Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/547 E. 2022/343 K. 12.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/547 Esas
KARAR NO : 2022/343 Karar GEREKÇELİ KARAR

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/08/2021
KARAR TARİHİ : 12/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı tarafça davacı şirkete olan borç bakiyesinin ödenmemesi üzerine davalı ile iletişime geçildiği, bakiye borcun ödenmesi için yapılan görüşme ve yazışmalardan sonuç alınamadığını, —- alacağın tahsili amacı ile — esas sayılı icra dosyası ile alacağın takip tarihindeki TL karşılığı üzerinden (417.811,06) faiz, masraf, harç ve vekalet ücreti ile tahsili talepli olarak icra takibi başlatıldığını, borçlu tarafça “müvekkil şirketin, alacaklı görünen tarafa karşı herhangi bir borcu bulunmadığı” iddiası ile borca ve ferilerine itiraz edildiğini, itiraz üzerine yasal zorunluluk gereği—– yoluna başvurulduğu, anlaşma sağlanamadığını, borçlu tarafından haksız ve mesnetsiz olarak sadece alacağın tahsilini geciktirmek maksadı ile borca itiraz edildiğini, taraflar arasında faturalara ilişkin mutabakatlar bulunduğu,—— vergi dairelerine bildirildiğini, takibe konu alacağın likit olduğunu, borçlunun net olarak fatura tutarlarını bildiği, faturalara süresi içerisinde bir itirazda bulunmadığı, davalının itiraz etmeksizin bir kısım borcu pey der pey ödediği ancak kalan bakiyeyi ödememesi üzerine icra takibi başlatıldığını, borçlunun kötüniyetle borcunu ödemeyi geciktirmeye çalıştığını, bu sebeplerle davalının icra takibine itirazının iptaline, takibin devamına, davalı aleyhine alacağın %20 sinden az olmamak üzere inkar tazminatın hükmedilmesine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkil şirket ile davalı şirket arasında ticari ilişki olduğu, davacı yanın ticari teamül ve usule aykırı iş ve işlemleri nedeniyle bu ticari ilişkinin sonlandığını, davalının davacıya her hangi bir borcu bulunmadığını, davacı yanca müvekkili şirketin iştiraklerinden olan — karşılık olarak fazlaca yapılan ödeme ile davacı şirketin bakiye alacağının kapanığını, bu nedenle davacı yanın açmış olduğu iş bu davanın kötü niyetli olduğu ve reddinin gerektiği, davalı şirketin iştiraklerinden olan ancak farklı bir vergi kimlik numarası olan farklı bir tüzel kişiliği olan — taşınması için davacı şirkete zilyetliği teslim edilen malların amaç dışında mülkiyet edinilerek;– davacı firmanın uhdesinde bilinçli olarak tutulmasından kaynaklı anlaşmazlık doğduğunu, davacı firma tarafından ihraç edilen —tutularak kötü niyetli olarak müvekkil şirketten tahsilat yapılmaya çalışıldığını, davalı — gönderildiğini, ihtarname ile davacıya ticari — aykırı davranışlarına son vermesi, malları teslim etmesi gerektiğinin bildirildiğini, davacı — İhtarnamesi ile malların davacı yanca alındığının,— — görev ve sorumluluğunun şirkette olmadığı, malların da zilyetliklerinde olmadığı iddia edildiyse de söz konusu beyanların gerçeğe aykırı olduğu,– —şeklinde anlaşıldığı bu anlaşma ile ithalatçı alıcının önceden belirttiği adrese—ödenecek şekilde teslim edilmesi gerektiği, davacı şirket yetkilileri hakkında suç duyurusunda bulunulduğunu, bu soruşturmanın bekletici mesele yapılmasını, davalı şirketin — numarası ile teslim edilen ve faturası düzenlenen malların alıcısına teslim — ödendiğini, bakiye borcun bulunmadığını beyan ederek açılan davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep etimiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle, bakiye alacağın ödenmediği iddiasıyla tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatına ilişkindir.
İcra dosyasının incelenmesinde; davacı tarafça— tutarındaki alacağının icra gideri, vekâlet ücreti ve takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek yıllık %16,75 oranında avans faizi ile birlikte tahsili talebiyle genel haciz yoluyla takip yapıldığı, ödeme emrinin davalı takip borçlusuna — tebliğ edildiği, davalı yanın– Dilekçesinde özetle; alacaklıya herhangi bir borcunun bulunmadığını, borcun tamamına, takibe, ödeme emrine, faiz oranına, işlemiş faize, yetkiye ve borcun tüm ferilerine itiraz edildiği bildirilerek takibin durdurulması talep edilmiştir. Süresinde yapılan itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği, duran takibin devamının sağlanması için açılan iş bu davanın da süresinde açıldığı görülmüştür.
