Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/31 E. 2022/939 K. 14.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/31
KARAR NO: 2022/939
DAVA: Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h))
DAVA TARİHİ: 15/01/2021
GEÇİCİ MÜHLET T:19/01/2021
KESİN MÜHLET T.: 18/06/2021
KARAR TARİHİ: 14/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA, SAVUNMA ve DOSYA KAPSAMI:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin inşaat sektörü alanında faaliyet gösterdiğini, inşat sektöründe maliyetlerin artması, döviz kurundaki dengesizlikler ve enflasyondaki artıştan olumsuz etkilendiğini ve varlıkları borçlarının 3-4 katı olmasına rağmen işletme sermayesi bulmada güçlük yaşar hale geldiğini, ayrıca dünyada ve ülkemizde 2018 yılından bu yana hissedilen ekonomik krizin ardından gelen, ve tüm dünyada ağır etkisini gösteren Koronavirüs/Covid-19 pandemisi sebebiyle alınan kısıtlayıcı tedbirler, şirketin şu an içinde bulunduğu duruma gelmesindeki ana sebep olduğunu belirterek İİK 285 vd maddeleri gereğince konkordato taleplerinin kabulü ile öncelikle müvekkilleri lehine 3 ay geçici mühlet kararı ile birlikte İcra ve İflas Kanunu’nun 287 ve 294.maddesi gereğince ihtiyati tedbir kararı verilmesini ve ihtiyati tedbir kararlarının aynen devamıyla yargılama sırasında kesin mühlet kararı verilmesi ile yargılama neticesinde de konkordato tasdikine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava hukuki mahiyeti itibarı ile 7101 sayılı İİK 285 vd. md. uyarınca açılmış konkordato taleplidir.
Davacı şirketler —- davacı —– tarihli dava dilekçesi ile (adi) konkordato isteminde bulunmuştur. Davacı şirketlerin muamele —— olmakla, mahkememiz yargı çevresi içinde olduğu, —— şirketinin %100 hisseli tek ortağının ——-olduğu, 67.000.000 TL sermayeli olduğu;——–%100 hisseli tek ortağının ——- olduğu, 1.000.000 TL sermayeli olduğu görülmüştür.
Davacı tarafından gerekli iflas avansı ve konkordato gider avansı verilen süre içerisinde dosyaya yatırılmıştır. Davacıların vekaletnamesinde özel yetki olduğu görülmüştür.
Davacıların 15/01/2021 tarihli dava dilekçesi ve ekleri incelenmiş, 16/11/2018 tarihli İİK’nun 7101 sayılı kanunla değişik 286.maddesine göre istenen belgelerin şekli olarak dava dilekçesi ekinde mevcut olduğu, yasa gereği şeklen İİK.nun 286. maddesinde yazılı belgelerin bulunması halinde geçici mühlet kararı verileceği anlaşılmakla, 19/01/2021 tarihli ara kararla, davacı şirket lehine 3 aylık geçici mühlet kararı verilmiş, geçici mühlet süresi içerisinde İİK 294-295-296 ve 297.maddelerinin uygulanmasına, şirket aleyhine ihtiyati haciz ve muhafaza işlemlerinin yapılmasının tedbir yoluyla durdurulmasına, şirkete, şirketin mali yapısı göz önüne alınarak bir konkordato komiserinin atanmasına, atanan komiserlere şirketin defterlerini tutarak projenin incelenmesi, şirketin faaliyetlerine nezaret etmeleri ve kanundan kaynaklanan diğer görevleri yapmak suretiyle rapor düzenlemeleri görevi verilmiştir.
Dava şartı mahiyetindeki belgeler ve masraflarda eksiklik olmadığı görülmekle, 19/01/2021 tarihinde geçici mühlet kararı verilmiştir. Verilen geçici mühlet kararları, tedbirler ve atanan komiserler ile ilgili gerekli ilanlar yapılmış ve ilgili kurumlara gerekli bilgiler verilmiştir.
Davacı vekili, 21/01/2021 tarihinde davacı——– çeşitli bankalardan verilmiş —- adet banka teminat mektubuna tedbir konmasını talep etmiş, 25/01/2021 tarihli ara kararla, gerekçesi ayrıntılı olarak ara karada yazılı olduğu üzere, reddedilmiştir. (İlerleyen süreçte karar tarihine kadar —- adet —– nakde dönmüş,———- tane de dönmemiş btm olduğu anlaşılmıştır. Listesi 02/12/2022 tarihli komiser raporu ek 5’te yer almaktadır)
Davacıların dava dilekçesi ekinde sunduğu ilk projede, tasdik tarihinden itibaren borcun tamamının, ilave faiz olmadan 3’er aylık taksitlerle toplamda 1,5 yılda borçların %100 oranında ödeneceği vaad edilmiştir.
