Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/1000 E. 2023/375 K. 16.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/1000 Esas
KARAR NO : 2023/375

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 16/12/2022
KARAR TARİHİ : 16/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı şirket arasında—–plaka numaralı tır ile ——-arası 01.05.2022 tarihinde sevkiyat yapılmasına ilişkin anlaşma sağlanıp 04.05.2022 tarihinde irsaliye düzenlendiğini, sevk irsaliyesine istinaden 05.05.2022 tarihli —–numaralı elektronik fatura düzenlenerek davalı şirkete gönderildiğini, düzenlenen fatura uyarınca davalı şirketin —–arası tır nakliye bedeline ilişkin olarak müvekkili şirkete ödenmesi gereken toplam meblağın 20.592,00 Türk Lirası olduğunu, fatura düzenleme tarihi 05.05.2022 olup TTK madde 1530 gereğince en geç 05.06.2022 tarihinde asıl alacak ve faizine ilişkin ödemenin yapılmış olması gerektiğini, ancak davalı şirket tarafından bu tarihe kadar borcun tamamı olan 20.592,00 TL tutarında ödeme yapılmadığından, 29.07.2022 tarihinde 20.592,00 TL asıl alacak ve takibin açıldığı tarihe dek TTK m. 1530/7 gereğince asıl alacağa işlemiş olan 525,52 TL temerrüt faizi olmak üzere toplam 21.117,52 TL’ye ilişkin olarak davalı şirket aleyhine genel haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, en geç 05.06.2022 tarihinde 20.592,00 TL’nin tümüne ilişkin müvekkili şirkete ödeme yapılmış olması gerekirken yalnızca 7.000,00 TL ödeme yapıldığını, 29.07.2022 tarihinde toplam 3.592,00 TL asıl alacak ve 172,68 TL işlemiş faiz alacağı üzerinden icra takibi başlatılması gerekirken sehven 21.117,52 TL üzerinden genel haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, sehven fazla tutar üzerinden icra takibi başlatılmış olmasına karşın borcun bir kısmının ödenmiş olması geri kalan bakiye alacağı bakımından bir anlam ifade etmemekle birlike icra takibi başlatılmasına da engel olmayacağını, 29.07.2022 tarihli icra takibinden itibaren işbu dava tarihine kadar mezkur tutar üzerinden faiz işlemeye devam edeceği açıklanan nedenlerle davanın kabulüne, davalı borçlunun icra takibine yaptığı itirazının iptaline ve 3.592,00 TL tutarlı alacak bakımından takibin devamına, davalı borçlu aleyhine takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı şirket, cevap dilekçesinde özetle; davacı şirket ile —— nakliye işi nedeniyle Kdv dahil 17.000 TL ye anlaşıldığını, davacı tarafın 3.540 TL ilave fazladan 05/05/2022 tarihinde 20.592.00 TL fatura düzenlediğini, kesilen bu fatura taraflarına geç ulaştığından 7 günlük süre içinde itiraz edilemediğini, anlaşma gereği gerçek borç olan 17.000.-TL ilgili firmaya 02/06/2022 tarihinde 7.000 TL, 13/06/2022 tarihinde 5.000 TL, 04/07/2022 tarihinde 5.000 TL olmak üzere hesabına eft yapılarak ödendiğini, fatura edilen 3.540 TL içinde kendilerine iade fiyat farkı faturası düzenlendiğini, firmalarının dava konusu böyle bir borcu bulunmadığını, firmaya 52 TL borçlarının kaldığını, açıklanan nedenlerle davanın reddini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle taraflar arasındaki nakliye işi nedeniyle nakliye bedelinin ödenmesi için davacı tarafından başlatılan—–İcra Müdürlüğü’nün—— Esas sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesi isteminden ibarettir. Davacı vekili 28/03/2023 tarihli dilekçesi ile ve duruşmadaki beyanında, —– İcra Dairesi’nin—— Esas sayılı dosyasında davalı tarafından icra borcunun ödendiğini, icra dosyasının kapatıldığını, bu nedenle davanın konusuz kaldığını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
—-İcra Dairesi’nin ——- Esas sayılı icra takip dosyasının Uyap üzerinden incelemesinden söz konusu icra dosyasının 24/03/2023 tarihinde haricen tahsille kapatılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Emsal nitelikte Yargıtay —–.Hukuk Dairesi’nin ——. Sayılı ilamında: “Davadan sonra yapılan ödemelerin borcu tamamen sona erdirip erdirmeyeceğine göre karar değişkenlik arzedecektir. Şöyle ki, davadan sonra icra dosyasındaki kapak hesabını da kapsayacak şekilde (icra harç, faiz, masraf, icra vekalet ücreti) borcun ödenmesi halinde “konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına” şeklinde hüküm kurulur.” gerekçesi ile belirtildiği üzere, dava konusu alacak ödendiğinden esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir. 6100 sayılı HMK’nın 331. Maddesinde:; “Davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hâllerde, hâkim, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir ve hükmeder.” amir hükmü mevcut olup, davalı da esasen dava açıldıktan sonra ödeme yapmakla borcu kabul ettiği, davacının dava açmakta haklı olduğu anlaşılmış, hal böyle olunca davalının yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu olmasına karar vermek gerekmiş, Yargıtay —– Hukuk Dairesi’nin—— Sayılı ilamında; “Davalı, dava açıldıktan sonra takibe itirazından vazgeçmiş olup konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair hüküm kurulması doğru ise de dava tarihindeki haklılık durumu gözetilerek kendisini davada vekil aracılığıyla temsil ettiren davacı yararına vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken aksi bir kanaatle davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmadığı …” gerekçesi gözetilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Konusuz kalan davanın esası hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Alınması gerekli 179,90-TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 80,70-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 99,20-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafça harcanan toplam 60,50-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Tarafların artan gider avansı bulunması halinde karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
5-Davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden AAÜT 6. maddesi uyarınca ön inceleme tutanağı tanzim edilmediğinden yarı oranında hesaplanan 1.796,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-6325 sayılı Kanun’un 18-A/13. bendi uyarınca Adalet Bakanlığı tarafından karşılanan 3.120,00-TL zorunlu arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak Hazineye gelir olarak kaydedilmesine,Dair, Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.