Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/192 E. 2023/91 K. 07.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/673
KARAR NO : 2023/178

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Taşınır Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/03/2022
KARAR TARİHİ : 07/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Taşınır Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili —- Asliye Hukuk Mahkemesi’nin —– Esas sayılı dosyasında sunduğu dava dilekçesinde özetle; Davalının, müvekkil şirkete ait forkliftleri kiracı sıfatı ile kullandığını, davalı kullanmakta olduğu forkliftlerin gerekli bakım ve onarımını yapmadığını ve müvekkil şirketi zarara uğrattığını, davalı şirket tarafından kullanılan 2 adet forkliftte, 02.11.2018 tarihinde kullanıcı kaynaklı hasar ve kusur tespiti yapıldığını, meydana gelen hasarlara ilişkin KDV dahil olarak 5475,20-TL’lik masraf oluştuğunu, bu tutarın davalıya fatura edildiğini, ayrıca müvekkil şirkete ait —– Kapasiteli, —– Hücre Tipi —–plakalı —— hücrelerinin davalı şirketin kullanımından kaynaklı olarak hasar gördüğünü, bu hasarın tamirinin bedelinin ise aynı formda 3.375-TL+ KDV olarak belirlendiğini, söz konusu tutar davalı şirkete 3982,50-TL olarak fatura edildiğini, tüm bu nedenlerle davalının —- İcra Müdürlüğü—–Esas sayılı icra takibine yapmış olduğu itirazın iptaline karar verilerek takibin devamına karar verilmesi gerektiğini, davalı tarafından haksız şekilde icra takibine itiraz edilmesi nedeniyle %20 oranında İcra İnkar Tazminatı ödemesine karar verilmesini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. —–. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 01/04/2022 tarih —- Esas—–Karar sayılı kararı ile dava dilekçesinin Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla hazırlanması nedeniyle görevsizlik kararı verilmiş ve görevsizlik kararı ile dava dosyasının Mahkememize gönderildiği anlaşılmıştır.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kira ilişkisine dayalı davalarsa Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğunu, bu nedenle işbu davanın sulh hukuk mahkemesinde açılması gerektiğini, davanın usulden reddinin gerektiğini, iş bu davanın tarafları ve konusu aynı olan—– Sulh Hukuk Mahkemesi —–Esas,—– Sulh Hukuk Mahkemesi —– Esas ve —-. Sulh Hukuk Mahkemesi —–Esas sayılı dosyaları ile birleştirilmesini talep ettiklerini, davanın esası açısından ise haksız ve hukuka aykırı açılan davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle taraflar arasındaki kira sözleşmesine dayalı iş makinelerinin tamir bedelleri için davacı tarafça başlatılan —– İcra Müdürlüğü —–Esas sayılı icra takibine yapılan itirazın iptali davasıdır.Görev, kamu düzenine ilişkin olup, yargılamanın her aşamasında re’sen dikkate alınmalıdır. Bir davanın Ticaret Mahkemelerinde görülebilmesi için açılan davanın mutlak veya nisbi ticari davalardan olması gerekmektedir. Mutlak ticari davalar, 6102 sayılı TTK’nun 4. Maddesi uyarınca TTK’da düzenlenmiş olan bütün hususlardan doğan davalar ile TTK’nun 4. Maddesinde belirtilen özel kanunlardaki davalardır. Nisbi ticari davalar ise, her iki tarafın tacir olduğu ve dava konusu uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olduğu davalardır. 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) “Sulh Hukuk Mahkemelerinin Görevi” başlıklı 4/1-a maddesinde yer alan;”(1) Sulh hukuk mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın;a) Kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları,” hükmüne göre kira sözleşmesinden doğan uyuşmazlıkların tümüne bakmakla görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemeleridir. Her iki taraf tacir olsa bile kiraya ilişkin uyuşmazlıklarda sulh hukuk mahkemeleri görevlidir.
Davacı vekili, 07/03/2023 tarihli duruşmada da, dosyada görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemesi olduğunu, taraflar arasında sulh hukuk mahkemelerinde başka davaların da bulunduğunu, işbu dava dosyasının mümkünse sulh hukuk mahkemelerindeki diğer davalar ile birleştirilmesini, mümkün değil ise görevsizlik kararı verilerek dosyanın sulh hukuk mahkemesine gönderilmesini talep etmiştir.HMK’nın 166. Maddesine göre ancak aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davaların birleştirilmesine karar verilebilir. Bu nedenle davacı vekilinin, somut davanın, taraflar arasında sulh hukuk mahkemelerinde mevcut diğer dava dosyaları ile birleştirilmesi talebinin kabulü mümkün değildir.Somut dava, davalı şirketin davacı şirketten kiraladığı iş makinelerinin tamir bedellerine ilişkin davalı aleyhine başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali için açılmıştır. Taraflar arasında kira ilişkisinin bulunduğu tarafların kabulünde olup, icra takibine konu alacağın söz konusu kira ilişkisine dayalı olarak talep edildiği anlaşılmıştır. Benzer nitelikte bir davada —–Bölge Adliye Mahkemesi —-Hukuk Dairesi’nin—-Sayılı ilamında: “Yargılama konusu olayda:Dava konusunun kule vinç kiralama sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemi olduğu, HMK’nun 4. maddesinde kiralanan taşınmazların İcra ve İflas Kanunu’na göre ilamsız icra yolu ile tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalarda Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğunun düzenlendiği, Görev hususunun kamu düzenine ilişkin olduğu ve resen inceleneceği, Tarafların beyanlarından temel ilişkinin kira ilişkisi olduğu anlaşılmakla davalının istinaf başvuru yerinde görülmüştür. Dairemiz ilk derece mahkemesi kararını hem maddi olay, hem de hukuka uygunluk bakımından incelemeye tabi tutarak tespit edilen yargılama hatalarını bizzat düzeltmek amacıyla yapılan inceleme sonunda; duruşma yapılmasına gerek olmadığı, davaya bakma görevi kararı veren mahkemeye ait olmadığı halde yargılamaya devam edilerek yazılı olduğu şekilde gösterilen deliller hiç değerlendirilmeden esasa ilişkin karar verilmiş olması sebebiyle, mahkeme kararının yerinde olmadığı, istinaf sebebi yerinde olduğundan HMK 353/1-a/3-6 maddesi gereğince istinaf başvurusunun kabulüne karar vermek gerekmiştir.” gerekçesi ile kiralama sözleşmesinden kaynaklı alacaklarda sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğuna değinilmiştir.
Bu nedenlerle; somut davada görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemeleri olduğu anlaşılmıştır. HMK’nın 114/1-c maddesi uyarınca mahkemenin görevi dava şartlarından olup, dava şartlarının davanın her aşamasında mahkemece re’sen dikkate alınması gerektiğinden, HMK’nın 4/1-a, 114/1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca davanın usulden reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

