Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/670 E. 2022/841 K. 22.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/670 Esas
KARAR NO : 2022/841 GEREKÇELİ KARAR

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/09/2021
KARAR TARİHİ : 22/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ….——– elektrik işleri ——— firmanın sahibi olduğunu, davalı firmanın,—- vekaletnamesi ile müvekkili ….—–almış olduğu————– verdiğini, müvekkili şirket tarafından, davalı şirkete ekte faturalarını ve cari hesap ekstrelerini sundukları işleri yaptığını ve çeşitli malzemeleri sattıklarını, ancak davalı şirketin —– bakiye borcunu ödemediğini, davalı şirket tarafından faturalara herhangi bir itirazda bulunulmadığını, müvekkilinin —–ayında davalı için çalışmaya başladığını, 2019 yılının —– başlarına kadar da davalı için işler yaptığını, taraflar arasında gelişen güvene dayalı bu ticari ilişki sırasında davalı —- —— dükkanın 560.000,00 TL bedel karşılığında satın alınması konusunda anlaştıklarını, —-peşin olarak ödediğini, bakiye ——— için de davalıya takip eden—————- verdiğini, buna göre müvekkilinin davalıya verdiği ilk bononun vadesinin — olup, son bononun vadesinin de 30.03.2021 olduğunu, taraflar arasındaki ticari ilişkinin—- sonra bozulması ve taraflar arasında yapılan ——– Sözleşmesi başlıklı yazılı taşınmaz satış sözleşmesine göre davalı şirketin peşinat ödendikten sonra 10 gün içerisinde müvekkiline tapu devri işlemlerini yapması gerekmesine rağmen tapuda işlem yapmaya yanaşmaması ————-nolu ihtarnamesi ile taraflar arasında yapılan sözleşmenin feshedildiğinin bildirildiğini, davalıdan peşinat olarak ödenen meblağ ile müvekkili tarafından ————- istendiğini, ancak davalı tarafından—– müvekkiline devrinin yapılmadığı gibi, peşin ödenen—-müvekkiline iadesinin yapılmadığını belirtmiş olup, davanın kabulüne, müvekkilinin davacıdan olan bakiye ———– itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkilie ödenmesine, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle: Davacı, faturada belirtilen malları davalıya sattığını ve bu malların teslimini yaptığını usulüne uygun olarak ispat etmesi gerektiğini, fatura incelendiğinde, malların davalıya teslimine ilişkin davalının imzasına rastlanılmadığını, satılan malla ilgili fatura düzenlenmiş olduğu halde malın teslimiyle ilgili belge düzenlenmemesi hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davacı tarafın alacağına dayanak yaptığı mallar müvekkile teslim edilmediğini, bu hususun davacı tarafça ispatı gerektiğini, iş bu davada bu husus ispat edileceğini, bu yönüyle de dava hukuka aykırı olduğunu, davaya konu alacak zamanaşımına uğradığını, davacının ———– — alındığını, ancak bedelini ödemediğini, bu satış sebebiyle alacağı mevcut olduğunu, bu alacak nedeniyle tarafımızca iş bu davaya konu alacağın kabulü mümkün olmamakla birlikte Sayın mahkemeniz aksi kanaatte ise ödemezlik defi ve takas mahsup defi ileri sürdüklerini, zamanaşımı, takas mahsup ve ödemezlik defi ile, görevsizlik,—– esasa dair itirazımızı tekrar ederek hukuk ve yasaya aykırı davanın öncelikle usulden ve her halükarda esastan reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER ve GEREKÇE:
Dava;hukuki niteliği itibariyle faturadan kaynaklı alacağın tahsili istemine ilişkindir.
Davacı tarafından, davalıya yapılan işin ve satılan malzemelerden kaynaklanan — alacağının tahsili amacıyla— sayılı dosyası ile icra takibi başlatılmış olduğu, icra takibine davalı tarafından itiraz edilmesi üzerine —– dosyası ile itirazın iptali talepli dava açıldığı, mahkemenin ———kararı verildiği ve kararın kesinleştiği görülmüştür. Kararın kesinleşmesi üzerine davacı ——-dosyası ile itirazın iptali istemli dava açtıklarını, mahkemece yapılan yargılama sonucu,—- dosyası arasında derdestlik hukuki ilişkisi bulunduğundan davanın usulden reddine karar verildiği ve kararın kesinleştiği görülmüştür. —-gönderilmesi talepleri olmaksızın, dosyayı görevli—-, bu mahkemenin —- —-dosyanın gönderildiği gerekçesiyle dosyayı —– tarihli ek karar ile gönderme kararı talep edilmediğinden davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş olduğu ve kararın kesinleşmiş olduğu görülmüştür.
