Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/663 E. 2023/219 K. 23.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/663 Esas
KARAR NO : 2023/219
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 28/09/2021
KARAR TARİHİ : 23/03/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 29/08/2019 tarihinde meydana gelen maddi hasarlı kaza sebebi ile mülkiyeti davacıya ait —— plakalı araçta değer kaybı meydana geldiğini, kazada davalı şirketin sigortalısı olan ——- plakalı karşı araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğunu, değer kaybının tazmini için davalı sigorta şirketine usulüne uygun başvuruya rağmen ödeme yapılmadığını, açıklanan nedenlerden dolayı davanın kabulüne, %20 ‘den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının araç hasarı talebine ilişkin olarak sigorta tahkim komisyonu nezdinde —— dosyası kesinleşmiş olduğu, söz konusu uyuşmazlık dosyası çerçevesinde başvuranın değer kaybı tazminatı karşılandığını, söz konusu ilamda 187,00 TL üzerinden karar verildiğini, müvekkili şirket tarafından ödeme yapılarak sorumluluğun yerine geldiğini, kesin hüküm uyarınca dosyanın esasına girilmeksizin başvurunun esastan reddinin gerektiğini, davacı tarafın sigortalının kusurunu ve zararını ispat etmesi gerektiğini, açıklanan nedenlerden dolayı kesin hüküm itirazının kabul edilerek dosyanın yetki yönünden reddini, haksız olarak açılan davanın reddini, davacının davasının ispati halinde, müvekkili şirketin öncelikle ferilerden sorumlu tutulmaması, olmaz ise, asıl alacak yargılama giderleri ve avukatlık ücreti açısından ayrı ayrı bakiye poliçe limiti ile sorulu tutulmasını, faizin en erken dava tarihinde başlatılmasını, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmalarına göre davanın, davacı tarafından davalı aleyhine —— sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine davalı tarafından yöneltilen itirazın iptaline ilişkin olduğu, dava konusu icra dosyasının incelemesinde takip alacaklısının mahkememiz dosyasının davacısı, takip borçlusunun mahkememiz dosyasının davalısı olduğu, hasar bedeli alacağına dayalı olarak toplam 4.307,78 TL tutarlı ilamsız icra takibine davalı borçlunun süresinde itirazı doğrultusunda takibin durduğu, davanın itirazın iptali ve takibin devamı istemi ile açıldığı görülmüştür. Taraflar arasındaki uyuşmazlık ise; 29/08/2019 tarihinde meydana gelen trafik kazasında hasarlanan—— plakalı araçta meydana geldiği iddia olunan değer kaybının davalı sigortadan tahsiline ilişkin ——- Sayılı icra dosyasının davalı tarafça yapılan itirazın İİK 67 kapsamında iptali ve icra inkar tazminatı şartlarının oluşup oluşmadığı noktasında toplandığı tespit edilmiştir.
Taraflarca bildirilen tüm deliller toplanmış, Sigorta tahkim komisyonu 20/07/2021 tarih—— sayılı dosyası, ——-Esas sayılı icra dosyası, trafik kayıtları ve hasar dosyaları dosya içerisine alınmış, mahkememiz 02/06/2022 tarihli, ——– nolu ara kararı gereği, dosyanın bir makine mühendisi bilirkişiye tevdi edilerek, kusur, değer kaybı yönünden bilirkişi raporu aldırılmasına karar verilmiş, dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, 21/11/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; ——- yönetimindeki —– plakalı araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğu,—— plakalı araç sürücüsünün meydana gelen kazada kusurunun bulunmadığı, tazminata konu ——- plakalı aracın değer kaybının 3.000,00 TL olduğu, sigorta tahkim komisyonu kararına istinaden sigorta şirketi tarafından 10,00 TL değer kaybı ödendiği dikkate alındığında bakiye ödenmemiş değer kaybının 3.000-10,00=2.990 TL kaldığı, takip dosyası ile bakiye değer kaybının işlenmiş yasal faizi ile tahsili için 04/08/2021 tarihinde icra takibi yapıldığı, KTK 99 gereğince belirlenen temerrüt tarihi 17/09/2020 ile takip tarihi 04/08/2021 arasındaki süreye denk işlenmiş yasal faizi 236,66 TL ve bakiye değer kaybı 2.990,00 TL ile toplamının 3.226,66 TL olduğu.. ” şeklinde rapor sunulmuştur.
Tüm dosya kapsamı ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; Sigorta Tahkim Komisyonun ——- sayılı dosyasında da aynı olaya ilişkin talepte bulunmuş ise de; yapılan incelemede tahkim dosyasında davanın belirsiz alacak davası olarak açıldığı, bilirkişi raporundan sonra hakemin davacıya dava değerini belirlemesi için resen süre vermesi gerekirken kısmi dava olarak niteleyerek 10 TL üzerinden davayı kabul ettiği, davacının bilirkişi raporunda belirlenen 3.990,00 TL değer kaybı yönünden takip başlatmakta hukuki yaranının olduğu, tahkim dosyası ile eldeki davadaki tazminat kısımlarının farklı olduğu, bu nedenle kesin hüküm teşkil etmeyeceği anlaşılmıştır.Davacı vekili tarafından değer kaybının ödenmesi için davalı sigortaya başvuru yapıldığı, başvuru dilekçesinde 1.222,00 TL değer kaybı ve 177,00 TL eksper ücreti olmak üzere 1.399,00 TL talep edildiği, davalı vekili tarafından sunulan dekontun incelenmesinde 28/09/2020 tarihinde davacının talep etmiş olduğu tutarın tamamı olan 1.399,00 TL’nin davacının hesabına gönderildiği, davacının bu ödemeyi aldıktan sonra 26/04/2021tarihinde sigorta tahkim kuruluna başvurduğu, daha sonra 04/08/2021tarihinde icra takibini başlattığı, takibe itiraz edilmesi üzerinde 28/09/2021 tarihinde eldeki itirazın iptali davasını açtığı anlaşılmıştır. Davacı değer kaybı için kendisi tarafından alınan eksper raporuna dayanarak davalıdan 1.222,00 TL değer kaybı ve 177,00 TL eksper ücreti olmak üzere toplam 1.399,00 TL talep ettiği, davalı sigorta tarafından bu talebinin olumlu karşılandığı ve 28/09/2020 tarihinden ödemenin yapıldığı, davacının bu ödemeden sonra artık bakiye değer kaybı için de talepte bulunamayacağı, zira davacı tarafından talep edilen miktarın tamamının ödenmesi ile davalı sigortanın sorumluluğunun son bulduğu, davacının kendi talebinin karşılanmasından sonra değer kaybının daha fazla olduğunu iddia etmesinin mümkün olmayacağı, davacının değer kaybına ilişkin bakiye zarar talep edemeyeceği anlaşıldığından davanın reddine karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 179,90 TL harçtan peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 120,60 TL ‘nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince belirlenen 4.307,78 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Tarafların artan gider avansı bulunması ve talep etmeleri halinde yatıran tarafa iadesine ,
7-6325 sayılı Kanun’un 18-A/13. bendi uyarınca ——-tarafından karşılanan 1.320,00 TL zorunlu arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir olarak kaydedilmesine, Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafın yokluğunda miktar itibariyle KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.