Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/10 E. 2022/330 K. 07.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/10 Esas
KARAR NO : 2022/330

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/01/2022
KARAR TARİHİ : 07/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle—- işletmesinin sahibi olan davacılar — arasında—— karşılığında satımı konusunda——- bu anlaşma gereği müvekkillerinin üzerine düşen yükümlülükleri eksiksiz bir şekilde yerine getirdiğini, davalı şirketin— gereği ödeyeceği—- tarihinde olmak üzere—– müvekkillerinin banka hesabına yatırıldığını ancak son ödemeden itibaren aradan geçen 9 aylık sürede bakiye kalan —- kısma ilişkin bir ödeme yapılmadığını, ödeme yapılmaması nedeniyle —sayılı icra dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı nedeniyle takibin durduğunu açıklanan nedenlerle davanın kabulüne, davalı—– icra dosyasına yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, davalının haksız ve kötü niyetli itirazı nedeniyle asıl alacağın %20’si kadar tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibariyle, davacı tarafın alacağına istinaden başlatılan —–Esas sayılı icra takibine davalı tarafça yapılan itirazın iptali isteminden ibarettir.
Davacılar vekili mahkememize sunmuş olduğu 06/04/2022 tarihli dilekçesi ile, davayı geri aldıklarını, yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili mahkememize sunmuş olduğu—- dilekçesinde, davanın geri alınmasına muvafakat ettiklerini, lehlerine veya aleyhlerine herhangi bir yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesini talep ve beyan etmiştir. Davacı vekili 11/04/2022 tarihli dilekçesi ile arabuluculuk ücreti yönünden davalı ile aralarında anlaşma olmadığını, 6325 sayılı Kanun’un 18/A maddesinin 11. fıkrası gereği karar verilmesini talep etmiştir.
HMK. m. 123 gereğince davacı, hüküm kesinleşinceye kadar davalının açık rızası ile davasını geri alabilir. Bu takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verilir. Mahkememizde açılan dava, davacılar vekili tarafından geri alınmış, davalı vekili tarafından sunulan 06/04/2022 tarihli dilekçe ile davacının geri alma talebine muvafakat edildiği bildirmiş olmakla, geri alma nedeniyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Tarafların karşılıklı beyanları gözetilerek lehlerine ve aleyhlerine yargılama giderine vekalet ücretine hükmedilmemiştir. Eldeki davada — kimden tahsil edileceğinin tartışılması gerekmektedir. 6325 sayılı kanunun 18/A maddesinin 11.fıkrası: “Taraflardan birinin geçerli bir mazeret göstermeksizin ilk toplantıya katılmaması — faaliyetinin sona ermesi durumunda toplantıya katılmayan taraf, son tutanakta belirtilir ve bu taraf davada kısmen veya tamamen haklı çıksa bile yargılama giderinin tamamından sorumlu tutulur. Ayrıca bu taraf lehine vekâlet ücretine hükmedilmez. Her iki tarafın da ilk toplantıya katılmaması sebebiyle sona eren arabuluculuk faaliyeti üzerine açılacak davalarda tarafların yaptıkları yargılama giderleri kendi üzerlerinde bırakılır.” hükmünü haizdir. Dosya incelendiğinde— davalının mazereti olmaksızın sonlandığı, son verilme sebebinin görüşme yapılamadan anlaşamama olduğu, dolayısıyla davalının ilk toplantıya mazeret olmaksızın katılmaması sebebiyle arabuluculuk faaliyetinin sona erdiği anlaşılmıştır. Arabuluculuk ücreti yargılama giderlerinden sayılıp, haksız çıkan tarafa yükletilmesi gerekmektedir. Ne var ki yukarıda bahsedilen kanuni düzenleme karşısında eldeki davada her ne kadar açılmamış sayılmasına karar verilmesi sebebiyle davacının haksız çıktığı düşünülse dahi; Kanunun 18/A maddesinin 11. fıkrası uyarınca davalının geçerli mazeret göstermeksizin ilk toplantıya katılmaması sebebiyle arabuluculuk ücretinden sorumlu olduğu anlaşılmıştır. Nitekim benzer nitelikte —-
“HMK 331 (2) madde ve bendi uyarınca davaya başka bir mahkeme devam edilmemesi sebebiyle yargılama giderlerinden davacının sorumlu olacağı düzenlenmesine rağmen özel hüküm niteliğindeki 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A maddesi 11.bendi uyarınca davalının geçerli bir mazeret göstermeksizin ilk toplantıya katılmaması sebebiyle arabuluculuk faaliyetinin sona ermesi sebebiyle arabuluculuk toplantısına katılmayan davalının davada kısmen veya tamamen haklı çıksa bile yargılama giderinin tamamından sorumlu olacağı, — bütçesinden ödenen arabuluculuk ücretinin de yargılama giderlerinden olması nedeniyle ilk derece mahkemesince verilen davanın açılmamış sayılmasına ilişkin ek kararında—-karşılanan arabuluculuk ücretinden davacının sorumlu kabul edilmesinde hukuka uygunluk bulunmadığından davacının istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve HMK’nın 353/1.b.2 maddesi gereğince yeniden hüküm kurulmasına ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. ” içeriğiyle bu yönde hüküm kurulmuştur. Hal böyle olunca özel kanuni düzenleme gözetilerek —— tahsiline karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M
: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın HMK. m. 123 gereği AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Alınması gerekli 80,70-TL harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Taraf vekillerinin karşılıklı beyanları dikkate alınarak yargılama — olmadığına,
4-Artan gider avansı bulunması halinde karar kesinleştiğinde gider avansının ait olduğu tarafa iadesine,
5-6325 sayılı Kanun’un 18-A/13. bendi uyarınca—- zorunlu arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak Hazineye gelir olarak kaydedilmesine,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda miktar itibariyle kesin olmak üzere karar verildi.