Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/55 E. 2023/229 K. 29.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/55 Esas
KARAR NO : 2023/229

DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/01/2021
KARAR TARİHİ : 29/03/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA, SAVUNMA ve DOSYA KAPSAMI:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalılar arasında —– Mahallesi, —– Caddesi,No:—— adresinde bulunan ve davalıların sahibi ve işleteni olan —— adlı işletmenin dekorasyonu ve bu kapsamda —— Listesine konu tüm eşya, mobilya, konsept, proje, tasarım, ürün, cihaz, ekipman, makine, materyal, eşya vb. mal ve hizmetler, elektrik-mekanik, inşa ve mimari işlerin müvekkil tarafından yapılması amacıyla 19.10.2019 tarihli —— İşler Sözleşmesi” imzalandığını, sözleşmede iş bitim ve teslim tarihi 15.11.2019 olarak belirlendiğini, sözleşme imzalandığı tarihte imalat yapılacak mekanın atıl durumda olduğunu, müvekkil, sözleşmeden kaynaklı tüm yükümlülüklerini yerine getirerek işyerini 08.11.2019 tam ve eksiksiz olarak teslim ettiğini, davalıların 10.11.2019 tarihinde işletmeyi faaliyete aldıkları halde müvekkile olan borçlarını ödemediklerini, iş bitirme belgelerini imzalamaktan kaçındıklarını, sözleşme kapsamında yapılması gereken iş ve işlemlerin yapılmadığını iddia ettiklerini, müvekkili tarafından yapılan işin toplam bedelinin 1.146.455,05 TL olduğunu, ancak 520.000,00 TL ödeme yapıldığını, kalan 626.455,05TL’nin ödenmesi için davalılara noter ihtarnamesi keşide edildiği halde sonuç alınamadığını, bunun üzerine—–Sulh Hukuk Mahkemesi’nin—– sayılı dosyası ile delil tespiti
yapıldığını, 10.02.2020 tarihli tespit raporunda müvekkil alacağının 919.051,79 TL olarak
hesaplandığını, ancak raporun eksik ve hatalı düzenlendiği ve taraflarınca yapılan itirazın esas dosyası içinde değerlendirilmesi gerektiği gerekçesiyle ek raporun istihsal edilmediğini, davalılara keşide edilen ihtarnamelerden olumlu sonuç alınamadığından——sayılı takip dosyası ile davalılar aleyhine ana para ve faiz olmak üzere toplam 678.395,03 TL üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığını, ancak davalı tarafça takibe itiraz edilerek durdurulduğunu, arabuluculuk müracaatında bulunulduğu halde sonuç alınamadığı ve anlaşma sağlanamadığını, müvekkilinin, davalılardan toplamda 1.104.197,63TL alacaklı olduğunu, bu miktardan 520.000,00TL tutarındaki ödeme düşüldükten sonra işlenmiş faiz dâhil 629.893,08-TL üzerinden devamına, %20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına, tespit dosyası da dahil olmak üzere tüm yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı takip borçlularına yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasında dava konusu işle ilgili sözleşmenin ilk olarak 02.09.2019 tarihinde imzalandığını, ancak sözleşmeye konu iş teslim süresinde davacı tarafça tamamlanmamış ve yalan beyanla müvekkillerin 18.10.2019 tarihinde yeni bir sözleşme imzalanması sağlandığını, konu ile ilgili—— müzekkere yazılarak işbu Murabaha Anlaşması ile anlaşma uyarınca hesap hareketleri ve yaşanan gelişmeler hakkında bilgi alınması gerektiğini, yalan beyan ile 18.10 2019 tarihli sözleşmenin imzalanmasını sağlayan davacının, bu sözleşmedeki teslim günü olan 15.11.2019 tarihinde işi tamamlayarak teslim etmediğini, müvekkillerinin 08.11.2019 tarihinde davacı ile sözleşmeden kaynaklı iş ilişkisini sonlandırarak davacı ile çalışmayacaklarını beyan ettiklerini, müvekkillerinin işin tamamlanmaması nedeniyle büyük zarara uğradıklarını ve işletmeyi hazır olmadığı halde mecburen faaliyete açtıklarını, davacının talebi sonucunda —–Sulh Hukuk Mahkemesi’nin ——sayılı dosyasına istinaden bilirkişi raporunun tanzim edildiğini