Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/106 E. 2023/298 K. 18.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/685 Esas
KARAR NO : 2023/441

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/10/2018
KARAR TARİHİ : 01/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının müvekkili aleyhine 05/09/2015 düzenleme tarihli, 05/10/2015 vadeli 10.000 TL bedelli senede dayanarak—- Asliye Ticaret Mahkemesinin —— dosyasından ihtiyati haciz kararı aldırdığını, ihtiyati haciz kararının —-. İcra Müdürlüğü’nün —- Esas dosyasıyla tatbik edildiğini ve müvekkilinin ——plaka sayılı aracına 28.03.2017 tarihinde ihtiyati haciz şerhi işlendiğini, 29.03.2017 tarihinde ise üzerine yakalama şerhi işlendiğini, müvekkilinin aracının öğrenci taşımacılığı yaptığı okulun bahçesinde iken davalının ihbarı üzerine 29/03/2017 tarihinde yakalanarak bağlandığını ve yediemin otoparkında bağlı tutulduğunu açıklanan nedenlerle davanın kabulü ile birlikte 5.000,00 TL maddi tazminatın davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; zararın kaynağının bizzat davacının kendisi ve yakınları olduğunu, müvekkilinin mağdur olduğunu, davacıdan senet bedeli kadar olan alacağını tahsil edemediklerini ve davacı tarafın kusurları sebebi ile iş bu davalara maruz kaldıklarını açıklanan nedenlerle davanın reddine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Eldeki dava öncelikle, mahkememiz —-Esas, —– Karar sayılı kararı ile davanın —— Asliye Ticaret Mahkemesi’nin——- sayılı dosyasından verilen ihtiyati haciz kararına istinaden açılan tazminat davası olması nedeniyle —-. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verildiği sonrasında ise —–. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin —- esas —- Karar sayılı görevsizlik kararıyla dosyanın yeniden mahkememize gönderilerek mahkememiz —–Esas numarasına kaydının yapıldığı anlaşıldı.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık ise; 05/10/2015 vade tarihli bono dayanak yapılarak—– Asliye Ticaret Mahkemesi’nin —–. sayılı dosyasından alınan ve —– İcra Müdürlüğü’nün —–sayılı dosyası ile uygulanan ihtiyati haciz nedeniyle, personel servis taşıması yaptığını iddia eden davacının aracının yakalanması, otoparkta kalması nedeniyle ve icra dosyasına yatırdığı tutarlar nedeniyle zarara uğradığı iddiasıyla davalıdan tazminat talep etme şartlarının bulunup bulunmadığı hususlarında uyuşmazlık olduğu tespit edildi.
Taraflarca bildirilen tüm deliller toplanmış, dosyanın mahkememiz 15/02/2022 tarihli — nolu celse —– nolu ara kararı gereği, nitelikli hesaplama uzmanı bilirkişiye tevdine karar verilmiş, 15/01/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “…26.04.2017-13.07.2018 tarihleri arasında yatırmış olduğu teminata ilişkin faiz alacağı= 546,16 TL, 20.06.2017-18.07.2018 tarihleri arası dosyaya yatırmış olduğu paraya ilişkin faiz alacağı=1.464,71 TL, 29.03.2017-21.06.2017 tarihleri arası aracının bağlanması nedeni ile uğradığı kar kaybı=—-Esnaf Odası’nın 06.06.2022 tarihli yazısındaki 4500+3000 = 7500 TL baz alınarak, dosyadaki faturalar, Esnaf Odasının önceki yazısı da göz önünde bulundurularak bu miktarın hayatın olağan akışı içinde aylık kazanç olabileceği değerlendirilerek, 2 ay 23 günlük kar kaybı 20.750 olarak hesaplanmıştır…” şeklinde rapor sunulmuştur.
Tüm dosya kapsamı ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; —–Asliye Ticaret Mahkemesi’nin —- sayılı dosyasından alınan ve —- İcra Müdürlüğü’nün—–sayılı dosyası ile uygulanan ihtiyati hacze konu senetteki imzanın davacıya ait olmadığının belirlendiği, bu nedenle yapılan hacizlerin haksız olduğu, haksız haciz nedeniyle davacının teminat olarak yatırdığı paraya faiz talep edebileceği, ayrıca davacının aracının yakalanarak yedieminde tutulduğu süre boyunca kar kaybı yaşadığından bu kar kaybını talep edebileceği anlaşılmış, bu hususlara ilişkin düzenlenen bilirkişi raporunun denetime elverişli ve olaya uygun düzenlendiği anlaşılmış ve hükme esas alınarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dava dilekçesinde faiz istenmemiş olup, fazlaya ilişkin hak saklı tutulmasa da, faiz alacağı, asıl alacağın bir bölümü olmayıp, fer’ i nitelikte bir alacak olduğundan, ek dava yoluyla faiz istenmesi mümkün olduğu gibi, işbu davada olduğu gibi faiz istenmemiş olsa da, fazlaya ilişkin hak saklı tutulduğunda, faizin bu dava içerisinde de iddianın genişletilmesi yolu ile ya da buna usuli tarzda karşı çıkılması halinde ya da doğrudan ıslah yolu ile faiz istenmesi mümkündür. (Yargıtay —- Hukuk Dairesi Esas No: —– Karar No —-(Yargıtay —- H.D.’sinin—- Esas, —– Karar sayılı ilamı) Davacı vekili dava dilekçesinde faiz talebinde bulunmamışken, ıslahla birlikte haksız ihtiyati haciz kararının uygulanması tarihinden itibaren faiz işletilmesini istediğinden, dava konusu aynı zamanda haksız fiile dayandığından, dava dilekçesinde talep ettiği 5.000,00 TL yönünden haksız ihtiyati haciz kararının uygulanması tarihinden itibaren faiz talebinin kabulüne karar verilmiş, ıslah edilen kısım yönünden ise ıslah tarihinden itibaren faize hükmedilmiştir.

HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile; 5.000,00 TL’ye 29.03.2017 tarihinden itibaren, ıslah edilen 17.760,87 TL’ye 06.04.2023 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte toplam 22.760,87 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli 1.554,80 TL harcın davacı tarafından yatırılan 85,39 TL peşin harç ile 303,31 TL ıslah harcın mahsubu ile kalan 1.166,09 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 35,90 TL başvurma harcı, 85,39 TL peşin harç ve 303,31 TL ıslah harcın toplamı olan 424,60 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarfedilen toplam 1.585,25 TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatıran tarafa iadesine,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı diğer tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.