Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/277 E. 2023/702 K. 20.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/277 Esas
KARAR NO: 2023/702
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 14/04/2022
KARAR TARİHİ: 20/09/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA, SAVUNMA ve DOSYA KAPSAMI:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı arasındaki ticari ilişki çerçevesinde, müvekkilinin tüm yükümlülüğünü yerine getirerek faturalandırılmasına rağmen davalının yükümlülüğünü yerine getirmediği ve borcunu ödemediğimi, bunun üzerine cari hesap alacağının tahsili için davalı-borçlu aleyhine ——– dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının haksız ve dayanaksız. itirazı neticesinde takibin durduğunu, bu nedenle huzurdaki itirazın iptali davasının açıldığı beyan edilerek, fazlaya ilişkin tüm hak ve alacakları saklı kalmak kaydıyla, öncelikle borca yeteri kadar ihtiyati hacize karar verilmesine, davalı/borçlunun———dosyasında yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına, %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekilinin davaya cevap dilekçesine göre özetle; davalının ahşap konut yapımı işleri ile iştigal ettiği ve davacı tarafa hizmet veren eser sözleşmeleri ile davacıdan hep alacaklı olan tarafa olduğunu, davalının davacıya borcunun olmasının mümkün olmadığını, davalının, davacı firmaya icra takip konusu ——- bedelli faturadan hiç bir borcu bulunmadığı, taraflar arasında ticari defterleri üzerinden 31. 12.2018 tarihi itibarıyla hesap mutabakatı yapılmış ve—– mutabakatında tarafların 0(sıfır) bakiyede olduklarında karşılıklı mutabık kalındığını, tüm mutabakat yazışmalarının davacının mail adresine gönderilerek ve cevaplanarak yapıldığını, mutabakat yazışma tarihleri 31.12.2018 tarihinden sonra ve davaya konu faturaya ait olduğunu belirterek, açılan davanın reddini, %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.

İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava, faturaya dayalı başlatılan icra takibine itirazın iptalidir.
Davacı davalıya inşaat demir malzemesi sattığını, buna ilişkin 31/12/2018 tarihli faturayı düzenlediklerini, her iki tarafın defterlerinde kayıtlı olduğunu ancak ödeme yapılmadığını, başlatılan icra takibine itirazın iptalini talep etmiştir.Davalı, takibe itiraz emiş, davaya cevap dilekçesinde de mal tesliminin olmadığını, olsa bile hesap mutabakatı yapıldığını ve borcun sıfırlandığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
—— sayılı icra dosyası incelendiğinde, 03/02/2022 tarihli takip talebi ile 473.263,17 TL asıl alacak ile 235.963,83 TL işlemiş faiz kalem olmak üzere toplamda 709.227,00 TL alacak üzerinden icra takibi başlatıldığı, takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 2/2 maddesine göre faiz talep edildiği görülmüştür. Davaya konu icra dosyasında, ödeme emrinin davalıya/borçluya 16/02/2022 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 17/02/2022 tarihinde, süresinde borca,faize ve ferilerine itiraz ettiği, itiraz üzerine takibin durduğu, davacının da süresi içinde, 14/04/2022 tarihinde iş bu itirazın iptali davasını açtığı anlaşılmıştır.Tarafların her ikisinin de tacir olması ve TTK.nun 64 vd maddeleri kapsamında defter tutma yükümlülüklerinin bulunması karşısında tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yaptırılmasına karar verilmiştir. Ayrıca ilgili vergi dairelerine müzekkere yazılarak ——–formları celp edilmiştir.Resen atanan bir mali müşavir bilirkişi, 25/05/2023 tarihli raporunda özetle, taraflar takibie konu tek fatura olduğu, 473.263,17 TL tutarlı faturanın her iki tarafın defterinde kayıtlı olduğu, tarafların — formlarının uyumlu olduğu, davacının envanter defterini sunmadığı, defterlerinin delil vasfının mahkemenin takdirinde olduğunu, davalının defterlerinin usulüe uygun olduğunu, advalı