Mahkememizce tarafların iddia ve savunmaları değerlendirilmek üzere dosya mali müşavir bilirkişi heyetine tevdii edilerek, rapor alınmıştır. — tarihli bilirkişi raporunda özetle: Ticari defterlerin usulüne uygun tutulup tutulmadığı yönünden verilen yetki ile incelenen, davacı şirketin ———— süresinde tasdik ettirdiği, ———— sistemine tabi olduğu, davalı tarafından defter ve belge ibrazında bulunulmadığından, davalı defterleri üzerinde inceleme yapılamadığı, davacı alacağı yönünden: raporumuzun genel değerlendirme bölümünde detaylı bir şekilde açıklandığı üzere, davacı şirket tarafından davalı şirket adına düzenlenen faturalar içeriği malların davalı şirkete teslimi ve hizmet ifasına ilişkin karinelerin oluştuğu, bu kez ispat yükünün yer değiştirerek davalı şirkete geçtiği, davalının faturalar içeriği malları teslim almadığını, hizmetin ifa edilmediğini veya faturaların bedellerini ödediğini ispat etmesi gerektiği, bu hususta dosya kapsamına sunulan herhangi bir belge sunulmamış olması nedeniyle, davacının teslim tesellümü ispatlanan—- faturadan kaynaklanan toplam 107.483.25 TL’lik alacağını talep edebileceği, raporumuzun faiz bölümünde açıklandığı üzere, Sayın Mahkeme’nin kısmen ya da tamamen Davacı lehine hüküm kurması halinde; tarafların tacir olması, işin ticari iş olması, temerrüt faiz oranının önceden kararlaştırılmamış olması münasebetiyle, taleple —- tarihinden itibaren hükmolunacak davacı alacağı için 3095 S.K. m.2/2 kapsamında yasal faiz talebinin yerinde olduğu, diğer bir deyişle davacının takip talebindeki faiz talebinin yerinde olmadığı, tespitinde bulunmuştur.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından: Dava konusu alacağın faturalardan kaynaklandığı, faturanın başlı başına alacağın varlığına delil teşkil etmeyeceği, faturaya konu ürünlerin davalıya teslim edildiği hususundaki ispat yükünün halihazırda davacıda olduğu anlaşılmıştır.
Dava dosyasına sunulan ve dava konusu alacağı oluşturan faturaların incelenmesinde, davacı tarafından davalı — düzenlenen mal teslimi ve hizmet ifasına ilişkin düzenlenen — irsaliyeli faturaların tamamında teslim alan bölümlerinde isim ve imzaların bulunduğu görülmüştür.—- ilgili yazısı ve ekleri incelendiğinde davalı —– davacı …—– alınan—— 15 adet fatura karşılığı toplamda 179.363,00 TL—- alım bildirimi yaptığı, davacı şirket tarafından düzenlenen bütün faturaların davalı tarafından alım olarak bildirilmiş olduğu tespit edilmiştir.
Davalı tarafın ihtarlı duruşma zaptının tebliğine rağmen ticari defter ve belgelerini ibraz etmediği görülmüş, cevap dilekçesindeki takas- mahsup talebinin bu davaya konu alacak ile ilgili olmadığı anlaşılmıştır.
Davacının ticari defterlerinin usule uygun olarak tutulduğu ve lehine delil olacağı, faturaya konu malların teslim edildiği, davacı tarafça iddiasının ispat edilmiş olduğu, davalı tarafça aksi yönde bir delil sunulamadığı anlaşılmakla davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-) Davanın KABULÜNE; — alacağın 30/12/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-) Alınması gerekli 7.342,18-TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 1.835,55-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 5.506,63‬-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-) a) Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 59,30-TL başvurma harcı,——- harcın toplamı olan 1.894,85- TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
b) Davacı tarafından sarfedilen toplam—– yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-) Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalının üzerine bırakılması,
5-) Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
6-) Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan —– uyarınca kabul olunan dava değeri üzerinden hesaplanan 17.122,49- TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-) Uyap’ta yapılan kontrolde ——- kararı düzenlenmediği anlaşıldığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Dair; karar davacı asilin yüzüne, davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.