ve işyerinin sözleşmede belirlenen tarihte yapılmış olabileceği kuvvetle muhtemel olduğu görüşü ile tespit raporunun kabulünün mümkün olmadığını, davacının sözleşmede belirlenen yükümlülüklerine uymayarak müvekkillerini ciddi boyutta zarara uğrattıklarını, davacının mal ve hizmet alımlarında sözleşme hükümlerini ihlal ettiğini, sözleşme gereği davacının mal ve hizmet alımlarında müvekkil ile birlikte karar verilmesi gerekirken, birlikte karar verme yükümlülüğüne aykırı davrandığını, piyasa araştırması yapılmadan yüksek ve fahiş fiyatlarla mal ve hizmet alımı yapılarak müvekkillerinin zarara uğratıldığını, davacı yüklenicinin müvekkillere yapılacak iş ile ilgili mimari proje çizeceği ve müvekkilden onay alınacağı taahhüt edilmiş olmasına rağmen hiçbir proje hazırlamadığı ve müvekkil onayının alınmadığını, yapılan işlerdeki ayıp ve eksikliklerin davacıya bildirilmesine rağmen, sözleşmeye aykırı olarak işbu ayıp ve eksikliklerin giderilmediği ve eksikliklerin müvekkiller tarafından giderildiğini, sözleşmeye aykırı cins ve kalitedeki imalatların bildirilmesine rağmen sökülmediği ve geri alınmadığını, müvekkilleri tarafından çalışmayan ve /veya eksik yapılan imalatlarla ilgili olarak, TV- Uydu anten sistemi için —– isimli firmaya 1.652,00 TL, ses izolasyonu için —— firmasına 9.865,45 TL, havalandırma sistemine karbon filtre takılması için 1.180,00 TL—– ve ilave bulaşık makinası tesisatı için 10.788,74TL, ek faturalarda sunulan harcamaları yaptığını, davacı yüklendiği işi sözleşmeye uygun olarak müvekkillerine teslim etmediğini, bilirkişi raporunda tespit edilmeyen birçok ayıplı imalat bulunduğunu, yüklenicinin sözleşmeyi ihlal ettiği birçok malzemeyi kalitesiz seçtiği, malzemeler alınırken müvekkile danışılmadığını, taraflarca kararlaştırılan malzemeler yerine daha uygun fiyatlı malzemeler kullanıldığını, faturaların ise yüksek gösterildiğini, müvekkilin onayının alınmadığını, müvekkillerin maliyet hakediş listesi taraflarına ulaştırıldığında durumdan haberdar olduklarını, müvekkillerinin zarara uğratıldığını, bilirkişi tespit raporunun hatalı ve eksik tanzim edildiğini, farklı bilirkişilerden yeniden rapor alınmasının talep edildiğini,
belirterek, açılan davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava, eser sözleşmesi ilişkisinden kaynaklanan yüklenicinin bakiye alacak için başlattığı icra takibine itirazın iptali davasıdır.Davacı şirket, davalılar ile 19/10/2019 tarihinde yaptıkları ——işleri sözleşmesi” kapsamında mekanın işletmeye hazır hale getirilmesi için tadilat onarım işlerini üstlendiğini, işi yapıp teslim ettiklerini, kendi hesaplamalarına göre iş bedeli olarak 1.146.455,05 TL ye hak kazandıklarını, ancak davalıların 520.000 TL ödeme yaptığını, bakiye 626.455,05 TL alacaklarının kaldığını, takiple 626.455,05 TL asıl alacak, 51.939,98 TL işlemiş faiz isteminde bulunduklarını; son hesaplamalarına göre 1.104.197,63 TL alacaklarının olduğunu, yapılan 520.000 TL lik ödeme düşüldüğünde 584.197,45 TL alacakları olduğunu; bu sebeple de takibin 584.197,63 TL asıl alacak, 45.695,45 TL işlemiş faiz olmak üzere 629.893,08 TL üzerinden devamına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ise davacı ile 02/09/2019 tarihinde bir sözleşme imzaladıklarını; davacının yalan beyanlarıyla 18/10/2019 tarihinde ikinci bir sözleşme imzaladıklarını, davacının üstlendiği iş sözleşmeye uygun yapmadığını, eksik ve ayıplı işler olduğunu, 08/11/2019 tarihinde sözleşme ilişkisin sonlandırdıklarını, davacılar sebebiyle pek çok gidere katlanmak zorunda kaldıklarını, iş bedelinin ödemek için—— ile murabaha yöntemi ile kredi sözleşmesi imzaladıklarını, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini beyan etmişlerdir.
