Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/347 E. 2022/810 K. 15.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/347 Esas
KARAR NO : 2022/810
DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 21/05/2021
KARAR TARİHİ : 15/11/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı tarafın nakliyat sigortası teminatından ödediği 26.002,-TL. hasar tazminatını işleyecek yıllık %13,75 ve değişen oranlarda ticari faiziyle birlikte rücuen tahsil edebilmek için —— sayılı dosyası üzerinden işbu davanın davalıları aleyhine başlattığı icra takibinin; borca, faize ve tüm ferilerine 30.06.2020’de ve diğer davalılar tarafından 29.06.2020’de yapılan itirazlar ile durdurulması ve arabuluculuk sürecinin de 28.12.2020 tarihinde düzenlenen son tutanakla netice alınamadan tamamlanması üzerine sayın davacı vekili işbu davayı açmış ve 21.05.2021 tarihli dava dilekçesinde müvekkilinin düzenlediği ——– sigorta poliçesi ile dava dışı sigortalısı—— ait emtianın taşınması sırasında oluşabilecek riskleri teminat altına aldığını, dava dışı sigortalıya ait —— sorumluluğunda, diğer davalı —– plakalı araçlarla —– taşındığını, emtianın tahliyesi sırasında bir kısmının hasarlı olduğunun tespit edildiğini ve —–numaralı —— emtianın altına konan paletlerin kırılması sebebiyle emtianın hasara uğramış olduğuna dair şerh düşüldüğünü, araç sürücüsünün beyanında da bu hususun doğrulandığını, dava dışı sigortalı tarafından 02.08.2019’da davalılara hasar ihbarı yapıldığını, oluşan hasarın müvekkiline de ihbar edilmesi üzerine yaptırlan ——-incelemesinde davalıların sorumlu olduklarının tespit edildiğini, dava dışı sigortalının uğradığı zararı tazmin eden müvekkilinin TTK md.1472’ye göre sigortalısının kanuni halefi ve düzenlenen temlik belgesi gereğince de akdi halefi olduğunu, dava konusu taşıma işinin tabi olduğu—– yer alan düzenlemelere göre navlun faturası düzenleyen davalı ile taşıma işini icra eden, aynı zamanda da —— plakalı yarı—– maliki olan davalı ve —– plakalı ——- maliki ve işleteni olan diğer davalının oluşan zararın tazmini yönünden müştereken ve müteselsilen sorumluluklarının doğduğunu beyan etmek suretiye) davanın dayandığı icra takibine yapılan haksız itirazların iptali ile takibin kaldığı yerden devamına, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin de davalı tarafa yükletilmesine, karar verilmesini ve haksız itirazları ile takibin durmasına sebebiyet veren davalılar aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı ——- cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin somut olayda herhangi bir kusur ve sorumluluğu bulunmadığından aleyhine başlatılan icra takibine haklı olarak itiraz edildiğini, dava konusu taşıma işinde davacının sigortalısının—— müşterisine sattığı emtianın 10.07.2019’da davacının sigortalısının —– fabrikasından yola çıkmak üzere —–nolu davalının —–plakalı çekicisine takılı —-nolu davalı taşıyıcı —– plakalı yarı—–davacının sigortalısı tarafından yüklendiğini ve —–teslim şekli gereği taşıyıcı tarafından araç üzerinde teslim alınan emtiaların 18.07.2019 tarihinde ——alıcısının adresine ulaştığını ve araçtaki yükün teslim edildiğini, müvekkilinin taşıma taahhüdünde bulunmadığını, somut olayda taşıma işleri aracısı konumunda olduğunu, müvekkilinden kaynaklanan herhangi bir kusurun söz konusu olmadığını, ——Konvansiyonunun 17. maddesinde yer alan düzenlemelere göre davacının sigortalısı tarafından araca yüklenen ve—— raporunda ambalaj kifayetsizliğinden kaynaklandığı