3 aylık geçici mühlet döneminde, rayiçler değerlendirilmiş,——–projesine ilişkin hisse değerlemesi ve davacılardan ——– tek ortağı olduğu 5 şirketin değerlemesinin yapılması işlemleri zaman aldığı için, İİK.nun 289/5 maddesi uyarınca geçici mühletin, önce 16/04/2021 tarihli celsede yaklaşık 1 ay, sonra 28/05/2021 tarihli celsede 1 ay uzatılmasına karar verilmiş, nihayet davacılar hakkında toplamda 5 aylık geçici mühlet süresi dolmuş, rayiç tespitleri tamamlanabilmiştir.
——– tarihli raporlarında; davacı —– hastane hisse satışına ve ——–projelerin devrine, oradan para tahsiline dayanak olan projesinin mevcut borçlarının miktarı göz önüne alındığında ciddi ve inandırıcı olmadığı, somut hiç bir adım ve gelişmenin de olmadığı, ——borca batık durumda olduğu,————-durumda olup mevcut giderlerini dahi ödeyecek durumda olmadığı, özvarlığının +2.088.952 TL ile borca batık durumda olmadığını, davacı——— kendine ait bir projesi olmadığı gibi, kaynağı olmadığı, kefil olması sebebiyle dava açtığı, özetle her üç davacı yönünden de kesin mühlet koşullarının oluşmadığı belirtilmiştir.
Davacılar geçici mühlet dönemi içinde 22/04/2021 tarihinde ——— sunarak,——- projesi hisselerinin 2022 yılında satılacağı vaad edilerek kaynak yaratılacağı belirtilmiştir.
Beş aylık geçici mühletin sonunda komiser heyeti 15/06/2021 tarihli raporunda davacılardan ——– devam eden inşaat projelerinin olduğunu, bir kısmının ödemesinin tamamının yapılmış olduğunu ancak bu inşaatların durma noktasında olduğunu ve buradan bir kaynak girişinin gerçekçi olmadığını, kreditör bankalara faiz ödemelerinin yapılmakta olduğunu, genel giderlerin çok ciddi arttığını ve mali açıdan zor durumda olduklarını,—–işveren ile anlaşmazlığa düşüldüğünü, ciddi maddi zarar doğduğunu,—– olan inşaat işinde ise kontratın iptal olduğunu, fiziksel ilerlemenin %10 civarında kaldığını, kaynak girişi ihtimalinin görülmediğini, ——– de —— vergi cezası sorunu yaşadığını ve şantiyelerin tekrar çalışmaya başlamasının yakın dönemde mümkün olmayacağını, başarı ihtimalinin—–projelerin devredilmesi ve ——–projesi senaryosunun gerçekleşmesi ihtimaline bağlı olduğunu, ancak somut hiç bir gelişme olmadığını, hastane projesi sebebiyle kreditör bankalara faiz ödemelerinin devam ettiği, covid salgını ve mali kriz sebebiyle inşaatın da durduğu ve maliyetlerin her geçen gün arttığı, mevcut durumda —— borca batık durumda olduğunu, ————- olduğunu, ilk proje ile revize proje arasında hastane hisselerinin satışı dışında bir fark olmadığını, konkordatoya tabi olmayan yüklü işçilik borcu olduğunu, hastane hissesi üzerinde hisse rehni sözleşmesinin mevcut olduğunu, teminat mektuplarının yüklü ve çok sayıda olduğunu, nakde dönüşmesi halinde de projenin uygulanma ihtimalinin olmayacağını, davacı ——- malvarlığının 68 milyon civarında olduğunu, borçları toplamının 1.8 milyar olduğunu, revize ile 1,5 yıllık süre içinde 6 aylık taksitlerle 6 eşit taksitle ödeme yapma vaadinde bulunulduğunu, davacı gerçek kişinin şirketlerden bağımsız bir projesinin olmadığını, ayrı bir kaynak planının olmadığını, davacıların hiç biri yönünde olumlu bir kanaat oluşmadığını ve kesin mühlet verilmesi ihtimalinin mevcut durum itibariyle gerçekçi ve inandırıcı bir durum olmadığını, projelerin başarıya ulaşma imkan ve ihtimalinin bulunmadığını, işçi vekillerinin ve——- vekillerinin kesin mühlet verilmesi taleplerinin mahkemece değerlendirilebileceğini belirtmişlerdir.
