Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/549 E. 2022/678 K. 06.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/549 Esas
KARAR NO: 2022/678
DAVA: İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 11/08/2021
KARAR TARİHİ: 06/10/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı —-imzalandığını, diğer davalı——müşterek ve müteselsil kefil olduğunu, davacı banka bu sözleşme gereği adı geçen borçlulara krediler kullandırıldığını, fakat davalı takip borçluları sözleşmeden kaynaklanan borçlarını ödemediğini, banka tarafından borçlulara noterlik vasıtasıyla ihtarname gönderildiğini, ödeme yapılmaması üzerine takip başlatıldığını, borçlular vekilinin takibe itiraz etmeleri üzerine takibin durduğunu, açıklanan nedenlerden dolayı faiz ve masraflar hariç olmak üzere —– tutarın tahsil tarihine kadar işleyecek faiziyle birlikte tahsilinin temini ile borçlunun itirazının iptali ile takibin devamına, %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Davalılara usulüne uygun şekilde tebligatın yapıldığı, davalılar tarafından cevap dilekçesi ibraz etmediği görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmalarına göre davanın, davacı tarafından davalılar aleyhine —-dosyası ile başlatılan icra takibine davalılar tarafından yöneltilen itirazın iptaline ilişkin olduğu, dava konusu icra dosyasının incelemesinde takip alacaklısının mahkememiz dosyasının davacısı, takip borçlularının mahkememiz dosyasının davalıları olduğu, —– alacağına dayalı olarak toplam —– ilamsız icra takibine davalıların süresinde itirazı doğrultusunda takibin durduğu, davanın itirazın iptali ve takibin devamı istemi ile açıldığı görülmüştür.
İcra dairelerinin yetkisi İİK 50. maddesi uyarınca, mahkemelerin yetkisini düzenleyen HMK.’daki yetki kurallarına göre belirlenir. İcra dairesinin yetkisine itiraz edildiği durumlarda İİK 50. maddesi kıyasen uygulanarak öncelikle icra dairesinin yetkisine vaki itirazın dava şartları kapsamında karar bağlanması gerekir. Davanın taraflar arasında imzalanan kredi sözleşmesine dayalı olarak yapılan icra takibine yapılan itirazın iptali davası olduğu görülmüş olup, davalı tarafından icra dairesinin yetkisine itiraz edilmiştir.
Tüm dosya kapsamına göre, davalıların ve davacının yerleşim yerlerinin hiç birisinin yargı çevremizde bulunmadığı, icra dairesinin yetkili olmasını gerektiren herhangi bir kuralın somut olayda bulunmadığı, davalının—– İcra Müdürlüğü’nün yetkisine yönelttiği itiraz yerinde olup icra takip dosyasının yetkili İcra Müdürlüğüne gönderilerek oradan ödeme emri tebliğ işlemi yapılmamış olması nedeniyle dava şartı gerçekleşmediği görülmüştür. İtirazın İptali davasının görülmesi için borçlu hakkında usul ve yasaya uygun olarak geçerli bir takip yapılması, bu takibe borçlunun itirazı üzerine itirazın iptali davasının açılmış olması gerekmekte olup, bu husus eldeki dava yönünden dava şartı niteliğinde olduğundan ve eldeki dava kapsamında yetkili icra dairesinde yapılmış geçerli bir takip bulunmadığından, dava şartı yokluğundan davanın HMK. m. 114/2 ve 115 gereğince usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın, yetkili yerde açılmış geçerli bir icra takibi bulunmaması nedeniyle dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL harcın peşin alınan 5.855,27 TL harçtan mahsubu ile artan bakiye 5.774,57 TL harcın talep halinde ve karar kesinleştikten sonra davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalılar tarafından masraf yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Tarafların artan gider avansı bulunması ve talep etmeleri halinde kendilerine iadesine,
6-6325 Sayılı Kanun’un 18-A/13. bendi uyarınca ——— tarafından karşılanan 1.320,00 TL zorunlu arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir olarak kaydedilmesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 06/10/2022