Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/539 E. 2021/1301 K. 24.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/539 Esas
KARAR NO: 2021/1301
DAVA: Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ: 03/02/2021
KARAR TARİHİ: 24/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA, SAVUNMA ve DOSYA KAPSAMI:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin ilama dayalı olan alacağını —– sayılı dosyası ile icraya konulduğunu, borçlu şirkete icra emri gönderildiğini, borçlu şirkete çıkartılan icra emrinin tebliğ edilmediğini, — istinaden tebligat çıkartılmasının talep edildiğini, ancak —- gelen yazı cevabında —tarihinde yayınlana—-ilanla şirketin kaydının terkin edildiğinin bildirildiğini, icra takibine devam edilebilmesi için şirketin ihyasının gerektiğini belirterek——– kaydının ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ——- çerçevesinde işlem yaptığını, müvekkilinin mahkeme hükmü olmaksızın bir şirketi tekrar sicile tescil yükümlülüğünün bulunmadığını, müvekkilinin davanın açılmasına sebebiyet vermediğini, yasal hasım konumunda bulunan müvekkili aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilemeyeceğini belirterek haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddini istemiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava; —— resen silinen şirketin devam eden icra takibi ile sınırlı olarak ihyası istemine ilişkindir.
6102 Sayılı TTK. Geçici 7. maddesinin 1. fıkrası uyarınca —- tarihine kadar kanunda sayılan halleri tespit edilen ya da bildirilen anonim ve limited şirketler ile kooperatiflerin tasfiyeleri, ilgili kanunlardaki tasfiye usulüne uyulmaksızın bu madde uyarınca yapılır. Madde hükmüne göre anonim şirketler 559 Sayılı Türk Ticaret Kanununun Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılmasına dair Kanun Hükmünde Kararname gereğince sermayelerini öngörülen tutara çıkarmamış bulunmaları, 6102 Sayılı TTK’nın yürürlük tarihinden önce veya —— tarihine kadar münfesih olmaları, aralıksız son beş yıla ait olağan genel kurul toplantılarının yapılamaması, TTK’nın yürürlüğe girdiği tarihten önce tasfiye işlemlerine başlanılmış olmakla birlikte —— nedeniyle ara bilançoların ve kati bilançonun —— tevdi edilemediği için —– terkin edilememeleri sebepleriyle resen terkin edilebilirler. Kanunda yapılan düzenleme uyarınca ——- kapsam dahilindeki şirketlere bir ihtar gönderilir. Bu şirketler tasfiye memuru bildirdikleri takdirde maddede gösterilecek usulde tasfiye edilecek olup, ihtara rağmen tasfiye memuru bildirmeyen şirketlerin unvanı ise ticaret sicilinden re’sen silinir. Ancak, devam eden davası bulunan şirketler için bu madde hükmü uygulanmayacağı açıkca kabul edilmiştir. —— fıkrasında yapılan düzenleme ile ——– bu kanun hükümlerine göre kaydı silinen şirket alacaklıları ile hukuki menfaati bulunanlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren beş yıl içinde mahkemeye başvurarak, şirket veya kooperatifin ihyasını isteyebilirler. ———– ihya davalarında davanın sadece ilgili ticaret sicil müdürlüğüne yöneltilmesi zorunlu ve yeterlidir. İhyası istenen şirket TTK. da öngörülen olağan tasfiye usulüne göre tasfiye edilmemiş olduğundan ve tasfiye memuru bulunmadığından ayrıca başkaca herhangi bir kişiye yönelik dava açılması mümkün değildir.
Somut uyuşmazlıkta, —— maddesine göre resen ticaret sicilinden terkin edildiği anlaşılmaktadır. Resen terkin edilen şirketin ihyası talep edilirken davanın sadece sicil müdürlüğüne yöneltilmiş olması yeterlidir.
İhyası istenen şirketin açtığı devam eden dava dosyaları olduğunu ileri sürüldüğüne göre, bu iddianın doğru olması halinde TTK. Geçici madde 7 nedeniyle terkin olan şirketin ihya olunmasını talep etmekte şirketin alacaklısı olan davacının hukuki yararı ve aktif husumetinin olduğu açıktır.
Dayanak gösterilen—- takip dosyası incelendiğinde, ——kararına konu alack sebebiyle icra takibi başlatılmış olduğu anlaşılmıştır. İcra takip dosyası da mahkemece yapılan yargılamanın uzanttısı, sonucu mahiyetindedir.
Özetle,TTK’ nin Geçici 7. maddesine göre münfesih sayıldığından resen sicilden terk olunduğu, davalı ———-yapılan işlemlerde Usul ve Yasa’ ya aykırılığın söz konusu olmadığı, derdest olan davada yargılamaya devam edilebilmesi için taraf teşkilinin sağlanması bakımından söz konusu şirketin ihyasının gerektiği, TTK’ nın Geçici 7. Maddesi hükmü doğrultusunda davacının şirketin ihyasını talep edebilmesi için haklı sebebinin ve hukuki yararının mevcut olduğu, davalı —– davanın niteliği gereği yasal hasım konumunda olduğu, bu sebeple ———–aleyhine vekalet ücreti ve yargılama gideri yükletilemeyeceği,—-uygulamalarında da kabul edildiği üzere belirtilen şekilde terkin olan şirketin ihya olunması durumunda tasfiye memuru atanmasına da gerek olmadığı incelenen tüm dosya kapsamı ile anlaşılmış, aşağıdaki şekilde davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
—— aykırı şekilde devam eden davası olan şirketin, bu husus göz ardı edilerek resen terkin edildiği nazara alınarak, dava ile sınırlı olarak ihyasına karar verilmekle yetinilmiş, tasfiye memuru atanmasına gerek görülmemiştir.
Yasal hasım konumunda olan davalı —–, şirketin terkin işlemlerinin yapıldığı tarihte, şirket hakkındaki derdest davadan haberdar olduğuna ve bu hususta bilgilendirildiğine dair dosyaya bir delil sunulmadığı gibi terkin işleminin usulsüzlüğüne dair başkaca bir sebep ve delil de ileri sürülmediğinden; yasal hasım konumunda olan ve davanın açılmasına sebebiyet vermediği anlaşılan davalının yargılama giderlerine mahkum edilmemesi yönünde karar verilmelidir. —–
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ ile,
1—- uyarınca, —— icra takibi yönünden, takip, kesinleşme ve infaz işlemleri ile sınırlı olmak üzere İHYASINA,
2-İhyaya ilişkin bu kararın kesinleştiğinde ——— tarafından tescil ve ilanına, ilan ve müzekkere masraflarının davacı tarafça karşılanmasına,
3-Şirketin sicil kaydı TTK’nın geçici 7. maddesi uyarınca tasfiyesiz terkin edilmiş olduğundan, tasfiye memuru atanmasına yer olmadığına,
4- Alınması gerekli harç tam alındığından ayrıca harç alınmasına yer olmadığına,
5- Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzeride bırakılmasına,
6- Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
8-Davalı ———-yasal hasım olduğundan aleyhe vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda oy birliği ile verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 24/11/2021