Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/196 E. 2022/656 K. 28.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/196 Esas
KARAR NO: 2022/656
DAVA: Çekişmeli alacağın konkordato kapsamında depo edilmesi ve tahsili (İİK.308b)
DAVA TARİHİ: 21/03/2022
KARAR TARİHİ: 28/09/2022
Mahkememizde görülmekte olan Çekişmeli alacağın konkordato kapsamında depo edilmesi ve tahsili (İİK.308b) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA, SAVUNMA ve DOSYA KAPSAMI:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı şirket —– dosyasıyla —- talebinde bulunduğunu, yapılan yargılama yargılama sonucunda davanın kabulüne ve davacı şirket tarafından sunulan—– projesinin tasdikine karar verildiğini,—- alacaklıların alacaklarını bildirmeye daveti sonrasında, —— alacak kayıt talebini içeren —- borcu olduğu ve bu tarih itibariyle işlemiş kar mahrumiyetinin—- olduğu, geçici mühlet tarihinden sonra —- tarihi itibariyle borç bakiyesinin— olduğu, bu tarih itibariyle işlemiş kar mahrumiyetinin — olduğunu, — tarihli tutanağından açıkça anlaşılacağı üzere davalı şirket yetkilisi —- borçlu olduğunu kabul etmesine rağmen dosya kapsamında alınan —- tarihli bilirkişi raporunda üstelik davalı şirket yetkilisinin de beyanına, keza müvekkil banka kayıtlarına ve nihayetinde hukuka aykırı bir biçimde davalı şirketin —- olduğunu, yine aynı tarihli bilirkişi raporunda müvekkil bankanın —-bulunmasına rağmen bilirkişi raporunda— alacağının bulunduğu yönünde kanaat bildirildiğini, —- dosyasıyla verilen ara kararında KESİN OLARAK — tarihli bilirkişi raporu esas alınmak sureti ile müvekkil bankanın davalı şirketten —- alacaklı olduğu belirtildiğini, oysaki müvekkil banka, davalı şirkete tanınan/tahsis edilen kredi limiti çerçevesinde imzalanan—– dayanılarak kullandırılan kredilerin geri ödenmemesi sebebi ile doğacak kâr payı mahrumiyeti/gecikme tazminatı, ücreti vekalet ile doğmuş ve doğacak borçlara ait—- tarihi itibari itibariyle davalı şirketten —– ret yönünde oy kullanan müvekkilinin alacağına —— talep tarihinden itibaren, taraflar arasındaki sözleşmede kararlaştırılan temerrüt öncesi kar payı mahrumiyeti uygulanmak suretiyle alacağın tespiti gerekirken hükme esas alınan bilirkişi raporunda ——oranının uygulanması da hukuka aykırı diğer bir durum olduğunu, davalı şirket aleyhine — takip başlatılmış ve borçlu şirket tarafından —– dosyasıyla icra takibine itiraz edilmiş ise de davanın reddine karar verildiğini davalı şirket, istinaf kanun yoluna başvurmuş ise de davalının istinaf talebi reddedilerek takip kesinleştiğini, bu yönü ile de alacak miktarının ne olduğu açık ve tartışmasız bir biçimde ortaya çıktığını belirterek öncelikle —–uygulanmak suretiyle alacak miktarının netleştirilmesi ve tespit edilen müvekkil banka alacağının —– tasdikine dair kararda belirtilen taksit tarihlerinde—–gösterilecek banka hesabına bloke edilmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesine, alacak kayıt dilekçemiz, davalı şirket yetkilisinin kabul/red beyanları, müvekkil banka şirket kayıtları dikkate alınarak çekişmeli hale gelen ve konkordato projesinde yer almayan — alacağın da projeye dahil edilen kısım ile birlikte davalıdan tahsiline, —- kabul edilen—- gereğince—– tarihinden itibaren, taraflar arasındaki sözleşmede kararlaştırılan temerrüt öncesi faiz oranı uygulanmak suretiyle alacağımızın tespitine ve tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; huzurdaki davanın harcın tamamlattırılarak devam edilmesi gerektiğini, davanın süresinde açılmadığını, süre yönünden davanın reddinin gerektiğini, davalı tarafın iddialarının aksine müvekkil şirketin karşı tarafa dair peşinen kabul ettiği bir alacak miktarı söz konusu olmadığını,—- taraflar arasında imzalanan kredi sözleşmesinden ötürü müvekkil şirketin karşı tarafa gerçekten ne kadar borçlu olduğunun tespiti için bankacılık kayıtları konusunda uzman bir bilirkişiye —– gönderip işbu kayıtlara göre müvekkil şirketin gerçek borcunun ne kadar olduğunu tespit ettirildiğini, buna göre tasdik kararının verildiğini belirterek, açılan davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava, davacı banka tarafından, —- kabul edilmeyen çekişmeli kalan kısmın proje kapsamından davalıdan tahsili istemlidir.
