Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/34 E. 2022/616 K. 16.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/34 Esas

DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:14/01/2022
KARAR TARİHİ:16/09/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalı arasında ticari alım-satım ilişkisinin bulunduğunu, müvekkili şirketin davalıya farklı tarihlerde birden fazla ürün satışı yaptığını, bu satış bedellerinden toplam bakiye alacağının —–olduğunu, bu nedenle icra takibinin başlatıldığını, davalının haksız ve hukuka aykırı olarak itiraz ettiğini, takibin durduğunu, davalının haksız itiraz ile kazanmış olduğu zaman zarfı içerisinde mal kaçırma ihtimalinin bulunduğunu bu nedenle yargılama sonuna kadar ihtiyati haciz kararı verilmesini ve haksız itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı yan tarafından başlatılan icra takibinin alacağına kavuşmak ümidiyle değil müvekkilini zarara uğratmak, alacağını misli ile alma gayesinden ileri geldiğini, müvekkiller tarafından ticari ilişkiden kaynaklanan ödemelerin gerçekleştirilmesine rağmen icra takibine girişildiğini, müvekkili şirket daha önce aksatmadığı ödemelerin bir kısmını davacı yanın muvafakatine bağlı olarak çek düzenlemek suretiyle gerçekleştirdiğini, davacı yanın ifa kolaylığı sağlamaktan ziyade fazlaca taleplerinin karşılanmasının mümkün olmadığını, davacının başlatmış olduğu icra takibi nedeniyle müvekkilinin itibarının zedelendiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle, İtirazın İptali davasıdır.
Davacı vekili — tarihli dilekçesiyle açılan davadan feragat ettiklerini beyan etmiştir.6100 Sayılı HMK.’nın 309. Maddesinde “Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. Kısmen feragat veya kabulde, feragat edilen veya kabul edilen kısmın, dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir. Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır.” düzenlemesi bulunmaktadır. Bu itibarla, açılan davadan feragat edilmiş olduğundan, yukarıda açıklanan hüküm nedeniyle davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Alınması gereken—- harcın davacı tarafça peşin olarak yatırılan —- harçtan mahsubu ile bakiye—– harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-6325 sayılı Kanun’un 18-A/13. bendi uyarınca —– tarafından karşılanan— zorunlu arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak —— olarak kaydedilmesine,
5-Artan gider avansı bulunması ve talep etmeleri halinde gider avansının ait olduğu tarafa iadesine,Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren —– haftalık süre içerisinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.