Beş aylık geçici mühletin sonunda gelinen durum itibariyle davacı şirketlerin —– ve diğer ülkelerdeki inşaat projelerinden her hangi bir kaynak girişinin mevcut durumda mümkün olmadığı, aksine bu projeler sebebiyle verilen teminat mektuplarının nakde dönüşmesi ile sürecin daha kötüye gidebileceği; öte yandan çok sayıda işçi alacağının konkordatoya tabi olmadığı,——– projesinde davacı hissesinin satışı meselesinin hem hastane inşaatının bir an önce bitirilip kamu hizmetine açılması hem de iflas durumunda elde edilecek hisse gelirinin çok daha az olacağı, nazara alınmış, çok sayıda alacaklı vekili de iflas halinde hisse satışının çok uzun zaman alacağı ve tüm alacaklıların mağdur olacağını belirterek kesin mühlet verilmesini istediği görülmüş ve kesin mühlet kararı verilmiştir. Zira derhal iflas kararı verilmesi durumuna nazaran mühlet verilmesi halinde alacaklıların eline daha çok alacağın geçmesi ihtimali de kesin mühlet vermek için yeterli görülmüştür. Öte yandan mühletin devamı halinde borca batıklığın daha da çok artması ihtimali de mevcut olup; bu durumun yakından takibi için —–tarihli celsede İİK.nun 289/2 maddesi uyarınca 6 ay kesin mühlet verilmiş,—– gününe duruşma verilmiştir. —-
Kesin mühlet içinde davacılar hastane hisselerinin satışına ilişkin dava dışı—– olan satış görüşmeleri devam etmiş, 30,1 milyar Euro satış bedeli teklif edilmiş, ——- onayları süreçte yetişmemiştir. Şirket değerleme uzmanlarından oluşturulan ayrı bir bilirkişi heyetinden bu satış teklifinin uygun olup olmadığı, hisse bedelinin ne olacağı hususunda inceleme yaptırılmıştır. Bilirkişi heyeti 15/06/2021 tarihli kök raporunda satış teklifinin rayice uygun olduğunu belirtmiştir.
Hisse bedelinin rayiçlerine yapılan itirazların değerlendirilmesi ve satış sürecinin izlenmesi gerekmiş, Mahkememizin 15/12/2021 tarihli celsesinde, 289/2 maddesi uyarınca 1 yıllık eksin mühletin kalan 6 aylık kesin mühlet süresi de verilmiştir. Kesin mühlet içinde her üç davacı yönünden de projenin ciddi ve inandırıcı olmamaya devam ettiği, gayri faal durumda olunduğu, hiç bir kaynak girişi olmadığı görülmüş, hisse satışının yasaya ve teklife uygun yapılamayacağı anlaşılırsa derhal celse açılarak mevcut duruma göre karar verileceği de ihtar edilmiştir.
Hisse bedeline ilişkin itirazlarla ilgili şirket değerleme uzmanlarından oluşturulan bilirkişi heyeti ve 28/12/2021 tarihli ek raporunda, hisse bedelinin 301 milyar Euro’ya satışının uygun olacağını birden fazla değerleme yöntemi ile hesaplayarak uygun bulmuştur.
Alacaklı sayısının 250’yi geçtiği, alacak tutarının 125.000.000,00 TL’yi aştığı, alacaklılar kurul oluşturulmasının zorunlu olduğu anlaşılmıştır. Davacı şirketlerin alacaklı çeşidine göre işçi alacağı, adi alacak, tedarikçi alacağı, rehinli alacak ve kamu alacaklısı olmak üzere beş alacaklı grubuna ayrılabileceği, şirketin mali kayıtları üzerinde yapılan incelemeler neticesinde toplam —– alacak miktarının ve ——- alacaklısı olduğu görülmüş; komiser heyetinin görüşü de alınarak —- tarihli ara kararla, İİK 289/4 maddesi uyarınca alacaklı sayısı, alacak miktarı, alacakların çeşitliliği dikkate alınarak, alacaklılar kurulunun ———— oluşturulmasına, alacaklılar kurulunun oy çokluğu ile karar alabileceğinin hatırlatılmasına karar verilmiştir.
