Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/844 Esas
KARAR NO : 2022/378
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/12/2021
KARAR TARİHİ : 21/04/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirket tarafından —–aracın ücret ödemeksizin ihlalli geçiş gerçekleştirdiğini, gerçekleştirilen ihlalli geçişler nedeniyle doğan ve yasal süresi içerisinde ödenmeyen geçiş tutarı ve yasadan kaynaklı para cezasının tahsili amacıyla icrada takip başlatıldığı, takip talebi ve ödeme emrinin karşı tarafa tebliğ edildiği, karşı taraf ise yanlış plakaya ceza kesildiği gerekçesiyle davacı şirkete borcu olmadığını öne sürerek borcun tamamına itiraz ettiği ve takibi durdurduğu, açıklanan sebeplerden dolayı yapılacak yargılama neticesinde davalının —sayılı dosyasına yaptığı itirazının iptali ile takibin devamına borçlu aleyhine %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderlerinin davalının üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Davalıya usulüne uygun tebligatın yapıldığı, davalının cevap dilekçesi ibraz etmediği görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibariyle; davalıya —-davacı işletiminde bulunan —-geçişleri sonrası geçiş bedellerini ödemediği iddiasıyla davacı tarafça başlatılan ——sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
Mahkememizce ——- plakalı aracın ruhsat kayıtları celp edilmiş, gelen yazı cevabından aracın davalıya ait olduğu tespit edilmiştir,
Bilindiği üzere 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Hizmetleri Hakkında Kanun’un 30. Maddesinin 1.fıkrası: “Genel Müdürlük—- kontrolünün uygulandığı karayolları için belirlenen geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yaptığı tespit edilen araç sahiplerine — tarafından, geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücretinin dört katı tutarında idarî para cezası verilir. ” hükmünü haizdir. İlgili maddenin devamında düzenlenen 5,6,7. Fıkrası ise: “4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde——– uygulandığı —— geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden,—— tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin dört katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir. 4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde——-erişme kontrolünün uygulandığı —- ücretsiz geçiş yapan araçlar, —– tarafından bu maddenin yedinci fıkrasında öngörülen sürenin bitimini takip eden ilk iş gününde en yakın trafik kuruluşuna bildirilir. Geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapanlardan, ödemesiz geçiş tarihini izleyen on beş gün içinde yükümlü olduğu geçiş ücretini usulüne uygun olarak ödeyenlere, bu maddenin birinci fıkrası ile beşinci fıkrasında belirtilen cezalar uygulanmaz. (Ek cümle: 16/5/2018-7144/18 md.)” hükmünü haizdir.
Madde metninden anlaşılacağı üzere davacının işletiminde bulunan—— geçiş bedeli ödemeden geçen araçların 15 gün içerisinde geçiş bedelini ödememesi halinde geçiş ücreti ile birlikte bu tutarın 4 katı tutarında ceza sorumlulukları mevcuttur. Davacı tarafça dosyaya sunulan geçiş görüntülerinden davalıya ait araçların takip talebinde belirtilen tarihlerde geçiş yaptığı belirlenmiştir. Emniyetten gelen yazı cevabından da geçiş yapan aracın davalıya ait olduğu sabittir. Davalı taraf dosyanın gelinen aşaması itibariyle geçiş bedellerini 15 gün içerisinde ödediğini ispat edememiş, ödeme def’inde de bulunmamıştır. Davacı tarafın başlattığı takibin en son geçiş tarihinden itibaren 15 günden uzun zaman geçtikten sonra olduğu anlaşılmıştır. Bu nedenle yasa kapsamında davacının geçiş ücreti ve ceza tutarı talep etme hakkının bulunduğu anlaşılmıştır. Takip talebinde belirtilen tutarın geçiş miktarları ile uyumlu olduğu anlaşıldığından davanın kabulüne, davalı tarafça yapılan itirazın iptaline karar vermek gerekmiş, alacak likit ve belirlenebilir olduğundan icra inkar tazminatına hükmedilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile,—–Esas sayılı takip dosyasına davalının yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin aynen devamına,
2-Kabul edilen 5.642,00 TL üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 385,41-TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 68,15-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 317,26-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 59,30-TL başvurma harcı, 68,15-TL peşin harç toplamı olan 127,45-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 32,10-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatıran tarafa iadesine,
7-6325 sayılı Kanun’un 18-A/13. bendi uyarınca —- tarafından karşılanan —–zorunlu arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak Hazineye gelir olarak kaydedilmesine,
8-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen kısım yönünden—– ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı diğer tarafın yokluğunda miktar itibariyle KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.