Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/662 E. 2021/1025 K. 27.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/662 Esas
KARAR NO : 2021/1025
DAVA: Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/09/2015
KARAR TARİHİ : 27/09/2021
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Karşı davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı karşı davacı —— dava ehliyetinin bulunmadığını, yalnızca şirketin temsil yetkilisi olduğunu, anılan ürünün davalı karşı davalı tarafından—— tarihinde hazır edilmesi hususunun sözleşme ile kararlaştırıldığını, ancak davalı karşı davacının ürünü hazır edemediğini ve temerrüde düşüldüğünü, ilaçlar için gerekli izinlerin ürünün etken maddesi kitosanın hayvansal kaynaklı olduğunu, bu sebeple izinlerin alınamadığını, izin alınamaması nedeniyle satış yapılamadığını ve tüm reklam giderlerinin zarar olarak müvekkiline döndüğünü, müvekkilinin sözleşmenin hiçbir bölümünde izin alınacağını taahhüt etmediğini, söz konusu durum mücbir sebep olarak kabul edilse dahi ortada alacaklı temerrüdü bulunduğundan sorumluluğun davalı karşı davacıda bulunduğunu, —– iznin kesin olarak reddedilmesi üzerine müvekkilinin —- tarihli ihtarı ile sözleşmeyi feshettiğini bildirerek peşin verdiği bedelin iadesini talep ettiğini ancak davalı karşı davalının ödemede bulunmadığını belirterek açıklanan nedenlerle asıl davanın reddine karşı davanın kabulü ile sözleşme peşinatı olarak davalı karşı davacıya verilen —-tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi birlikte davalı karşı davacıdan tahsiliyle müvekkiline verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin temsil yetkisine haiz olduğu — davalı şirket arasında imzalanan —arihli sözleşmede tarafların —- tarihinde sözleşmeye konu edimlerini yerine getirdiğini, sözleşmeye göre —— mevcut izinlerin davalı tarafından alınacağının belirtildiğini, sözleşmeden kaynaklanan iş bu yükümlülüklerin farkında olmasına rağmen izin alamaması sebebiyle sözleşmeye konu ürünleri teslim almadığını bu sebeple de ödemesi gereken tutarı müvekkiline ödemediğini, sözleşmeye konu ürünün ancak imalat tedarik sözleşmesine uygun olmaması durumunda kusurlu ürün olarak kabul edilebileceğini, müvekkilinin edimi olmamasına rağmen masraflar yaparak sözleşme konusu ürünlerin sertifikasını ———– ürünü teslimata hazır hale getirip bu durumu davacı karşı davalı firmaya defalarca bildirmesine rağmen firmanın ürünlerini teslim almadığını ve bedelini ödemediğini, davacı karşı davalının üstlendiği sorumluluğu yerine getirmeyerek temerrüde düştüğünü, davacı karşı davalı şirket tarafından yapılan sözleşmenin haksız feshi işlemi nedeniyle sözleşmeyle ödemeyi taahhüt ettiği miktarın yasal faiziyle birlikte müvekkiline ödenmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Eldeki dava mahkememize —— dava dosyası numarasını almış, Mahkememizce yapılan yargılamada asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüne dair verilen kararın her iki tarafça istinaf edilmesi üzerine dosya — gönderilmiş, davalı/karşı davacı — tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiğini bildirmiş incelenen vekaletnamesinde feragat konusunda yetkisinin bulunduğu tespit edilmiştir.
———-“Dava şirket adına şirket temsilcisi tarafından açılmış ise de; vekaletname şirketi temsilen değil, asaleten — tercümeli evrakta ise; salt şirket adına—- isim ve imzası mevcuttur. Bu nedenle mahkemece öncelikle davacı vekiline şirket adına usulüne uygun vekaletname ibraz etmesi için süre verilmesi gereklidir. —- ise;.— aşamasında karşı davadan feragate ilişkin beyan dilekçesi sunmuş olup bu husus mahallinde asıl dava ile birlikte değerlendirilmesi gerekli olmakla karşı davacı vekilinin istinaf istemi yönünden bu aşamada değerlendirme yapılmasına yer olmadığına, açıklanan nedenle ilk derece mahkemesinin kararının HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince kararın kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.” şeklinde karar verilmiş, istinaf kararı gereğince dosya mahkememizin —-tarihli duruşmada asıl davanın işlemden kaldırılması ve karşı davada feragat bulunması sebebiyle karşı davanın tefrikine karar verilmiş olup, dosya karşı dava yönünden mahkememizin — sırasına kaydedilmiştir.
Dosyanın incelenmesinde, karşı davacı vekilinin —- tarihli dilekçesiyle davadan feragat ettiğini beyan ettiği, vekaletnamenin kontrolünde davacı vekilinin davadan feragate yetkili olduğu anlaşılmıştır. 6100 sayılı yasanınn 309 maddesinde: “Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. Kısmen feragat veya kabulde, feragat edilen veya kabul edilen kısmın, dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir. Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır.” düzenlemesi bulunmaktadır. Bu itibarla, açılan karşı davadan feragat edilmiş olduğundan, yukarıda açıklanan hüküm nedeniyle davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş, her ne kadar karşı dava davalısının vekille temsil edildiği görülmekte ise de; —– kararında da belirtildiği üzere, dava şirket adına şirket temsilcisi tarafından açılmış ise de; vekaletname şirketi temsilen değil, asaleten——–adına tanzim edilmiş olup dosyada mevcut — tercümeli evrakta ise; salt şirket adına —- imzasının mevcut olduğu, bu nedenle mahkememizce davacı vekiline şirket adına usulüne uygun vekaletname ibraz etmesi için süre verildiği, kesin süreye rağmen karşı davalı şirket adına usulüne uygun vekaletname sunulmadığı, bu aşamada geçerli bir vekilliğinin bulunmadığı anlaşıldığından davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmemiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30-TL harçtan davacı tarafça peşin olarak yatırılan 1.483,76-TL harcın mahsubu ile kalan 1.424,46-TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafça karşı dava yönünden yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Artan gider avansı bulunması ve talep etmesi halinde gider avansının yatıran tarafa iadesine,
6-Karşı davalının usulüne uygun vekaletname sunmadığı anlaşıldığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere tarafların yokluğunda dosya üzerinden karar verildi. 27/09/2021