——— vekili 30/12/2021 tarihli beyan dilekçesi ile, yurt içi teminat temsilcisi ve rehin alacaklısı olarak rehinle birlikte hissenin satışına izin verdiğini beyan etmiştir.
Davacı vekili, 08/02/2022 tarihli beyan dilekçesi ile, üzerindeki maddi hukuktan doğan haklar saklı kalmak kaydıyla alıcının—————— olacağını, taraf değişikliği olduğunu, bu şirkete teklif gibi —— bedelle satışa izin verilmesini talep etmiştir.
Alacaklılar kurulunun satış talebi yönünden İİK.nun 297/2 maddesi uyarınca izin verip vermediği hususunda görüşleri istenmiş, alacaklılar kurulu onay verdiğini belirtir yazılı dilekçelerini komiser heyeti marifetiyle dosyaya sunmuştur.
——- Tarihli raporunda satışa izin verilebileceğine dair yazılı raporunu sunmuştur.
Mahkememizin ——– tarihli ara kararı ile davacı ——– veya satış tarihindeki efektif satış kuruna göre —— karşılığından az olmamak üzere, hisse üzerindeki rehin ve hacizler baki kalmak kaydıyla——– satışına izin verilmesine, tüm satış işlemlerinin, para transferinin komiserlerin onayıyla yapılmasına; satış bedelinin yine komiserler denetiminde blokeli bir banka hesabına aktarılarak riski düşük vadeli bir hesapta nemalandırılmasına; Satış gelirinden konkordatoya tabi olmadığı, borçlunun kabulünde/ihtilafsız olduğu anlaşılan işçilik alacaklarının komiser heyetince ödenmesine; çekişmeli işçilik alacak tutarları için karşılık ayrılmasına, yapılan iş ve işlemlere ilişkin mahkememize yazılı rapor verilmesine karar verilmiştir.
Alacaklılar kurulunun onayı da alınarak yapılan 15/08/2022 tarihindeki hisse satışından sonra, komiserler çekişmesiz olan konkordato kapsamında olamayan işçilik alacaklarını ödemişlerdir. ——- olan ödemeler, ödeme günündeki kur üzerinden yapılmıştır. İşçilik alacakları bakımından da komiserler titiz biçimde çalışmış, borçlunun kabul ettiği tutarlar ile süreç içinde arabuluculuk veya mahkeme kararına dayalı açık olan miktarlar benimsenmiştir. Alacaklılar kurulu da komiserlerin bu işlemlerini uygun bulmuştur. Yine borçluların konkordato kapsamında olmayan kamu borçları, ———ödeme yapılmıştır ödenmiştir.———-
Kesin mühlet içinde olmakla, uygulanabilir bir proje olmamakla birlikte, bir yandan da yasa gereği, konkordato komiserleri İİK.nun 299 maddesi uyarınca alacaklıları alacağını bildirmeye davet ederek prosedürü başlatmış, bildirilen alacaklar hakkında borçlu davacıların beyanları alınmış, komiserler raporunu 15/01/2022 tarihinde sunmuştur. Banka alacakları uzmanlık gerektirmekte olup bankacı bilirkişiden rapor alınmıştır. Komiserler çekişmeli alacaklarla ilgili 23/09/2022 tarihli ek raporunu sunmuş, ayrıca yabancı para alacakları için kimi alacaklılar tarafından yapılan itirazların tartışıldığı 04/11/2022 tarihli raporu sunmuşlardır. Ayrıntıları dosya içinde yer alan raporlarda yazmakla birlikte, mahkememizin 03/11/2022 tarihli ara kararı döviz alacaklarının, geçici mühlet tarihi olan 19/01/2021 tarihi itibariyle geçerli olan kur üzerinden çevrilerek kaydedileceği kabul edilmiştir. Yine 03/11/2022 tarihli ara kararla ile çekişmeli alacaklar hakkında karar verilmiş, nisap gücü belirlenmiştir.
Süreç içinde ayrıca davacılar vekili———- konut ve arsanın satışı için izin istemiş olup; gerekli rayiç raporu alınmış, alacaklılar kurulu İİK.nun 297/2 maddesine göre satışa izin vermediğini belirtmiş; bu durum da nazara alınarak satışa izin talebi reddedilmiştir.
