Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/693 E. 2022/847 K. 01.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/693 Esas
KARAR NO : 2022/847
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 13/01/2017
KARAR TARİHİ : 01/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 15/06/2012 tarihinde —— sevk ve idaresindeki ve davalı sigorta şirketine——- ile sigortalı bulunan—– plakalı aracın kusurlu olarak yaya konumundaki —– çarpması sonucu yaralanarak malul kaldığını, davalı sigorta şirketinin poliçe kapsamında kaza tarihinde kişi başına olan teminat çerçevesinde sorumluluğunun bulunduğu, davacı 19/08/2003 doğumlu olduğu, geçirdiği kaza sonrasında farklı hastanelerde tedavi gördüğü, —– alınmış ve vücut fonksiyon kaybının %8 olduğu, bu nedenle davacının beden gücü kayıp oranının belirlenerek ilgili tutarın ve bakıcı giderine ilişkin giderlerin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ettiklerini, müvekkilinin sigorta şirketinden maluliyetine ilişkin eksik bir ödeme aldığını yine müvekkilinin tedavi süresinde %100 iş göremezlik durumu ve bakıcı giderine ilişkin herhangi bir ödeme almadığını belirterek bakıcı giderlerinden kaynaklanan maddi tazminat tedavi gideri teminatından karşılanmak üzere hüküm altına alınmasını talep ettiklerini, açıklanan nedenlerden dolayı davanın kabulüne, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ettikleri görülmüştür.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu trafik kazası anılan zamanaşımı süreleri geçtikten sonra açıldığı gerekçesiyle zamanaşımı itirazında bulunduklarını, kusur oranının tespiti için hem– — hem de——-seçilecek kusur konusunda uzman bilirkişi heyetinden rapor alınmasını talep ettiklerini, davalı şirket poliçe dahilinde davacının tedavi giderlerinden ve tedavi giderleri dönemine ait olduğu yargıtayca da kabul edilen geçici iş göremezlik ve bakıcı giderlerinden sorumlu olmadığını, açıklanan nedenlerden dolayı öncelikle zamanaşımı defi dikkate alınarak davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Davacı Vekili Cevaba Cevap Dilekçesinde Özetle; Davalı tarafın beyanlarının yersiz ve hukuka aykırı olduğu, gerçek zararın karşılanmadığı gerekçesiyle bilirkişi raporu aldırılmasını talep ettiğini, söz konusu kaza sonucunda vücut fonksiyon ve efor kaybına uğrayan müvekkili için ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıpların belirlenerek maddi tazminat talebinin hüküm altına alınmasını talep ettikleri, açıklanan nedenlerden dolayı davacı tarafın dava dilekçesinde belirttikleri taleplerle birlikte yukarıda açıklanan talepleri de dikkate alınarak davanın kabulüne karar verilmesini talep edildiği görülmüştür.
Davalı Vekili 2. Cevap Dilekçesinde Özetle; Trafik kazası sonucu davacı tarafa davalı sigorta şirketi tarafından 14/04/2017 tarihinde 22.406,00 TL ödeme yapıldığını, ödemeye ilişkin davacı tarafça verilen ibraname ile davalı sigorta şirketinin sigorta poliçesi hükümlerinin tamamen yerine getirdiği, cevap dilekçesinde taleplerini tekrar ederek davanın reddine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizin —— Karar sayılı kararı ile davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiş, davacılar vekilinin İstinaf etmesi üzerine BAM —– Hukuk Dairesi’nin ——- Karar sayılı ilamı ile karar kaldırılarak dosya mahkememize gönderilmiştir.Dava, hukuki niteliği itibariyle; 15/06/2012 tarihinde meydana gelen trafik kazasından dolayı maddi tazminat davasıdır.Taraflar arasındaki uyuşmazlık ise; davacı —– trafik kazası sonucu yaralanması nedeni ile geçici – kalıcı iş göremezlik ve bakıcı gideri tazminatının yaralanmaya sebebiyet veren davalı sigorta şirketine —– poliçesi ile sigortalı olmakla, davalıdan avans faizi ile birlikte tahsili isteminin uyuşmazlığın konusunu oluşturduğu tespit edilmiştir.Araç trafik kayıtları, tüm hastane kayıtları, ceza dosyası, poliçe, hasar dosyası, davalı sigortaya başvuru evrakı, —–hizmet dökümü, davacı sosyal ve mali durum araştırma tutanağı, kaza tespit tutanağı, emsal ücret araştırma tutanakları vs. tüm deliller dosya içerisine alınmıştır.—–İhtisas Kurulu’nun 08/02/2018 tarihli maluliyet raporuna göre; davacının %3,3 kalıcı iş göremezliğinin ve 9 ay geçici iş göremezliğinin olduğu belirlenmiştir.Tüm deliller toplanmış, dosya ——bilirkişisi ile —— bilirkişiye tevdi edilerek kusur, bakıcı ihtiyacı ve —– hesaplaması yapılması istenilmiştir. 30/04/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “—— plakalı dava dışı araç sürücüsünün asli ve %75 kusurlu olduğu, davacı yaya —– Tali ve %25 kusurlu olduğu, 3 ay bakıcı desteğine ihtiyacı olduğu ve bakıcı gideri olarak 2.094,67 TL olduğu, 18 yaşından küçük olması sebebiyle tedavisi süresince geçici iş göremezlik zararının hesaplanamadığı, kusuru ve maluliyeti oranında sürekli iş göremezlik tazminatının 72.791,72 TL olduğu, 30/04/2022 hesap tarihi itibarıyla bakıcı ve iş göremezlik tazminatının 74.886,39 TL olduğu, bakıcı ve sürekli iş göremezlik tazminatlarının sigorta şirketinin teminat limitleri dahilinde olduğu, sigorta şirketinin 14/04/2017 tarihinde bakıcı ve iş göremezlik tazminatı olarak ödediği, 13/01/2017 dava tarihindin sonra 14/04/2017 tarihinde ödediğinden güncellenmeden tazminattan indirildiğinde tazminatının; 16.650,00 TL asıl alacak ödeme olarak kabul edildiğinde 58.236,39 TL olduğu, 22.406,00 TL toplam ödeme kabul edildiğinde 52.480,39 TL olduğu, 30/04/2022 hesap tarihi ile güncellendiğinde tazminatının 16.650,00 TL asıl alacak ödeme olarak kabul edildiğinde 50.683,95 TL olduğu, 22.406,00 TL toplam ödeme kabul edildiğinde 42.317,03 TL olduğu, sigorta şirketi için temerrüt tarihinin 14/04/2017 ödeme tarihi 13/01/2017 dava tarihinden sonra olduğu için 13/01/2017 dava tarihi olduğu, uygulanacak faizin yasal faiz olduğu..” şeklinde rapor edilmiştir.Davacı vekili bedel aratırım dilekçesi sunarak talebini 52.778,62 TL’ye yükseltmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; 15.06.2012 tarihinde meydana gelen trafik kazasından dolayı davacının yaralandığı, kaza tarihinde yürüklükte olan çalışma gücü ve meslekte kazanma gücü kaybı yönetmeliğine göre düzenlenen rapora göre davacının %3,3 kalıcı, 9 ay geçici maluliyetinin oluştuğu, alınan—— bilirkişi raporuna göre davacının 3 ay bakıcı ihtiyacının olduğu, kazanın oluşumunda sigortalı araç sürücüsünün giriş yasak olan yola girmesi ve kontrolsüz sürüş nedeniyle arkadan çarmış olması nedeniyle asli ve %75 kusurlu olduğu, davacı yayanın ise yol kontrolünü yapmadan araçlar arasından aniden yola çıkmış olmasından dolayı tali ve %25 kusurlu olduğu, tazminat hesaplaması yapılırken Yargıtay güncel içtihatları gereğince—— yaşam tablosunun ve —— yönteminin kullanıldığı, davalı tarafından dava açıldıktan sonra ödeme yapıldığından güncelleme yapılmadan hesaplanan tazminattan yapılan ödemenin mahsup mahsup edilmesi gerektiği anlaşıldığından davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile; 52.778,62 TL’nin 13.01.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2- Alınması gerekli 3.605,31 TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 31,40 TL peşin harç ve 179,93 TL ıslah harcı toplamı olan 211,33 TL’nin mahsubu ile bakiye 3.393,98 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 31,40 TL başvuru harcı, 31,40 TL peşin harcı, 179,93 TL ıslah harcı toplamı olan 242,73 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarfedilen 2.644,30 TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
6—– göre davacı vekili için takdir olunan —— davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı diğer tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde——Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.