Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/680 E. 2022/956 K. 20.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/680 Esas
KARAR NO: 2022/956
DAVA: İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ: 05/10/2021
KARAR TARİHİ: 20/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı ile davalı ve icra takip borçlusu dava dışı——taşınması için anlaşıldığını, bu anlaşma gereğince davacı yanın; davalı ve—- ballarının —– üzerinden aynı konteyner da —-taşıyacağını, davacı yanın bu taşıma anlaşması doğrultusunda tüm anlaşmalarını yaptığını,—- malları yükleyecek nakliye firması ile de anlaşma yaparak, davalı ve dava dışı borçlu—-ballarının —— ulaşmasının sağlandığını, davalı yanın, takip borçlusu dava dışı —- ürünlerinin taşınacağı konteynerlerinde kira bedelini ödediğini, davacı yanın bu taşımacılık için her ne kadar her iki borçlu ile anlaşma yapıp, iki borçlunun mallarını birlikte taşımış olsa da istem üzerine faturaların hepsini —-adına düzenlendiğini, yapılan tüm ödemelerin davalı —– yapıldığını, bu hususun mail yazışmaları ile de sabit olduğunu, fatura bedellerinin ödenmemesi üzerine, Davacı yan tarafından alacağın tahsili amacıyla icra takibi başlatıldığını, davalı yanın haksız ve kötü niyetli itirazı ile takibin durdurulduğunu, davalarının kabulüne, borçlunun – itirazının iptaline, takibi devamına, davalının; alacağın % 20’sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahküm edilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekâletin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı yanın dava dışı takip borçlusu—– mallarının taşınmasına yönelik hiçbir emir ve talimatının bulunmadığını, davalı şirket yetkilisi —– yıllar önce — iş adamları toplantısında—-tanışarak samimi olduğunu, —- davalı şirket yetkilisine “maddi durumunun iyi olmadığını, son parti balının yurtdışına çıkartmakta sorun yaşadığını desteğe ihtiyacı olduğunu, gümrükte bir yâda birkaç konteyner balının kaldığını,” söylemesi üzerine, davalı şirket yetkilisinin ise “ödeme zamanı geldiğinde şirketteki arkadaşların kedisine bilgi vermesi halinde ödeme yaptıracağını” beyan ettiğini, davacı yanın dava dilekçesi ekinde sunmuş olduğu, 17.06.2020 tarihli —– tarafından —– gönderilen mail de “haber geldi yok çıkaramıyorum geri geliyor konteynerlar” ifadesinde bahsedilen ——- geri gelen —- olduğunu,—- davalı yetkilisi —bildirildiğine göre Mayıs ayında yurtdışına gönderilen ——bir nedenden gümrükte kabul görmediğini ve — iade edildiğini, —- Bu —— uygun bir şekilde yeniden gönderilmesi için Davalı şirket yetkilisi —- kendi gümrükçülerinden—– ait ———– yardım istediğini, ——- navlun ve demuraj depozitosunun varış noktası bilinmeden ödenmesi talimatı verildiğini, dosyaya sunulu mail yazışmalarında da taşıma konusu malların davalı yana ait olduğuna ilişkin hiçbir yazışma sunulamadığı gibi, dosyaya davacı yanın davasını ispata yarayan başkaca hiçbir delil sunulmadığını, davanın reddine, davacı yanın alacağın % 20’si oranında kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı yan üzerinde bırakılmasına” karar verilmesini talep etmişlerdir.
DELİLLER ve GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle —-sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
Mahkememizce taraflara usulüne uygun tebligat yapılmış——- icra dosyasının uyap sureti,—— yazılan müzekkere cevabı dosyamız arasına alınmıştır.
Mahkememizce tarafların iddia ve savunmaları değerlendirilmek üzere dosya taşıma uzmanı ve mali müşavir bilirkişi heyetine tevdii edilerek, rapor alınmıştır. 08/08/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle: Davacı yan tarafından incelemeye sunulan 2020-2021 yılı ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK. İlgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu, davalıya 6102 sayılı TTK. ilgili incelemeye sunulan 2020-2021 yılı ticari defterleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu, tarafımızdan incelenen davacı yanın ticari defterlerinde; davacı yanın davalı yan ile ticari ilişkisinin bulunmadığı, ödemelerin davalı yanın ya da dava dışı takip borçlusu—— cari hesabına kaydedilmediği, takibin dayanağının “fatura alacağı” olduğu, davacı yan tarafından dava dışı —– düzenlenen 2 adet toplam 29.064,00 USD tutarlı faturanın takibe konu edildiği, sayın mahkemenizin 08.02.2022 tarihli duruşma zaptı ile taraflar arası uyuşmazlığın “taraflar arasında taşıma sözleşmesi kurulup kurulmadığı, buna göre davacının takip konusu borçtan sorumlu olup olmadığı noktalarına ilişkin olduğunun” tespit edildiğini, taraflar arası yazılı bir sözleşme olmadığı, davacı yan tarafından davalı yana verilen bir teklif ya da davacı yanın hizmet alan olduğuna ilişkin dosyada Somut ispata yeteri bir belge bilgi bulunmadığından, davacı yan tarafından dava dışı —–düzenlenen fatura bedelinden davalı yanın sorumlu olduğu iddiasına ispata muhtaç olduğu, şeklinde raporunu sunmuştur.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; Davacı yanın ticari defterlerinde davalı yana ait hiçbir kaydın mevcut olmadığı, davacı yan tarafından davalı yana cari hesap açılmadığı gibi, davalının yaptığı sabit olan, dosyaya dekontları sunulan ödemelerinde, davalı ya da dava dışı takip borçlusu —- adına kaydedilmediği, Davacı yan tarafından dava dışı takip borçlusu ——tutarında fatura düzenlendiği, dava dışı —- tarafından davacı yana ödeme yapılmadığı, bilirkişi tarafından incelenen davacı yanın ticari defterlerinde; davacı yanın dava dışı takip borçlusu—– takip tarihi olan 17.02.2021 tarihi itibariyle 4,00 USD (karşılığı 223.436,58 TL) alacaklı olduğu davacı ile davalı arasında ticari ilişkinin mevcut olmadığı, nazara alınarak davacının davasının reddine karar vermek gerekmiş olup, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Davanın REDDİNE,
2-)Alınması gerekli 80,70-TL harcın, 2.394,27-TL peşin harç ve 1.035,45 TL icra dosyasına yatırılan peşin harç toplamı 3.429,72 TL’tan mahsubu ile bakiye 3.349,02-TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-)Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-)Davacı tarafça yatırılmış olan gider avansı bakiyesinin, karar kesinleştiğinde HMK. 333. maddesi uyarınca davacıya iadesine,
5-)Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
😎 Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca (red olunan dava değeri 29.064 USD x 8,86 TL =200.832,67 TL üzerinden hesaplanan nispi vekalet ücreti tutarı) 31.116,57 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili davalıya verilmesine,
7-)Uyap’ta yapılan kontrolde Arabuluculuk için sarf kararı düzenlenmediği anlaşıldığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Dair; karar davacı vekilinin yüzüne, davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 20/12/2022