18/06/2021 tarihinde kesin mühlet alan davacıların kesin mühleti 18/06/2022 tarihinde dolacak 23/05/2022 tarihli komiser raporunda, satışa izin kararından sonra rekabet kurumundan izin alındığını, hisse üzerindeki hacizlerin pek çoğunun kaldırıldığını, hisse devri sözleşmesindeki ön koşulların tamamlandığını, —— onaylarının devam ettiğini bu durumun güçlük arz eden özel durumlardan olduğunu, sözleşmenin kapsamlı oluşu, hisse alıcısı ile çalışmaların ve görüşmelerin sürdüğü nazara alınarak kesin mühletin İİK.nun 289/5 maddesine göre 2 ay uzatılmasının uygun olacağını mütalaa etmiştir.
——- tarihli celsede, —- tarihinde dolacak 1 yıllık kesin mühletin İİK.nun 289/5 maddesi uyarınca takdiren 4 ay süreyle uzatılmasına, güncel rayiçlerin tekrar tespitine; işçilik alacakları ile ilgili gelen talep ve itirazlarla ilgili komiserlerce inceleme yapılmasına karar verilmiştir.
Davacılar vekili, —- tarihli beyan dilekçesi ile satışın gerçekleştiğini, işçilik alacaklarının —-civarında yapıldığını, revize proje sunduklarını, —- tarihli bu —- projeye göre, kalan hisse satış bedeli ile, alacaklardan — oranında tenzilat yapılarak —– oranında tüm borçları tek seferde ödemeyi taahhüt ettiklerini belirterek, bu projenin alacaklıların onayına sunulmasını talep etmiştir.
— proje ve satışa ilişkin belgeler incelenmiştir. — tarihinde hisse satışı gerçekleşmiş, satış tutarı ——-hesabına komiser heyeti denetiminde yatırılmış; çekişmesiz olan işçilik alacakları da büyük ölçüde ödenmiştir. —-, — tarihli raporda ervize projeyi irdelemiş, davacıların kaynaklarına göre, bankada mevcut hisse satışından elde edilen gelire göre — oranında ödeme yapma gücünün olmadığını, kamu alacaklarının da mevcut olduğunu ve bu durumda davacıların ancak, en iyi ihtimalle adi alacaklarda —oranında ödeme yapabileceğini,—— borca batık durumda olduğunu,————- özvarlığı ile borca batık durumda olmadığını, ———–ise revize projeye göre bir kaynağının hiç mevcut olmadığını mütalaa etmişlerdir.
— tarihli celsede, kalan diğer işçilik alacaklarının ödemesinin tamamlanması, —- revize projenin komiser heyetinin olumsuz görüşlerine göre inandırıcı biçimde düzeltilmesi için talepleri gibi davacılara süre verilmesine karar verilmiştir.
Davacılar vekili, ————- projesini sunmuş, tüm alacaklardan %90 oranında tenzilat yaparak tek seferde borçlarının %10 ‘unu ödemeyi, bu şekilde tüm borçları tek seferde kapatmayı taahhüt etmiştir.
Komiser heyeti, yasaya uygun yaptığı ilanlar sonrasında 22/11/2022 tarihinde alacaklılar toplantısı yapılmış, oy kullananların yetkili olup olmadığı kontrol edilmiş, vekiller için özel yetki içeren vekaletnameler alınmıştır. (02/12/2022 tarihli rapor ekinde tüm belgeler mevcuttur) Davacıların, alacakların %10 ‘unu nakden ödeme teklifli projesi, alacaklıların oylamasına sunulmuş, —— alacaklısından, —- alacaklı kabul oyu vermiş, —— alacaklı (%95 oranında) red oyu vermiştir. ——– alacaklısı olup tümü red oyu vermiştir.—— alacaklısı olup 1 alacaklısı kabul oyu vermiştir.