belirlenen hasarı zarar için tazminat yönünden zaten taşıyıcının herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, bu konu ile ilgili olarak davacının görevlendirdiği ——-tarafından düzenlenen raporda da; hasarın taşıma esnasında yapılan kusurlu bir eylemden kaynaklanmadığının, hasarın kifayetsiz ambalajlamadan kaynaklandığının tespit edildiğini, davacı tarafın dava konusu olayla ilgili olarak sigortalısından aldığı ibranamede ise ödemenin lütuf ödemesi olarak yapıldığının belirtldiğini, lütuf ödemesinin zaten rücu konusu yapılamayacağını, kabulü anlamına gelmemesi kaydıyla, buna rağmen taşıyıcıya bir kusur atfedilecekse dahi bunun filli taşıma işine iştirak etmeyen müvekkilinin kusuru olamayacağını, bu nedenle de müvekkiline tazminat talebi yöneltilemeyeceğini beyan etmek suretiyley karşı çıkmakta haksız ve mesnetsiz davanın reddine ve yargılama giderleri ile ücreti vekâletin davacı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı—— sayın vekili cevap dilekçesinde özetle: Davacı tarafın açmış olduğu işbu davadaki aleyhe olan hususları kabul etmemekle birlikte, davanın —– ihbar edilmesini talep ettiklerini, müvekkillerinden —-ait —–plakalı—–Takılı diğer müvekkili——– yapılan taşımada emtianın boşaltılması esnasında zarar meydana geldiğinin tespit edildiğini, olayın müvekkiline de bildiilmesi üzerine hasarın neden kaynaklandığı hususunda müvekkilinin —– aldırdığı raporda hasar sebebinin uyumsuz ambalajlama olarak belilendiğini, bu nedenle oluşan hasar dolayısıyla dava konusu taşıma işinin tabi olduğu ——yer alan düzenlemelere göre somut olayda müvekkillerine tazminat bağlamında sorumluluk yüklenemeyeceğini beyan etmek suretiyle davanın reddine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER ve GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle ——sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67. maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir. Mahkememizce tarafların iddia ve savunmaları değerlendirilmek üzere —– bilirkişiye verilerek, rapor alınmıştır. 28/03/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; ——Md.17’de taşımacının sorumluluğu, yükün teslim alınmasından alıcısı emrine teslim edilmesine kadar geçen süre zarfında taşınan emtiada oluşacak “kayıp ve hasar” ile sınırlandırıldığından ve somut olayda taşınan yükün üzerindeki çiziklerin boyanmasından ve işçilik ücretinden ya da tamir masrafları gibi dolaylı zararlardan, taşımanın tabi olduğu —–Konvansiyonu’nun 23/4. Maddesinde yer alan düzenlemelere göre taşıyıcı mesul olmadığından, ayrıca benzer türdeki harcamalar için taşıyıcının mesul tutulabileceği “miktar ve mesuliyet sınırı”; tam metni dava dosyasına sunulan —— Konvansiyonu’nun 23. ve 25. maddelerinde yer alan düzenlemelere bağlı kalınarak belirlenemeyeceğinden; davacının dava dışı sigortalısına, 4.000,-Euro’luk “lütuf ödemesi” yerine, görevlendirdiği——- “boyama ve işçilik masrafı” için 5.610,-Euro olarak saptadığı (veya düzenlediği poliçenin şartları ile çelişmeyen) hasar bedelini karşılama amacıyla ödeme yapmış olsa bile; bu türdeki “dolaylı zararları” sigortalısı davalılardan tazminat olarak doğrudan talep edemeyeceğinden, ayrıca kifayetsiz ambalajdan kaynaklanan zararların tazmininden taşıyıcı sorumlu da olmadığından, davacının davanın dayandığı icra takibine konu ettiği bedeli, davacı sigorta şirketinin somut olaya bağlı olarak davalı taşıyıcılardan talep edebileceği herhangi bir alacağının bulunmadığı, tespitinde bulunmuştur.
Dosya taraf itirazları doğrultusunda ek rapor alınmıştır. 07/07/2022 tarihli bilirkişi raporunda; dava dosyasına intikal eden bilgi ve belgelere göre, ayrıntıları yukarıda belirtilen nedenlerle; 28.03.2022 tarihli raporda daha önce açıklanan; “davacının somut olay nedeniyle davalılardan rücuen (veya temlik alacaklısı olarak) talep edebileceği tazminat alacağının bulunmadığı” yönündeki görüşünde değişikliğe gidilmesini gerekli kılacak herhangi bir hususun, denetime elverişli bilgi ve/veya belgenin bulunmadığını, şeklinde ek raporunu sunmuştur.Bilirkişi raporu gerekçeli ve denetlemeye açık hazırlanmış olup mahkememizce hükme esas alınmıştır.Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından: Somut uyuşmazlıkta, taraflar arasındaki taşıma ilişkisine istinaden; davacı tarafından üretilip—— bulunan dava dışı şirkete davalı vasıtasıyla gönderilen emtianın, fiili taşıma neticesinde hasara uğraması sonucu, davacı sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödenen hasar bedelinin, davalılar fatura düzenleyen taşımacı,—— maliki/işleten rücuen tahsili istemiyle başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Uyuşmazlık uluslararası karayolu taşımasından kaynaklanmakta olup, —— Konvasiyonu hükümlerine tabidir.Eğer kayıp ya da hasar yüke has bir kusurdan yahut da taşımacının önlemesine olanak bulunmayan durumlardan ileri gelmiş ise—– md.17i) ya da eğer kayıp veya hasar; hasara uğrayan malların ambalajlanmaması ya da hatalı ambalajlanmış olması, yükün açık araçla sevk edilmesi, gönderici / davacının sigortalısı), alıcı veya bunlar adına hareket eden kişiler tarafından alınması, yüklenmesi, yığılması veya boşaltılması yüzünden yahut da özellikle kırılma, paslanma, çürüme suretiyle kısmen veya tamamen zarar görebilecek malların özelliğinin doğal sonucu olan özel risklerden doğmuş ise, taşımacı zarardan sorumlu tutulamaz ( —–md. 1714 – a, b, c, ).
—— raporunda: Dava konusu emtianın tahliye edilirken bir kısmının hasarlı olduğunun görülmesi üzerine meşruhat konulduğu, tahliye sırasında görünen hasar için tutanak düzenlenerek araç sürücüsü tarafından imzalandığı, söz konusu hasarın ambalaj yetersizliği, istifleme hatasından kaynakladığı, tespit edilmişse de, bilirkişi raporunda tespit edildiği üzere, bağımsız ——- tarafından saptandığı şekilde ambalaj yetersizliği/istifleme hatasından dolayı malın çizilip zarar görebileceğini basit bir değerlendirmeyle önceden fark edebilmesi, taşıma belgesinde çekincesini belirtmesinin teknik olarak ve fiilen mümkün olmadığı, ambalajlamadan kaynaklanan zararın taşıyıcıdan-davalılardan talep edilemeyeceği anlaşılmakla davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Davanın REDDİNE,
2-)Alınması gerekli 80,70 TL harcın 314,04-TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 233,34- TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-)Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-)Davacı tarafça yatırılmış olan gider avansı bakiyesinin, karar kesinleştiğinde HMK. 333. maddesi uyarınca davacıya iadesine,
5-)Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-)Davalılar taraf kendisini vekille temsil ettiğinden ——-davacıdan tahsili ile davalılara eşit oranda verilmesine,
7-)6325 sayılı Kanun’un 18-A/13. bendi uyarınca ——-tarafından karşılanan 1.360,00 TL zorunlu arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir olarak kaydedilmesine, Dair; karar davacı vekilinin yüzüne, davalı ——– vekilinin yüzüne, diğer davalıların yokluklarında gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.