Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/797 E. 2023/137 K. 21.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2021/797 Esas
KARAR NO:2023/137 Karar
DAVA:İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:17/11/2021
KARAR TARİHİ:21/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı ——— vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı şirketin (borçlunun) icra takibine ilişkin itiraz dilekçesinde davacı şirkete bir borcunun bulunmadığını iddia etse de taraflar arasındaki ticari ilişki gereği davalı şirketin davacı şirkete cari hesap ilişkisinden kaynaklanan borcunun bulunduğu, alacağa kaynak faturalar ile tarafların ticari defter ve kayıtları incelendiğinde görüleceği üzere davacı şirketin davalı şirketten hakkı olandan fazla alacak talep etmediği, davalı tarafın kötü niyetle icra takibine itiraz ettiği, ticari defter kayıtlarının düzenli bir şekilde tutulmasıyla davalının davacıya olan borcunu bilebilecek durumda olduğu, bu nedenle davalı aleyhine inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği, bu nedenlerle, davalı tarafın davaya konu icra takibine yapmış olduğu haksız itirazının iptaline, alacağın %20’sinden az olmamak üzere davalının icra inkâr tazminatına mahküm edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesi talep ve dava etmiştir.Gerek fiziki dosyada gerek —sisteminde davalı——– tarafından sunulan herhangi bir cevap dilekçesine rastlanmamıştır.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle ,cari hesap alacağının tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatına ilişkin olduğu belirlendi.Dosya konusunda uzman bilirkişiye verilerek, rapor alınmıştır. Bilirkişi raporunda ;Davacı ——– yıllarına ait ticari defterlerinin/e-defterlerinin zamanında ve usulüne uygun şekilde açılış ve kapanış noter tasdiklerinin/——- yapıldığı, muhasebe kayıtlarının tutulduğu, davacının sunduğu cari hesap dökümlerindeki fatura ve ödeme işlemlerinin ve bu belgelerin ticari defter kayıtlarıyla uyumlu olduğu tespit edilmiş, buna göre davacı şirketin ticari defterlerinin işbu davada delil niteliğine sahip olduğu kanaatine varılmıştır. Davalı şirketin, ticari defterlerini incelemede ibraz etmemiş olması sebebiyle, davacı şirketin ticari defterlerinin davacı lehine delil niteliğine sahip olduğu kanaatine varılmıştır.Davacı şirketin ticari defterlerine göre, davacı———- davalı———–olduğu tespit edilmiştir. Dava konusu asıl alacağın, davacı şirketin ticari defterlerinde yer alan, davalı şirket cari hesabındaki bakiye alacağına ilişkin olduğu tespit edilmiş olup, davalı tarafın fatura tutarlarıyla eşleşen tarzda ödeme yapmaması sebebiyle, bakiye alacağının spesifik olarak hangi faturalardan kaynaklandığına yönelik net bir değerlendirme yapılması mümkün olamamıştır. Davacı şirketin düzenlediği fatura (irsaliyeli fatura) işlemleri ve davalının yaptığı ödeme işlemleri ticari defter kayıtlarının yanında ayrıca,——–sunulan fatura görüntüleri ve ödeme dekontları ile de teyit ,davacı şirketin ticari defterlerine göre, icra takibinden sonra davacı şirketin davalı şirkete faturalar düzenlemeye devam ettiği görülmektedir. Fakat icra takibinden sonra davalı tarafça yapılmış herhangi bi ödeme işlemi bulunmamaktadır. Davacı şirketin davalı etten alacağının ———–olduğu tespit edilmişse de, gerek icra takibinde konu edilen gerekse de işbu davada konu edilen asıl alacağın (dava esas değerinin), davacının 31.10.2019 tarihinde davalıdan alacak bakiyesi olan 20.790,87TL olması sebebiyle, Sayın Mahkeme tarafından davacının haklı bulunması durumunda taleple bağlılık ilkesi gereği davacı şirketin davalı şirketten 20.790,87TL asıl alacak ve icra takip tarihinden itibaren işleyecek reeskont avans faizi talep edebileceği kanaatine varılmıştır. Davacı şirketçe incelemede tarafıma sunulan irsaliyeli fatura görüntülerinde teslim alan imzaları bulunmamaktadır. Matrahlarının düşük olması sebebiyle faturalardan hiçbirisinin —— kapsamına girmemesi ve doğal olarak davalı şirketin, —-formlarında bu faturalara yönelik bir bildirimde bulunmamış olması sebebiyle, faturaların ve faturalara konu malların davalıya teslimine ilişkin olarak ——– yönünden bir değerlendirme yapma imkânı bulunmamaktadır. Davalı şirketin ticari defterlerini ibraz etmemesi, dosyaya herhangi bir cevap dilekçesi sunmaması, dolayısıyla faturalara veya mal teslimlerine yönelik herhangi bir itirazda bulunmamış olması dikkate alınarak, davacı şirketin kendi lehine delil niteliğine sahip ticari defter kayıtlarının ve bu kayıtları doğrulayan fatura ve dekont görüntülerinin; davacının davalıdan olan 20.790,87TL bakiye alacağını ispat için yeterli kanıtlar olup olamayacağına , şeklinde raporunu sunmuştur.——— müzekkeresinde şirketin —- tarihinde —— terkin edildiğinin bildirdiği görülmüştür.
Şirketin dava tarihi itibariyle ——- terkin edildiği ve tüzel kişiliğinin sona erdiği, bu nedenle, davalı şirketin taraf ehliyetinin olmadığı, 20/09/2022 tarihli duruşmada davacı vekiline verilen kesin süreye rağmen ihya davası açılmadığı gözetilerek, HMK’nın 114/1.d maddesi uyarınca, taraf ehliyetinin bulunmasının dava şartı olduğu gözetilerek, HMK’nın 115/2.maddesi uyarınca, davalı şirket hakkındaki davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddinde dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın dava şartı yokluğu nedeniyle HMK 114/1-d ve 115//2 gereği USULDEN REDDİNE,
2-Alınması gerekli 179,90-TL harcın 215,11- TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 71,21‬- TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-6325 sayılı Kanun’un 18-A/13. bendi uyarınca —— tarafından karşılanan 1.320,00 TL zorunlu arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir olarak kaydedilmesine,
Dair; karar davacı vekilinin yüzüne, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
21/02/2023