Komiser heyeti, 02/12/2022 tarihli raporda tasdik koşullarını tartışmış, tasdik şartlarının oluşmadığını; son güncel rayiç verilerine göre davacılardan ———-borca batık durumda olduğunu,——–borca batık durumda olduğunu, iflas koşullarının oluştuğunu, ——— basit tasfiye ile tasfiyesinin yürütülebileceğini,—— tacir olmadığı, tacir sayılan kişilerden olmadığını, bu davacı yönünden iflas gerektiren bir durumun olmadığını mütalaa etmiştir. Önceki raporlarda ——-borca batık değilken bu raporda güncel rayiçlere göre borca batık olması tespiti mevcuttur. Komiserler, bu farklılığı, —– kendi revize projesinde sunduğu rayiç bilançolarda ve önceki komiser raporlarında ——- alacağı sebebiyle —- özvarlığa sahip olduğu, bu alacağın tahsil kabiliyeti olmaması sebebiyle sıfır (0) kabul edilmesiyle ——- borca batık olduğu şeklinde izah etmiştir. Teknik bilirkişilerden alınan raporlarla birlikte yapılan borca batıklık hesabı mahkememizce de denetlenerek benimsenmiştir. Nitekim süreç boyunca borca batıklık hesabına, davacıların ve alacaklıların da bir itirazı olmamıştır.
Komiser heyetinin 02/12/2022 tarihli nihai raporu mahkememizce denetlenerek bilimsel, somut verilere ve şirketin mali verilerine göre uygun olduğu, hüküm kurmaya elverişli olduğu kanaatine varılmıştır.
Karar duruşması için 05/12/2022 tarihli ara kararda belirtildiği gibi, önümüzdeki celsenin İİK 304/1 maddesi uyarınca ilanına; ilan metnine itiraz edenlerin, itiraz sebeplerini duruşma gününden en az üç gün önce yazılı olarak bildirmek kaydıyla duruşmada hazır bulunabilecekleri hususunun yazılmasına, bu ilanın İİK 288 usulle ilanına; İİK 292/son maddesi uyarınca alacaklılar kurulunun ———— duruşmaya davetine, Şirket yetkilisi ——— İİK 292/son maddesi uyarınca meşruhatlı davetiye ile duruşmaya çağrılmasına, Konkordato komiser heyetinin duruşma günü Mahkememiz salonunda hazır bulunmasına karar verilmiş, 16/12/2022 tarihli celsede de çağrılan herkes dinlenmiştir.
16/12/2022 tarihli celsede, davacı vekili, rapora, borca batıklık hesabına itirazlarının olmadığını ancak mal varlığının terki suretiyle konkordato talebinde bulunma ihtimallerinin olduğunu, bu konuda beyanda bulunmak için mühletin uzatılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Adi konkordato şeklinde ikame edilen davanın ıslah ile malvarlığının terki suretiyle konkordatoya çevrilmesinde yasal hiç bir engel olmamakla birlikte, her hakkın dürüstlük ve iyiniyet kurallarına uygun kullanılması zorunludur. Tasdik için aranan uygun bir konkordato projesi ve gerekli yasal nisap, malvarlığının terki suretiyle konkordato kurumu için de gereklidir. Alacaklıların çok büyük çoğunluğu ———-red oyu vermiştir. Raporu tebliğ alan davacılar duruşma gününe kadar bu konuda talepte veya beyanda bulunmamıştır. Sürecin başından bu yana gayri faal olan, hiç bir kaynak girişi sağlayamayan ve başarı ihtimali olan bir projesi de olmayan davacılarla ilgili, iflas tasfiyesi sürecinde hisse devrinin uzun zamanda gerçekleşmesinin kamu yararına aykırı oluşu, şehir hastanesi projesinin devri ile tamamlanarak hastanenin bir an evvel hizmete açılması ve uzun yıllardır ödeme bekleyen yüzlerce işçinin durumları göz önüne alınarak hastane hissesinin satışı için mühlet kararı verilmiştir. Satış kararı ile ihtilafsız olan ——— işçilik alacakları ödenmiştir. Hiç kuşkusuz devam eden iş mahkemesi dosyaları, kimi işçi vekillerinin devam eden vekalet ücreti, takip masrafı gibi bir kısım alacak talepleri halen mevcutsa da, bunların her biri ayrı bir yargılama konusu olup mahkememizin konkordato davasının konusu olmadığı gibi, esasına etkili de değildir. Yine, davacı vekilinin konkordato hukuku ve süreci hakkında alacaklıları yeterince bilgilendiremedikleri, süreye ihtiyaç olduğu iddiası da, iki yıldır devam eden yargılamada, yargılamayı uzatmaya yönelik soyut niteliktedir. Bu sebeple duruşmada belirtildiği üzere mühletin uzatılması istemi reddedilmiştir.