Davacı,Mahkememizin—- sayılı dosyası ile —- yargılamasında konkordatonun tasdikine karar verildiğini, yargılama kapsamında davacı —— tarafından süresinde alacak bildiriminde bulunulduğu, davacı bankanın alacağının —olduğunu, ancak—– mahkemesince bankacı bilirkişi marifetiyle inceleme yaptırıldığını, bilirkişinin — alacak tespit ettiğini, —–daha alacağı olduğunu ileri sürerek tasdik edilen projeye göre tahsilini talep etmiştir.
Davanın —- tarihinde açıldığı, dava tarihi itibariyle İİK.nun 308b maddesine göre anılan davalarda görevli mahkeme yönünden uygulamadaki tereddütlerle beraber tensibin hazırlandığı, yargılamaya başlandığı, kayyımdan yazılı rapor istendiği ve duruşma günü verildiği görülmüştür.
Konkordato denetim kayyımı olan —- tarihli raporunu sunmuş; raporda özetle, davacı bankanın faiz oranı talebinin, dava konusu ettiği tutarın haklı olmadığını mütalaa etmiştir.
Yapılan incelemede, —– alacak hakkında açılacak davanın, görevli ve yetkili mahkeme ile yargılama usulü bakımından genel hükümlere tabi olduğu” içtihat edilmiştir. Benzer şekilde ——kararlarda da, çekişmeli alacak olarak tasdik projesinde kabul görmeyen bakiye alacak iddialarının genel yetki ve görev kurallarına göre görüleceği,—- hükümlerinin uygulama alanı bulmayacağı, mahiyeti gereği davanın zorunlu arabuluculuğa tabi olmadığı benimsenmiştir. Böylece çekişmeli alacak davalarında ——-tasdik kararı veren mahkemenin münhasıran görevli olmayacağı, genel görev kurallarının geçerli olacağı netlik kazanmıştır.
Öte yandan, —- kuruluş, görev ve yetkileri hakkında kanununun— Fıkrasında, özel kanunlarda başkaca hüküm bulunmadığı takdirde ihtisaslaşmanın sağlanması amacıyla gelen işlerin yoğunluğu ve niteliği dikkate alınarak daireler arasındaki iş dağılımının —– bakacağı öngörülmüştür.
Buna göre de, eldeki davanın—- açıldığı; —- tarihinden sonra açılan banka alacaklarına ilişkin davaların, —– numaraalı asliye ticaret mahkemesinin görev alanı içine girdiği anlaşılmış; aşağıdaki şekilde davanın görev dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeniyle HMK.’nın 114/1-c, 115/2. maddesi uyarınca davanın usulden REDDİNE,
2-HMK.’nın 20.maddesi uyarınca, iş bu kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki haftalık süre içerisinde başvuru halinde, dava dosyasının görevli —— Asliye Ticaret Mahkemelerine GÖNDERİLMESİNE,
3-HMK.’nın 331/2 maddesi uyarınca yargılama giderleri ve vekalet ücretinin görevli mahkemece DEĞERLENDİRİLMESİNE,
Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı oy birliği ile verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 28/09/2022