Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/150 E. 2022/208 K. 08.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/150 Esas
KARAR NO: 2022/208
DAVA: Sigorta (Kaza Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ: 02/03/2022
KARAR TARİHİ: 08/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Kaza Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin — aracı ile— seyir halinde iken önünde bulunan —— plakalı araca arka kısmından vurarak kazaya sebebiyet verdiğini, araçlarda çok fazla hasar olmamasına rağmen trafik polisleri çağrıldığı tutanaklar tutulduğu, trafik yoğunluğu sebebi ile araçlar da yürür halde olduğundan dolayı trafik yoğunluğunu daha fazla artırmamak için olay yerinden ayrıldığını, daha sonra —- gittiği hemen sonrasında araçtan dumanlar çıktığı ve ardından yanmaya başladığı, müvekkili bu zarardan sonra —- bildirimde bulunduğu ve sonrasında da yazılı olarak başvurduğu ve aracı kasko şirketinin tamir etmesi amacı ile ——- teslim ettiğini, —– kaza ve yangınla alakalı tüm hasarları, belge ve fotoğrafları sunmasına rağmen hiçbir gerekçe olmadan ilk kaza ile yangının ilişkisi olmadığından başvuruyu reddettiğini, müvekkili dava konusu tüm alacak kalemlerini tazmini hususunda —- tarihinde tekrardan başvuru yaptığı ancak sigorta şirketinden değer kaybına ilişkin red cevabı geldiğini diğer kalemler için ise cevap verilmediğini, red cevabına gerekçe olarak kaza mahallinden ayrılmasını gösterildiği, aracın tamir bedeli olarak— olduğunu, müvekkili aracı yaptırmaktan vazgeçtiğini, maddi zararın tespiti için — dosyası ikame edildiğini, işbu dosya kapsamında aracın zararının — olduğu tespit edildiği, açıklanan bu sebeplerden dolayı araçta oluşan zarara karşılık— kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalı — tahsilini, aracı kullanamadığı zamana dair zararlarına karşılık —kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari avans ile birlikte karşı taraftan tahsiline, karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibariye; davacıya ait —- plakalı aracın— tarihli trafik kazası nedeniyle hasarlanmasından kaynaklı —–talep edilen tazminat talebine ilişkin davadır.
Görev hususu kamu düzenine ilişkin olup taraflarca ileri sürülmese dahi yargılamanın her aşamasında resen nazara alınır.
Türk Ticaret Kanunun 4. maddesi ve 5/2. maddesi ile özel yasalarda hangi davaların ticari dava olduğu açıkça yazılmıştır. Mutlak ticari davalarda tarafların tacir olup olmadığına bakılmaksızın ticari nitelikte olduğunu kabul edilen davalardır. Nispi ticari davalar ise her iki taraf için ticari sayılan konulardan doğan davalardır. Nispi ticari davadan söz edebilmek için iki koşulun bir arada olması gerekir. Birinci koşul her iki tarafın da tacir olması, ikinci koşul ise dava konusu uyuşmazlığın tarafların ticari işletmesi ile ilgili olmasıdır
—– şeklinde açıklanmıştır. Kanunun “Tanımlar” başlıklı 3. maddesinin birinci fıkrasının (l) bendinde ise tüketici işlemi, “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukukî işlemi ifade eder” biçiminde tanımlanmıştır. Ayrıca TKHK’nın 73. maddesi uyarınca tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemesi görevli kılınmıştır.
Somut olayda, davacıya ait sigortalı aracın hasarlanması nedeniyle oluşan hasar bedelinin — uyarınca davalıdan tahsiline karar verilmesi talep edilmektedir. Davacı ile davalı — akdi bir ilişki olup, davalının sorumluluğunun kaynağı bu akdi ilişkidir. Davacı tacir olmadığı gibi ve araçta ticari bir araç değildir. Davacının tüketici konumunda bulunduğu, sigortalı aracın da hususi araç olduğu anlaşılmaktadır. Dava zorunlu mali sorumluluk sigortacısınından da kaynaklanmamaktadır. Bu durumda uyuşmazlığın 6502 sayılı yasa hükümleri uyarınca Tüketici Mahkemesinde çözümlenmesi gerektiğinden görevsizlik kararı verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.———
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeniyle HMK.’nın 114(1)/c maddesinin yollamasıyla HMK.’nın 115(2). maddesi uyarınca davanın dava şartı yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
2-HMK.’nın 20. maddesi uyarınca, iş bu kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki haftalık süre içerisinde başvuru halinde, dava dosyasının görevli ——— Nöbetçi Tüketici Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 331/2. maddesi gereği harç ve yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine, davaya görevli mahkemede devam edilmemesi durumunda, mahkemece talep üzerine dosya üzerinden durumun tespiti ile yargılama giderleri, harç ve vekalet ücretinin hüküm altına alınmasına,
Dair, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde istinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliği ile karar verildi.08/03/2022