Sonuç olarak, kaynak yaratamadığı, faaliyet giderlerini dahi karşılayamadığı, bir ön proje, üç de revize proje sunulmuş olup, ortada ciddi, inandırıcı ve kabul edilebilir bir proje olmadığı, nisabın sağlanamadığı, tasdik koşullarının oluşmadığı açıktır. Kesin mühletin sonunda İİK.unn 305. maddesi, 308. maddesi ve 292. maddesi bir arada düşünüldüğünde, kesin mühletin sonunda tasdik edilmeyeceği anlaşılan bir konkordato talebi karşısında artık iflasın şartları değerlendirilmelidir. İİK.nun 308. maddesine göre mahkeme konkordatoyu tasdik etmez ve davanın reddedilen karar verirse, borçlu iflasa tabi kişilerden ise doğrudan doğruya iflas sebeplerinden mevcut ise, resen borçlunun iflasına karar verir. Doğrudan doğruya iflas sebeplerinin düzenlendiği 177. maddesinin 1. fıkrasının ——- nolu bendinde de “308. maddedeki hal saklıdır” denmektedir.
Davacılar ———— yönünden iflas şartlarının gerçekleştiği, her iki şirketin de rayiç özvarlığına göre borca batık durumda olduğu anlaşılarak davacı şirketlerin iflasına karar verilmiştir.
7327 Sayılı kanunun 6. Maddesi ile 308. Maddeye eklenen son fıkraya göre, “Konkordato süreci iflâsla sonuçlandığı takdirde, iflâs kararını veren mahkeme tasfiyenin basit veya adi tasfiye usulüne göre yapılmasına ve gerektiğinde adi tasfiyenin komiserler tarafından yerine getirilmesine karar verir. Bu hâlde iflâs idaresine ait görev ve yetkiler komiserler tarafından kullanılır.” Davacılardan ——— malvarlığının kapsamı, tasfiyenin gerektirdikleri göz önüne alınarak tasfiyenin adi tasfiye şeklinde yapılmasına,, üç ——— atanmasına; davacı——–ise basit tasfiye ile yapılmasına karar verilmiştir.
Davacı ——– yönünden açıklandığı üzere, iflasa tabi olmadığı gibi, İİK.nun 292. Maddesinde iflas gerektiren hallerden birinin de bulunmadığı nazara alınarak iflas kararı verilmemiş, konkordato talebinin reddine karar vermekle yetinilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Kesin mühletin kaldırılarak davacılar——– nosuna kayıtlı —— ile———— hakkında konkordato talebinin REDDİNE,
2-Davacılardan —– hakkında koşulları oluşmadığından İFLAS KARARI VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA;
3-Davacılardan ——– nosuna kayıtlı ——–ve——— sicil nosuna kayıtlı———– İİK’nun 308. maddesi uyarınca ——— itibariyle İFLASINA,
4-Davacılardan —-sicil nosuna kayıtlı ——- hakkında iflas tasfiyesinin basit tasfiye şeklinde yapılmasına,
5-Davacılardan———– sicil nosuna kayıtlı ——– hakkında iflas tasfiyesinin adi tasfiye şeklinde yapılmasına, —————olarak atanmasına; ——— takdir edilecek ücretin —– tarafından belirlenmesine;
6-Tüm konkordato tedbirlerinin kaldırılmasına, konkordato komiserlerinin görevlerine son verilmesine,
7-Tedbirlerin ve kesin mühletin kaldırılmasına ilişkin kararın ——- resmi ilan portalında ilanına, masrafın gider avansından karşılanmasına,
8-İİK’nun 288/3 maddesi uyarınca gerekli kurumlara bildirimlerin yapılmasına,
9-İflas kararının derhal ———bildirilmesine,
10-İflas avansının———-aktarılmasına,
11- Alınması gerekli 80,70-TL harçtan davacı tarafça yatırılan 59,30-TL’nin mahsubu ile bakiye 21,40-TL’nin davacıdan tahsili ile hazine adına irad kaydına
12- Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
13- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
Dair, borçlular ve hazır bulunan alacaklı vekillerinin yüzüne karşı karar, İİK 308/a maddesi uyarınca borçlu tarafından gerekçeli kararın tebliğinden itibaren, itiraz eden diğer alacaklılar tarafından gerekçeli kararın ilanından itibaren 10 günlük süre içinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile verildi. 16/12/2022