defterlerinde ödeme belgesi vb bir belge olmadan —— kasa hesaplarının virman yoluyla sıfırlandığını ve hesabın kapatıldığını, davalının ödeme belgesi sunamadığını, işlemiş faiz yönünden 258.832,81 TL istenebileceğini, taleple bağlı kalınarak takibin aynen devamı kanaatinin oluştuğunu mütalaa etmiştir.Yapılan incelemeler sonucunda bilirkişi raporunun usul ve yasaya uygun olduğu, denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğu, olayın oluşuna uygun olduğu anlaşılarak asıl alacak hesabı yönünden itibar edilmiştir. Bilirkişi raporuna davacı itiraz etmemiş; davalı ise iki noktadan itiraz etmiştir. Biri davacının teslimi ve satışı ispatlayamaması, diğeri hesap mutabakatı ile borcun sıfırlanmasıdır. Davacının envanter defterini sunamadığı görülmüşse de, davalının defterleri ile de satışın ve teslimin yapıldığı, ——- formlarının uyumlu olduğu görülmüş ve satış ve teslim olgusu çürütülememiştir. Diğer itiraz olan hesap mutabakatı yönünden ise sunulmuş bir belge yoktur. 20/09/2023 tarihli son celsede davalı vekilinden sorulmuş, hesap mutabakatı ile —– formlarının uyumlu olmasını ve formlarda bakiyenin sıfır görünmesini kastettiklerini beyan etmiştir. Diğer bir ifadeyle borcun sona erdiğini gösteren teknik anlamda bir mutabakat yoktur. Davalının, davacının gerçekte, sattığı malların ticaretini yapmadığına dair savunması, faturayı defterine işlemesi ve —- formunda beyan etmesi ile artık geçerliliğini yitirir. Sonuç olarak davalı yan borçlu olmadığını veya borcun ödendiğini ispatlar bir delil sunamamış, asıl alacak yönünden davacının haklı olduğu anlaşılmıştır.İşlemiş faiz istemi yönünden ise, TTK m. 1530 maddesinin uygunlanması için mal ve ya hizmet tedarik sözleşmesinin bulunması gerekir. Tek bir faturaya dayalı alacak mevcuttur. Davacı kendisinin tedarikçi olduğunu iddia ve ispat edememiştir. Takip öncesi dönem için davalı borçlunun TBK’nun 117. maddesinde öngörülen şekilde temerrüde düşürüldüğü ileri sürülmemiş ve ödeme günü de müttefikan belli edilmemiş olup davacının işlemiş faiz isteminin reddine, yapılan işin ticari nitelikte olması nedeni ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren reeskont ticari faizi yürütülmesine karar verilmiştir. ———- Kabul edilen alacak miktarı likit olduğundan davacı yararına icra inkar tazminatına da hükmedilmiştir. Açıklanan sebeplerle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1———– sayılı dosyasına yapılan itirazın KISMEN İPTALİ ile, takibin 473.263,17 TL asıl alacak üzerinden DEVAMINA, fazlaya ilişkin kısmın REDDİNE;
2-Takip tarihinden tahsil tarihine kadar asıl alacağa 3095 sayılı yasanın 2/2 maddesi uyarınca faiz uygulanmasına;
3-Asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine;
4- Alınması gerekli 32.328,61-TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 8.565,70-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 23.762,91-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
5-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 80,70-TL. başvurma harcı, 8.565,70-TL peşin harcın toplamı olan 8.646,40-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından sarfedilen toplam 3.101,50-TL yargılama giderinin haklılık oranına göre takdiren (%66,73 kabul %33,27 ret oranında ) olmak üzere 2.069,61-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7- Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
9- Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen kısım yönünden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 72.256,84-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
10- Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden reddedilen kısım yönünden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 37.394,57 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı oy birliği ile verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 20/09/2023