Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/267 E. 2022/690 K. 12.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/267 Esas
KARAR NO:2022/690

DAVA:Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ:12/04/2022
KARAR TARİHİ:12/10/2022
Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA, SAVUNMA ve DOSYA KAPSAMI:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin dava dışı tasfiye halinde — kıdem tazminatı, ihbar tazminatı gibi işçilik alacakları olduğunu, müvekkilin alacakları nedeniyle arabuluculuğa başvurduğunu, ancak şirketin sicilden terkin edildiğini öğrenildiğini belirterek, —- sicil nosunda kayıtlı iken tasfiye sonucu sicilden terkin edilen Tasfiye Halinde — TTK. nun 547 maddesi uyarınca, davacının işçilik alacakları ile görülecek arabuluculuk, dava, takip süreci ile sınırlı olmak üzere ihyasına karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap, beyan veya delil sunmamıştır
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava, tasfiye sonucu terkin edilen şirketin ihyası taleplidir.
Davacı, terkin edilmiş dava dışı Tasfiye Halinde— kıdem tazminatı, ihbar tazminatı gibi işçilik alacakları olduğunu, arabulucuya başvurduğunda şirketin terkin edilmesi sebebiyle sonuç alamadığı ileri sürmüştür.İhyası talep edilen şirkete ait sicil dosyası getirtilmiş, şirket merkezinin — olmakla, mahkememiz yetki sınırları içinde kaldığı görülmüştür. Şirketin tasfiyesinin sona erdiği—-tarihinde tescil edilerek sicilden terkin olduğu, şirket— ise mahkememiz dosyasında davalı durumunda bulunan— olduğu görülmüştür.Davalı —cevap dilekçesinde, davacının şirketten bir alacağı olmadığını, tasfiyenin usulüne uygun şekilde sonuçlandığını ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir.Her ne kadar henüz açılmış işçilik alacağı davası yok ise de, davacının zorunlu arabulucuya başvurmadan iş mahkemesinde alacak davası açamayacağı sabittir. Kaldı ki, davacı vekili, — tarihli başvuruyu, arabulucu tarafından şirket ihya edilmeden arabuluculuk işlemlerinin yapılamacağını tutanağa bağladığı belgeleri de delil olarak dosyaya usnmuştur.Bu sebeple davacının ihya isteminde hukuki yararının mevcut olduğu anlaşılmıştır.Toplanan bilgi ve belgelere göre, davacının talebinin TTK 547 maddesi koşullarını taşıdığı görülmekle davanın kabulüne —sicil nosunda kayıtlı iken tasfiye sonucu sicilden terkin edilen Tasfiye Halinde — Şirketi’nin TTK. nun 547 maddesi uyarınca ihyasına, şirketin ticaret siciline tesciline, bu işlemleri yürütmek üzere son —- olarak atanmasına, kararın ticaret sicilinde tescil ve ilanına, karar verilmiş, davalı— dosyada yasal hasım durumunda olduğundan yargılama giderinden sorumlu tutulmayarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
Davacının dava dilekçesinde yer alan iddialarına göre, davacının işçilik alacağı olup olmadığı ilerleyen süreçte anlaşılacak olup; (İşçilik alacaklarına ilişkin ileride görülecek davada haklı çıkması halinde, bu dava masraflarını da yargılama gideri olarak talep edebileceği açık olup) tasfiye sonucu terkin edildiği tarih itibariyle açılmış bir dava ve takip de olmadığı gözetilerek, tasfiyenin eksik yapıldığına dair delil sunulmadığından yargılama masrafları davacı üzerinde bırakılmıştır.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜNE,
— sicil nosunda kayıtlı iken tasfiye sonucu sicilden terkin edilen TASFİYE HALİNDE –ŞİRKETİ’nin TTK. nun 547 maddesi uyarınca, davacının işçilik alacakları ile görülecek arabuluculuk, dava, takip süreci ile sınırlı olmak üzere İHYASINA,
2-İhyasına karar verilen şirketin ticaret siciline tesciline, bu işlemleri yürütmek üzere şirketin–numaralı son –münferiden yetkili olacak şekilde — olarak atanmasına, ücret takdirine yer olmadığına;
3-Kararın ticaret sicilinde tescil ve ilanına, masrafın davacı taraftan alınmasına;
4- Alınması gerekli harç tam alındığından ayrıca harç alınmasına yer olmadığına,
5- Davanın mahiyeti gereği masrafların davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Yasal hasım konumunda bulunan davalı yargılama giderlerinden sorumlu tutulamayacağından, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren — haftalık süre içinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere davacı vekili ile — yüzüne karşı oy birliği ile verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.