Davaya konu icra dosyası celp edilmiş, incelenmiştir.20/07/2020 tarihli takip talebi ile 626.455,05 TL asıl alacak, 51.939,98 TL işlemiş faiz olmak üzere 678.395,03 TL alacak üzerinden başlatıldığı, borçluların süresi içinde borca, faize ve ferilerine itiraz ettiği, davacının da süresi içinde itirazın iptali davası açtığı görülmüştür.
Taraflar arasında aktedilen 18/10/2019 tarihli sözleşme incelendiğinde 3. Maddesine göre iş bitim tarihinin 15/11/2019 tarihi olduğu, gecikme halinde günlük 1.500+kdv cezai şartın uygulanacağı, 4. Maddesine göre tarafların ortak kararı ile mal ve hizmeti fatura karşılığı yüklenicinin satın alacağı, %15 yüklenici karı eklenerek iş sahibine fatura ile yansıtılacağının kararlaştırıldığı görülmüştür.Davadan önce zorunlu arabuluculuk dava şartının yerine getirilmiş olduğu anlaşılmış; teati aşaması tamamlanmış, tarafların delileri toplanmıştır.
—— sayılı dosyası ve 10/02/2020 tarihli tespit raporu celp edilmiştir.Davacının 3, davalının 3 tanığının kesif günü dinlenmesine karar verilmiş; keşif yerinin tanık dinlemeye uygun olmaması sebebiyle bu durum tutanağa geçirilmiş; 03/09/2021 tarihinde keşif yapılmış; bilirkişilerden rapor istenmiştir.Tanıklar naip üye marifetiyle dinlenmiş; beyanları heyetçe değerlendirilmiştir.Noter ihtarnameleri de tebliğ şerhleriyle birlikte celp edilmiştir. Davacının davalılara —— Noterliğinin 03/12/2019 tarihli —– yevmiye nolu noter ihtarı ve davalıların davacıya keşide ettiği —–Noterliğinin 12/12/2019 tarihli —— yevmiye nolu noter ihtarı incelenmiştir.Bilirkişi heyeti (inşaat müh., elektrik müh., makine müh., mali müşavir, mimar, nitelikli hesap uzmanından oluşturulan) 16/03/2022 tarihli kök raporlarında yapılan iş bedelinin 1.004.829,80 TL (KDV dahil) olduğunu, 500.000 TL lik ödemenin düşülmesi ile 504.829,80 TL bakiye alacağın kaldığını mütalaa etmişlerdir.Tanık ifadeleri ile tarafların kök rapora olan itirazlarının değerlendirilmesi için bilirkişi heyetinden ek rapor alınmasına karar verilmiş; bilirkişi heyeti 31/10/2022 tarihli ek raporlarında iş bedelinin 1.004.829,80 TL (KDV dahil) olduğunu, 520.000 TL ödemenin düşülmesi gerektiğini, ayrıca elektrik tesisatı ile ilgili eksik ve ayıplı işler sebebiyle 32.856,16 TL indirim yapılması gerektiğini, buna göre bakiye davacı alacağının 451.973,64 TL olduğunu mütalaa etmişlerdir.Taraflar arasında sonradan yapılan 18/10/2019 tarihli sözleşmenin esas alınacağı açıktır. Bu sözleşmeye göre iş bitim tarihi 15/11/2019 olduğundan işin süresinde bitirildiği; eksik ve ayıplı işlerle ilgi elektrik tesisatına ilişkin sunulan 5 adet fatura dışında ayıbın varlığı ve süresi içinde ihbarının söz konusu olmadığı ve teslim edildiği haliyle kabul edilmiş sayılması gerektiği; davacı yüklenicinin iş sahibinin bilgisi dışında mal ve hizmet alımı yaptığına dair somut bir delilin de sunulmadığı, bilirkişilerin davacı tarafından yapılan iş için düzenlenen faturalara göre belirlediği iş bedelinin tek tek incelendiği ve kimisinin piyasa rayiçlerine göre kadri maruf kimisinin fazla bulunduğu, işin KDV dahil fiyatından yapılan 520.000 TL ve eksik ayıplı işler sebebiyle doğan 32.856,16 TL’nin düşülmesi ile bakiye alacağın 451.973,64 TL olduğuna dair bilirkişi görüşünün mahkememizce de benimsendiği; bilirkişi kök ve ek raporun hüküm kurmaya, denetime elverişli olduğu anlaşılmıştır.Eksiklik olmaması için dava dışı banka ile ——arasında yapılan murabaha sözleşmesine ve ödemelere ilişkin banka kayıtları celp edilerek dosya içine alınmıştır. Gelen evrakların bilirkişi raporları ile çelişen bir yönü olmadığı görülmüştür.