Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/502 E. 2022/231 K. 15.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/502 Esas
KARAR NO: 2022/231
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 07/10/2016
KARAR TARİHİ: 15/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; Davacı tarafından davalılara ait —-bedelli işler yapıldığını ancak herhangi bir ödeme alamadığını belirterek, bu bedelin tahsili için davalılar aleyhine başlatılan ilamsız icra takibine yapılan itirazların iptaline, temerrüt tarihinden itibaren davacı alacağının ticari avans faizi ile birlikte davalılardan tahsiline, davalılar aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle ; Müvekkillerinin davalı sıfatının bulunmadığından davanın husumet yönünden reddi gerektiğini, davalıların adresleri — olduğundan yetkili mahkemenin — Mahkemeleri olduğunu, davanın esastan da reddi gerektiğini, davacının asıl muhatabının iş vereni —- olduğu, davacı tarafın yaptığını ileri sürdüğü elektrik işlerini müvekkillerin yaptırmadığını, davacı ile herhangi bir akitlerinin olmadığını, sunulan e-postaların delil mahiyetinde olmadıklarını belirterek, davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava hukuki niteliği itibariyle —- icra dosyasına davalı taraflarca yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
Eldeki dava Mahkememizde—-Esas sayılı dosya numarasını almış, Mahkememizce takip dosyası celp edilmiş, davacı vekili —- yaptığı ödeme sebebiyle alacaklarının tahsil edildiğini, davanın konusuz kaldığını, kötü niyet tazminatı taleplerinin ise devam ettiklerini, davalılara yargılama gideri ile vekalet ücretinin yüklenmesi gerektiğini beyan etmiş, Mahkememizin—– kararıyla; dosyanın işlemden kaldırıldığı ancak yenilenmediği gerekçesiyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Verilen kararın davacı tarafça istinaf edilmesi üzerine —— duruşmada “bir önceki duruşmada davacı vekilinin mazeret bildirdiği ve duruşma günün uyap üzerinden öğreneceğini beyan ettiği ancak duruşma gün ve saatinde hazır olmadığı ve mazeret bildirmediği” gerekçesiyle dosyanın HMK’nın 150/1. Maddesi gereğince —– ay içinde yenileninceye kadar işlemden kaldırılmasına karar verilmiştir. Ancak bu duruşma öncesindeki —- tarihli —– duruşmaya davacı vekili mesleki mazeret dilekçesi sunarak katılmamış, mahkemece de davacı vekilinin bu mazeretinin kabulüne karar verilmiş olmakla birlikte, bir sonraki duruşma günü davacı vekiline tebliğ edilmemiş, duruşma gününün — üzerinden öğrenilmesine karar verilmiştir. Her ne kadar davacı vekilince mazeret dilekçesinde duruşma gününün — öğrenilmesine karar verilmesi talep edilmiş ve mahkemece de bu yönde ara karar oluşturulmuş ise de, yerleşik —-kararlarında belirtildiği üzere, mazereti kabul edilen davacı vekiline bir sonraki duruşma gün ve saatinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmesi gerekmekte olup, burada yapıldığı gibi duruşma gününün —– üzerinden öğrenilmesine karar verilerek dosyanın işlemden kaldırılması mümkün bulunmamaktadır. Buna göre, mahkemece yapılan bu ilk işlemden kaldırma ara kararı usul ve yasaya aykırı olmuştur— içeriğinde Mahkememiz hükmünün kaldırılmasına karar verilmiştir. İstinaf ilamı sonrası yapılan yargılamada davalı tasfiye halinde —- tarihinde tasfiye kapanışı ile terkin olduğu yine diğer davalı — tarihinde terkin olduğu, TBK. 513 uyarınca vekillerinin vekalet görevlerinin son bulduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili —- tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiğini, tarafların karşılıklı olarak birbirlerinden yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi bulunmadığını, davadan feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar —- tarihli dilekçeleri ile karşılıklı olarak talepleri olmadığından yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesini talep ettiklerini beyan etmiştir.
6100 sayılı HMK madde 307 ve devamında düzenlenen feragat, davacının netice-i talebinden kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. Hiç kimse kendi lehine olan bir davayı açmaya zorlanamayacağı gibi (HMK.24), davacı da açmış olduğu bir davayı sonuna kadar takip etmeye zorlanamaz. Feragat, davayı sona erdiren, yapıldığı anda sonuç doğuran, kesin bir usul işlemi olup, HMK 311. maddesi uyarınca, karşı tarafın muvafakatine gerek olmaksızın kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurduğundan, somut olayda davacı vekili yazılı beyanı ile usulüne uygun şekilde davadan feragat ettiğini beyan ettiğinden, incelenen vekaletnamesinde feragat etmeye yetkisinin bulunduğu anlaşılmakla açılan davanın tüm davalılar yönünden feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş, davalı gerçek kişiler yargılama gideri ve vekalet ücreti talep etmediklerinden ve diğer davalı şirketler terkin olmakla vekillerinin vekalet görevi son bulduğundan davalılar lehine vekalet ücreti, yargılama gideri takdir edilmemiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın tüm davalılar yönünden feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Alınması gerekli 80,70-TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 650,56-TL’den mahsubu ile bakiye 569,86-TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalılar vekilinin beyanı nazara alınarak davalılar lehine yargılama gideri ve vekalet ücreti tayinine yer olmadığına,
6-Artan gider avansı bulunması halinde karar kesinleştiğinde gider avansının ait olduğu tarafa iadesine,
Dair, Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere tarafların yokluklarında verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 15/03/2022