Gerekçe yazım aşamasında kısa kararın 2 nolu bendinde sehven kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki hafta süre içinde başvuru halinde dava dosyasının görevli —–Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine şeklinde yazıldığı fark edilmiştir. Kısa kararın 1 nolu bendinde görevli Mahkemenin—-Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesi olduğuna karar verilmiş olup, HMK’nın 304. Maddesi gereğince söz konusu açık yazı hatasının Mahkememizce re’sen düzeltilmesine karar verilmiş, bu konuda aşağıdaki tashih şerhi düzenlenmiş ve karara eklenmiştir.

HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Mahkememizin görevsizliği sebebiyle HMK 114/1-c ve 115/2 uyarınca davanın usulden reddine, görevli Mahkemenin —–NÖBETÇİ SULH HUKUK MAHKEMESİ OLDUĞUNUN TESPİTİNE,
2-6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 20. maddesi gereğince iş bu kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki hafta süre içinde başvuru halinde dava dosyasının görevli —–Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine,
3-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 331/2. maddesi gereği harç ve yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine, davaya görevli mahkemede devam edilmemesi durumunda, mahkemece talep üzerine dosya üzerinden durumun tespiti ile yargılama giderleri, harç ve vekalet ücretinin hüküm altına alınmasına,Dair, Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.

TASHİH ŞERHİ
HMK’nın 304. Maddesi gereğince;
1-Mahkememizin 07/03/2023 tarih ve —Esas —-Karar sayılı gerekçeli kararın hüküm bölümünün 2 nolu bendinde
“2-6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 20. maddesi gereğince iş bu kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki hafta süre içinde başvuru halinde dava dosyasının görevli —-Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine,” hükmünün
“2-6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 20. maddesi gereğince iş bu kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki hafta süre içinde başvuru halinde dava dosyasının görevli —–Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine,” şeklinde re’sen TASHİHİNE karar verilmiştir.