İşlemiş faiz istemi yönünden davacının keşide ettiği —— Noterliğini13/12/2019 tarihli noter ihtarnamesi incelenmişse de, ihtarın alacak kalemlerini açık ve kalem kalem sayarak belirtmediği nazara alınarak temerrüde düşürmeye elverişli olmadığı kabul edilerek takipten öncesi için işlemiş faiz istenemeyeceği kabul edilmiş, takibin 451.973,64 TL asıl alacak üzerinden devamına karar verilmiştir.Davalılar kök raporda bu hususta bir itiraz dermeyan etmedikleri halde, ek rapor alındıktan sonra bilirkişi heyetinin 6 kişiden(çift sayıda uzmandan) oluşturulmasına itiraz ederek, bilirkişi heyetinin tek sayıda olmamasının HMK nun 267. Maddesine aykırı olduğunu ileri sürmüştür. Ne var ki bilirkişi heyetinde her uzmanlık alanında bir uzman mevcut olmakla toplamının çift olması HMK nun 267. Maddesine aykırı görülmemiştir. Yine yeniden keşif yapılması ve başka bir heyet oluşturulması talepleri de soyut itirazlara bağlandığından yerinde görülmemiş, aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.Eser sözleşmelerinde niteliği gereği yüklenicinin ücret alacağı likit değildir. Eldeki somut olayda, davalı iş sahibi, dava dışı —— ile murabaha yoluyla (bankanın kar payı alması şeklinde) kredi kullanmıştır. Taraflar aralarındaki anlaşmaya göre davacının aldığı malzemeler ve fiyatlar davalıya iletilmiş, —— yazışmaları ile onay üzerine ilgili harcama yapılmış, faturalar bankaya sunularak davacı alacağını tahsil edebilmiştir. Eldeki davada, tarafların anlaşma şekilleri itibariyle, davalı borçluların borç tutarını tahkik ve tayin etmesinin mümkün olduğundan alacağın likit olduğu kanaati oluşmuştur.

HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE;
1——–Esas sayılı takibe itirazın kısmen iptali ile takibin 451.973,64 TL asıl alacak üzerinden devamına; fazlaya ilişkin kısmın reddine;
2-İşlemiş faiz isteminin reddine;
3-Asıl alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar 3095 sayılı yasanın 2/2 maddesi uyarınca ticari faiz uygulanmasına;
4-Kabul edilen asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine;
5-Alınması gerekli 30.874,32-TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 7.365,02-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 23.509,30-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
6- Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 59,30-TL. başvurma harcı, 7.365,02-TL peşin harç ile 419,90-TL keşif harcının toplamı olan 7.844,22-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından sarfedilen toplam 19.616,60-TL yargılama giderinin haklılık oranına göre takdiren (%71,75 kabul %28,25ret oranında ) olmak üzere 14.075,70-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
8- Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
9- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
10- Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen kısım yönünden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 66.276,31-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
11- Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden reddedilen kısım yönünden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 27.687,92 TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
12-6325 sayılı Kanunun’un 18-A/13. bendi uyarınca —— tarafından karşılanan 1360-TL zorunlu arabuluculuk ücretinin 975,85-TL’sinin davalıdan; 384,15TL’sinin ise davacıdan tahsili ile hazine adına irad kayına,Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı oy birliği ile verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.