Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/41 E. 2021/1085 K. 06.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/41 Esas
KARAR NO: 2021/1085
DAVA: İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 17/02/2012
KARAR TARİHİ : 06/10/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA, SAVUNMA ve DOSYA KAPSAMI:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile —– anlaşarak bir protokol imzaladıklarını— protokoldeki şartlara göre ödeyerek kendi adına kaydını yaptırdığını, —- satışını ve bu satışa ilişkin şartları içeren —— getirmediğini, davalı borçlunun— almayı açıkça kabul ve taahhüt ettiği halde bu taahhüdünü muhalif davrandığını ve müvekkiline ait—-hissesinin satın alınmasına ilişkin taahhüdünü yerine getirmesi için müvekkilinin fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak —– tarihinde ıslah talebinde bulunduğunu, ancak mahkeme tarafından —– sonra ıslah mümkün olmadığından ıslahla ilgili kısım yönünden hüküm kurmaya yer olmadığına karar verilmiş ve—— sayılı dosyası ile takip başlattıklarını, borçlunun haksız ve kötüniyetli itirazı ile takibin durduğunu belirterek itirazın iptali ile —–aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, davacının dava şartlarından olan gider avansı yatırmaması nedeniyle davanın usul yönünden reddini, davacının iddialarının gerçek dışı olduğunu belirterek itirazın yerinde olduğunu beyanla davanın reddine ve davacı aleyhine %20 kötüniyet tazminatına hükmedilmesini savunmuştur.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava, bakiye kalan alacak —— için başlatılan icra takibine itirazın iptali davasıdır.
Davacı, davalı ile aralarında yaptıkları protokole göre, dava dışı—- oranındaki hissesini davalıya sattığını,—- satmak konusunda anlaştıklarını ancak davalının hisse bedelini ödemediğini—- dava açtığını, mahkemenin — sayılı kararıyla davanın kabulüne karar verildiğini, bu kararın kesinleştiğini, bakiye kalan—– icra takibi başlattığını, takibe kötü niyetli olarak itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptalini talep etmiştir.
—sayılı takip dosyası getirtilmiş, davacının davalı hakkında —– için ilamsız takibe geçtiği, borçlunun yasal süre içerisinde yapmış olduğu itirazı üzerine takibin durduğu davanın yasal süre içerisinde açıldığı görülmüştür.
—- tarihinde açılan fazlaya dair haklar saklı kalmak üzere — alacak davasında mahkemece davanın reddine dair—- arasında yapılmış bir sözleşme vardır. Mahkemece yanlar arası inkar edilmeyen——-tarihli sözleşmenin var olduğunun kabulüne rağmen fiilen hayatiyet kazanmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. ” denilerek hükmün bozulmasından sonra bozmaya uyularak yapılan yargılamada verilen ıslah talepli davada—– tarihinden itibaren hesaplanacak avans faizi ile birlikte davalıdan tahsil ile davacıya ödenmesine” karar verildiği, hükmün davacı vekili tarafından bozmadan sonra ıslah harcı yatırarak bakiye—-yönünden de kabulü yolundaki temyiz talepleri ——Davanın asıl dava açısından kabulüne, bozmadan sonra ıslah mümkün olmadığından ıslahla ilgili kısım hakkında karar itirazına yer olmadığına…. ” denilerek hükmün onandığı görülmüştür.
Mahkememizce yargılama sonunda,—– kararının—- kesinleşmiş olması da nazara alınarak, bakiye alacak için başlatılan takip için, davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı tarafça temyiz edilmiştir.—- karanı onanmasına karar verilmişse de, karar düzeltme talebi üzerine ——sayılı kararla, kararın davacının tercihini —- olarak yapmakla bu tercihinden dönerek yabancı para cinsinden aynen ifasını talep edemeyeceği gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
Bozma ilamı usul ve yasaya uygun bulunarak uyulmasına karar verilmiştir. Davacının —— cinsinden ödenmesi şeklinde yaptığı, bu durumda bakiye kalan alacağı için eldeki icra takibinde —-cinsinden aynen ifayı talep edemeyeceği, bu durumda takibin usulüne uygun başlatılmadığı sonucuna varılarak usulüne uygun takip yapılmadığı anlaşıldığından davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Mahkememizin bu kararı da——–uyarınca dava tarihindeki — olarak belirlemiş olmakla, davacının —- tarihinde açmış olduğu kısmı davayla belirlemiş olduğu kur üzerinden alacağın toplam —– karşılığının belirlenmesi, kısmi davada hükmedilen ana para tutarının belirlenen bu tutardan düşürülerek kalan bakiye ana paraya temerrüt tarihinden itibaren faiz işletilmek üzere icra takibinin devamına karar verilmesi gerektiği” gerekçesiyle bozulmuştur.