Davalı vekili süresinde bulunmayan cevap dilekçesi ile —- dosyasının sonucunun beklenmesini talep etmiş, ilgili —istenen kayıtlarının incelenmesinde soruşturma konusunun Mahkememizde görülmekte olan dava konusu ile ilgisinin bulunmadığı tespit edilmekle anılan soruşturma dosyasının sonuçlanmasının beklenmesi talebinin yersiz olduğu anlaşılmıştır.
Tarafların her ikisinin de tacir olması ve TTK.nun 64 vd maddeleri kapsamında defter tutma yükümlülüklerinin bulunması karşısında tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde mali müşavir bilirkişi vasıtasıyla bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir. Alınan 11.03.2022 tarihli Bilirkişi Raporunda özetle; Tarafların — defterlerinin usulüne uygun tutulmuş olduğu, davacı yanın davalı yandan takip tarihi olan—–, davacı yan alacakları için 3095 sayılı yasaya istinaden (Md.4/a) icra takip tarihi olan; 01.06.2021 tarihinden değişen oranlarda faiz talep edebileceği, şeklinde görüş bildirilmiş, bilirkişi daha sonra vermiş olduğu — ibarelerinin sehven kullanıldığını, davacı alacağının —- cinsinden olduğunu bildirmiştir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; Taraflar arasındaki uyuşmazlığın taşıma hizmeti sunulmasına ilişkin olarak düzenlenen faturalara dayalı alacağın tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptaline ilişkindir. Dosya kapsamında alınan bilirkişi raporu oluşa ve denetime uygun bulunmakla Mahkememizce de hükme esas alınmıştır. Bilirkişi raporu ile her iki tarafın ticari defter kayıtlarının birbirine uyumlu olduğu tespit edilmiştir.
Davacı tarafça düzenlenen faturalar, davalı tarafça kayıtlarına işlenmekle fatura içeriği kabul edilmiş durumdadır. Belirtilen husus yerleşik hale gelmiş — fatura konusu mal veya hizmetin davalı tarafa teslimine karine teşkil etmekte olup, bu karinenin aksinin davalı tarafından ispat edilmesi gerekmektedir. Takip konusu fatura tutarlarının ödendiğine ilişkin davalı tarafça yazılı bir delil getirilmiş değildir.
Davalı taraf davacı tarafça taşınan malların — teslim edilmediğini iddia etmiş ise de bu hususta somut bir delil mevcut değildir. Kaldı ki davalı taraf davacı tarafça düzenlenen faturaları ticari defterlerine işlemiş ve yasal süresi içerisinde bu faturalara da itiraz etmemiştir. Bu çerçevede davacı tarafça düzenlenen fatura konusu hizmetin davalıya verildiğini kabul etmek gerekmiştir.
Alınan bilirkişi raporundaki tespitler ve dosya kapsamından toplanan delillerin birlikte değerlendirilmesi neticesinde davacı yanın davalı yandan takip tarihi itibariyle — kanaatine varılmıştır.
Davacı taraf icra takibinde–takip tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle davalıdan tahsilini talep etmiş ise de taraflarca sözleşme ile kararlaştırılmış daha yüksek bir faiz oranı bulunduğu iddia olunmadığından davacı alacağına 3095 sayılı Kanunun 4/A.maddesi uyarınca kamu bankalarının o yabancı para –ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına uygulandığı en yüksek faiz oranında faiz işletilmesi istenebileceğinden bu yönde karar oluşturulmuştur.
Ayrıca takip konusu alacak takip öncesinde davalı taraf ticari defterlerinde de ihtirazi kayıtsız olarak işlenen faturalar ile belirli bulunduğundan davalı aleyhine %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekmiş olup, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE; Davalının — dosyasına yaptığı itirazın iptaline, takibin — fiil ödeme tarihine kadar 3095 sayılı Kanunun 4/a maddesi uyarınca kamu bankalarının—mevduat hesabına uygulandığı en yüksek faiz oranında işleyecek faiziyle devamına,
2-Davacının icra inkar tazminatı talebinin kabulüne; takip konusu alacak tutarının % 20 oranında 83.108,25-TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3- Alınması gerekli 28.540,67-TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 5.046,11-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 23.494,56-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4- a) Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 59,30- TL. başvurma harcı, 5.046,11-TL peşin harcın toplamı olan 5.105,41‬- TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
b) Davacı tarafından sarfedilen toplam 1.239,10-TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalının üzerine bırakılması,
6- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
7- — davacı vekili için takdir olunan 37.696,77-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-6325 sayılı Kanun’un 18-A/13. bendi uyarınca– arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak Hazineye gelir olarak kaydedilmesine,
Dair, Davacı Vekilinin ve Davalı Vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı