabık kalındığı, dosya kapsamına davalı yan tarafından sözleşmede imzası olmadığı noktasında itirazlar mevcut ise de, hem yazılı sözleşmenin davalı anteti ile organize edildiği, hem de dosya içerisindeki mail yazışmaları içeriğinde davalı yan yetkilileri ile yapılan mail yazışmaları neticesinde, taraflar arasında taşıma sözleşmesinin kurulduğu, davalı yanın huzurdaki sözleşme koşulları doğrultusunda sürecin akdi taşıyıcısı olarak taşıma işi organizasyonunu üstlenen taraf olduğu, dosya kaspamındaki yazışmalarından anlaşılmıştır. Dava dışı —— CMR Senedi kayıtları ve dosyaya sunulan —– görüşmelerinde alt taşıyıcı olarak yer aldığı, dava dışı —– işletmesinin ise senet üzerindeki kaşe imzası ile fiili alt taşıyıcı olduğu anlaşılmıştır.
Davacının sözleşme gereği peşinat olarak 08.03.2021 tarihinde 2.000,00- Euro ödediğine dönük banka dekontu bulunduğu, davalının 04.04.2021 tarihinde davacıya e-posta yazısı gönderdiği, e-posta yazısında taşınan ürünlerin sözleşmede belirtildiği üzere 30 m3 olmadığı, ürünlerin 55 m3 olduğu, bu nedenle ürün taşıma bedelinin 53 m3 x 270 Euro — 14.310.- Euro + 900 Euro rezervasyon günü gecikme bedeli toplamı 15.210,00- Euro — 2.000,00- Euro peşinat düşülmek suretiyle 13.210,00- Euro olacağı, farkın yatırılmasının istendiği, sözkonusu bedelin davacı tarafından 07.04.2021 tarihinde yatırdığına dair banka dekontunun bulunduğu,—–şirketi tarafından 3.110,33 Euro talep edildiği, davacının 08.04.2021 tarihinde söz konusu bedeli ödediğine dair banka dekontunun bulunduğu,—– yetkisilinin 800 euro navlun bedelini davacıdan talep ettiği, taşıyıcıdan ödeme geldiğinde iade edileceğini bildirdiği, taşıyıcı ——800 Euro bedeli 14.04.2021 tarihli makbuz karşılığı davacıdan tahsil ettiği anlaşılmaktadır.
Yüklerin teknik ölçüleri ve detayları sebebiyle araca yüklenmekte zorlandıkları ve güçlükle yüklenebildiği, davalı yanın dosya kapsamında belirtilen sebeplere (araç değışıklığı, yük hacminin yüksek olduğu iddiasıyla yeni araç temini) dayanarak, ek navlun ücretini tahsil etme imkanının olmadığına kanaat edilmiştir.
—–isimli işletmenin CMR Senedi üzerinden alt taşıyıcı, —–isimli işletmenin ise ikinci alt-fiili taşıyıcı olduğu, ——isimli işletmenin davalı-üst taşıyıcıdan ücret tahsil edemediği sebebiyle ürünün taşıma sürecini işletemediği ve davacının taşımanın tamamlanması için bu hususta ödeme yaptığı sonucuna varıldığı, bunun dekont ile ortaya koyduğu, 800,00 Euroluk bedelin davalıya yansıtılabileceği kanaatine varıldığı, taraflar arasındaki yazılı sözleşmede verilen ücretin içerisinde gümrük masrallarının dahil olduğu, davalı tarafın bu masrafları üstlenerek fiyat verdiğinin anlaşıldığı, 3.110,33 Euro gümrük masrafı dahil 10.120,33 Euro’nun davalı taraftan tahsili talebini yerinde olduğuna kanaat edilmiş, alacak likit ve belirlenebilir olduğundan icra inkar tazminatının kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile; —–İcra Müdürlüğü’nün ——. sayılı icra dosyasında davalı tarafça yapılan itirazın iptali ile takibin 10.120,33-EURO asıl alacak üzerinden devamına,
2-Alacak likit ve belirlenebilir olduğundan kabul edilen 10.120,33-EURO’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3- Alınması gerekli 10.673,9-TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 2.162,03- TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 8.511,95‬-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4- a) Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 80,70-TL. başvurma harcı, 2.162,03-TL peşin harcın toplamı olan 2.242,73‬-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
b) Davacı tarafından sarfedilen toplam 2.480,85-TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalının üzerine bırakılması,
6- Kullanılmayan gider avansının(davacının gider avansında haciz var) karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
7- Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca kabul olunan dava değeri (dava tarihindeki efektif satış kuru 15,44×10.120,33=156.257,90 TL) üzerinden hesaplanan 24.438,69- TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Dair; karar davacı vekilinin yokluğunda, davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.