Bozma ilamına uyulmasına karar verilerek yargılamaya iş bu esasa kaydedilen dosyada yargılamaya devam edilmiştir.—–
Davacı, —– tarihinden itibaren avans faizi ile tahsiline karar verilmiş, bu karar —– incelemesinden geçerek —– tarihinde kesinleşmiştir.
Davacı —- tarihli takip talebi ile—– talepte bulunduğu görülmüşse de, yukarıda yapılan açıklamalar ve bozma ilamında belirtildiği üzere davacı kısmi davasında alacağının dava tarihindeki — karşılığını istemekle, artık —– cinsinden tahsilini talep edemeyecektir.
Davacının —- düşülmesi ile davacının asıl alacak olarak —- tarihinden, takip tarihi olan —–tarihine kadar işlemiş faiz, mahkememizce resen hesaplanarak—olarak bulunmuştur.
Davacının dava dilekçesinde itirazların iptalini talep ettiği, takipte hem asıl alacak hem işlemiş faiz talep ettiği ancak harcını yatırırken sadece asıl alacak üzerinden harç yatırdığı görülmüştür. Davacı dava dilekçesinin yazılı şekline göre itirazların tümden reddini takibin devamını talep etmiştir. Bu durumda mahkemece davacıya talebini açıklaması için süre verilmesi gerekmiştir. Davacı, açıklama dilekçesi ile işlemiş faiz kalemi yönünden de itirazın iptalini talep ettiği belirtmiş ve —- işlemiş faiz alacağı için itirazın iptali davasının açıldığı tarihteki kur olan —– harç yatırmıştır.
—–
Mahkememizce resen yapılan hesaplamada bakiye ana para alacağı olan —- alacak için temerrüt tarihi olan —- olduğu bulunmuşsa da, davacının işlemiş faiz kalemi olarak belirttiği ve harcını yatırdığı tutardan daha fazlasına hüküm kurulamayacağı sabittir. Böylece davacının takibinin —- işlemiş faiz olmak üzere toplam —- üzerinden devamına karar verilmiştir.
Takip tarihi——- oranında icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.
Açıklanan sebeplerle aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur.
—— asıl alacak üzerinden takibin devamına karar verilmiş, bu karar davacı tarafça da temyiz edilmemiştir. Bu bakımdan artık işlemiş faiz kalemi yönünden harç yatırması için davacıya süre verilip verilmeyeceği, davalı yararına usuli kazanılmış hak olup olmadığı tartışılmış, davalı yararına usuli kazanılmış hak oluşmadığı kabul edilmiştir. Bir defa ilk kararda işlemiş faiz ile ilgili olumlu olumsuz bir hüküm kurulmamıştır, bu sebeple olmayan bir hüküm sebebiyle davacının temyiz etmemiş olması davalı yararına kazanılmış hak oluşturmayacaktır. Nitekim son bozma ilamında da açıkça davacı yararına hükmün bozulduğu, ana paraya temerrüt tarihinden itibaren işletilecek faiz ile birlikte takibin devamının sağlanması gerektiği belirtilmiştir. Mahkememizce bu bozma ilamına uyulmuş, gereği icabı davacıya işlemiş faiz kalemi yönünden itirazın iptali talebi olup olmadığı, varsa harçlandırması için kesin süre verilmiştir. İşlemiş faiz kalemi için yatırılan harç miktarı nazara alınmış, talepten fazlasına da hükmedilemeyeceğinden aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.)
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜNE;
1—— işlemiş faiz üzerinden devamına;
2-Takip tarihinden tahsil tarihine kadar asıl alacağa 3095 sayılı yasanın 2/2 maddesi uyarınca avans faizi uygulanmasına;
3-Asıl alacağın %40 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine;
4- Alınması gerekli 66.809,84-TL harçtan davacı tarafından peşin ve tamamlama harcı olarak yatırılan 16.112,27-TL harcın mahsubu ile bakiye 50.697,57-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
5- Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 21,15-TL. başvurma harcı, 16.112,27-TL peşin ve tamamlama harcın toplamı olan 16.133,42-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından sarfedilen toplam 356,00-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7- Davalı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
8- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
9- Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan —— nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde ——–yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda oy birliği ile verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 06/10/2021