Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/232 E. 2021/514 K. 05.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/232 Esas
KARAR NO : 2021/514
DAVA : Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/03/2021
KARAR TARİHİ : 05/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalı yan tarafından ——–yaptırdığını, işbu poliçe ile verilen teminatlardan birinin de “hastalık sonucu daimi maluliyet” teminatı olup bunun içinde davalı tarafından müvekkiline hastalık sonucu malul kalması halinde ——limitli teminat verildiğini, müvekkilinin davalı yan tarafından sigortalı olduğu dönemde —– yaptırdığını ve biyopsi sonucunda meme kanseri tanısı konduğunu, bu tanı üzerine 07/12/2017 tarihinde ——- operasyon geçirdiğini bu operasyon sunucunda sağ göğüsü alınıp uzuv kaybı yaşadığını, müvekkilinin kanserle mücadelesi uzun süre sürdüğünü ve 17/04/2018 tarihinde de —– taktırmak amacıyla operasyon geçirdiğini, yine aynı şekilde kadın olan müvekkilinin bir göğüsünü kaybetmiş olmasından ötürü psikolojisinin bozulduğunu, tedavisinin de bir anda bitmediğini, uzun yıllar kanser olmasından ötürü psikolojisinin bozulduğunu, maddi ve manevi mücadele içine girdiğini, müvekkilinin kendisini toparladıktan sonra 16/01/2020 tarihinde davalı sigortaya poliçesi uyarınca hak etmiş olduğu tazminatı almak amacıyla başvuruda bulunduğunu, bu başvurudan sonra davalı tarafın müvekkilinden maluliyet raporu ve bazı belgeler talep ettiğini, davalının talepleri sonucunda, —-maluliyet durumunun tespiti amacıyla başvuruda bulunduğunu ve %60 oranında engelli olduğunun saptanarak rapor tanzim edildiğini, istenilen belgeler ve maluliyet raporunun sigorta şirketine gönderildiğini, ancak davalı sigorta tarafından iş bu başvurunun hukuka ve kanuna aykırı olarak reddedildiğini, ret sebebi olarak tanı ile başvuru arasında 2 yıllık süreden fazla bir süre geçmiş olması sebebiyle, zamanaşımı nedeniyle reddedildiğini bildirdiklerini, ret sebebiyle müvekkilinin— başvurduğunu, uyuşmazlık hakem kararı ile başvurunun kabul edildiği, davalı tarafın tahkim kararına itiraz ettiği, itiraz sonucu kazanılmış olan kararın usul bakımından reddine karar verildiği, ret kararının usul ve yasaya aykırı olduğu, müvekkilin tazminata hak kazandığı, bu nedenlerle haklı davanın kabulü ile, bilirkişi marifetiyle tespit edildikten sonra fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla başvuru tarihinden itibaren bankalar tarafından yabancı para açısından işletilecek en yüksek faiz ile şimdilik 1.000,00 TL’nin davalıdan alınarak müvekkiline verilmesine, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle davacının maluliyete uğradığı iddiasıyla taraflar arasında akdedilen poliçeye istinaden sigorta şirketine karşı açılan maddi tazminat davasıdır.
Bir davanın Ticaret Mahkemelerinde görülebilmesi için açılan davanın mutlak veya nispi ticari davalardan olması gerekmektedir. Mutlak ticari davalar 6102 sayılı TTK’nun 4. Maddesi uyarınca TTK’nda düzenlenmiş olan bütün hususlardan doğan davalar ile TTK’nun 4. Maddesinde belirtilen özel kanunlardaki davalardır. Nispi ticari davalar ise her iki tarafın tacir olduğu ve dava konusu uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olduğu davalardır. Eldeki dava sigorta alacağına ilişkin olduğundan mutlak ticari dava olsa da diğer kanunlarda düzenlenen hükümler ve temel ilişkiyi değerlendirmek suretiyle görevin belirlenmesi gerektiği anlaşılmıştır.
—– tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan ve 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un (TKHK) 2. maddesinde kanunun kapsamı “bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” şeklinde açıklanmıştır. Kanun’un “tanımlar” başlıklı 3. maddesinde ise tüketici işlemi, “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, — ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder” biçiminde tanımlanmıştır. Aynı Kanunun 73/1. maddesinde tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu belirtilmiştir. Bunun yanında Kanun’un 83.maddesinde de taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenlenme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği belirtilmiştir.
Uyuşmazlık sigorta poliçesinin tarafları arasında, poliçe iç ilişkisinden kaynaklanmakla tüketici mahkemesinin görev alanı içinde çözümlenmelidir. Nitekim benzer nitelikte Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi —-. HD’nin ——- Sayılı ilamında:”Somut olayda, davacı tüketici olup, davalı sigorta şirketi ile arasındaki —- sözleşmesine dayalı olarak talepte bulunulduğu anlaşılmakla, 6502 sayılı Kanun’un 73/1. maddesi gereğince ihtilafın tüketici mahkemesince çözümlenmesi gerektiği halde, mahkemece “Asliye Ticaret Mahkemesi” sıfatıyla yargılama yapılarak karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır.” gerekçesi ile bu hususa değinmiştir. Yine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi —. HD’nin —- Sayılı ilamı mevcuttur. Açıklanan sebeplerle mahkememizin görevsiz olduğu anlaşıldığından aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeniyle HMK.’nın 114(1)/c maddesinin yollamasıyla HMK.’nın 115(2). Maddesi uyarınca davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden REDDİNE,
2-HMK.’nın 20.maddesi uyarınca, iş bu kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki haftalık süre içerisinde başvuru halinde, dava dosyasının görevli —- Nöbetçi Tüketici Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-HMK.’nın 331/2 maddesi uyarınca yargılama giderleri ve vekalet ücretinin görevli mahkemece DEĞERLENDİRİLMESİNE,
Dair, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde istinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda karar verildi.