Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/225 E. 2022/676 K. 06.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/225 Esas
KARAR NO : 2022/676

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/03/2021
KARAR TARİHİ : 06/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının davalıdan olan alacağına ilişkin olarak ——- esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalı zaman kazanmak için haksız ve kötü niyetli bir şekilde takibe itiraz ettiğini beyan ederek, davalı itirazının iptaline ve takibin devamıma, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı ile yapılan hesap mutabakatı gereği borç bedelinin ——– karşılık davalı tarafından ödenip hesabın kapatıldığını, davacı yanın sözleşme dışı bir delil sunmadığını, davacının ——— taraf defterlerine dayanmadığını, iddia ve savunmanın genişletilmesi yasağı kapsamında bu aşamadan sonra başkaca bir delil sunmaları halinde bu hususu kabul etmediklerini, taraflar arasındaki sözleşmenin —– —– ekte sunulu ————düzenlendiğini, söz konusu belgenin içeriği itibarıyla ——— niteliğinde belge olduğunu ve borç ilişkisinin de protokolde bahsi geçen —– tarihli çek ile ödenerek —— edildiğini, yine aynı protokolde bakiye ——- ödemesi dışında bir bakiye kalmadığının kabul olunduğunu, prim borcunun davacının kuruma ait borcu olduğunu ve karşılıklı anlaşma ile bu bedelin davacının hak edişinden kesilerek——— tarafından ödeneceğinin kararlaştırıldığını, ödeme tarihi olarak ticari teamüller gereği yapılan işin bitirilip ———-aşamasında ——-kaynaklanan başkaca bir riskin kalmadığının anlaşıldığı tarihte olacağının kabul edildiğini, buna göre müvekkilinin ilgili ——- aşaması sonlandırıldıktan sonra yapılandırma başvurusunda bulunarak ilgili kuruma ödemeyi yaptığını, müvekkilinin söz konusu borcu —- tarihinde ödediğini, buna göre taraflar arasında herhangi bir borç-alacak durumunun kalmadığını, ancak davacı tarafın buna rağmen huzurdaki davayı açtığını beyan ederek, davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı yana bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava Hukuki niteliği itibariyle İtirazın İptali davasıdır.
İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmalarına göre davanın, davacı tarafından davalı aleyhine ————- dosyası ile başlatılan icra takibine davalı tarafından yöneltilen itirazın iptaline ilişkin olduğu, dava konusu icra dosyasının incelemesinde takip alacaklısının mahkememiz dosyasının davacısı, takip borçlusunun mahkememiz dosyasının davalısı olduğu, toplam ——- tutarlı ilamsız icra takibine davalı borçlunun süresinde itirazı doğrultusunda takibin durduğu, davanın itirazın iptali ve takibin devamı istemi ile açıldığı görülmüştür.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık ise; tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda davacının———- sözleşmesinden kaynaklı alacağının olup olmadığı, davalının ———— ödediğine dair savunmasının yerinde olup olmadığı, ödemenin icra takibinden önce veya sonra yapılıp yapamadığının tespiti ve netice itibarıyla davacının bakiye ve faiz alacağının olup olmadığının belirlenmesi noktalarında toplandığı belirlenmiştir.
Taraflarca bildirilen deliller toplanmış, her iki tarafın defterlerinin incelenmesi için mahkememizce resen seçilen mali müşavir bilirkişi———–dosya tevdi edilerek rapor aldırılmış, —— tarihli bilirkişi raporunda özetle; “Davalı yanın ticari defterlerini sunduğu, davacı tarafın ticari defterlerini sunmadığını, davalı yanın ticari defterlerinde davacı yana kaydi olarak takip tarihi itibarı ile herhangi bir borcunun görünmediği, dava konusu somut olayda davalının sözleşmeyle ödemeyi taahhüt ettiği borcu, takipten ve davadan sonra ödemiş olduğu tespit edildiği, buna göre takip ve dava tarihi itibarı ile davalının davacı yana ödeyeceği borçtan mahsup ettiği ve sözleşmeden kaynaklı ——— borcunun olduğu, yine davalının bu tutarın ——–yapılandırma ile ödediği tespit edildiği, davacının davalı yanı takiple temerrüde düşürdüğü görüldüğü, faizin infaz anında icra müdürlüğünce hesaplanacağı” şeklinde rapor edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasındaki ticari ilişkinin varlığı ve davalı tarafından davacıya ait —— yapılacağı tarafların kabulündedir. Tarafların kabulünde olan protokol gereğince davalı davacıya ait ——- borcunun ——kısmından sorumlu olduğu anlaşılmıştır. Taraflar arasındaki —-yılında yapılmış, —– konusu protokol ile alacak borç ilişkisinin tasfiyesine karar verilmiş, davalı tarafından —– ödenmemesi nedeniyle davacı tarafından —– yılında takip başlatılmış, davalı tarafından ——— borç ödenmiştir. Davalı tarafın ————- müracaat ederek borç yapılandırmasının sonucunu beklemek davacıdan beklenemez. Zira taraflar arasında bu hususta bir anlaşma yoktur. Davacı tarafın icra takibi başlattığı ve eldeki davayı açtığı tarihte davalı tarafından —– ödemenin henüz yapılmadığı, dava açıldıktan sonra —– ödeme yapıldığı anlaşılmıştır. O halde davacı tarafından takip başlatmakta ve dava açmakta hukuki yararı bulunmaktadır. Davalı tarafından davacı adına ———- icra dosyası haricinde ödeme yapılmış olması hususu icra dairesince infaz aşamasında değerlendirilmesi gereken bir husustur. Davacının takipten önce davalıyı temerrüde düşürdüğüne ilişkin herhangi bir bilgi ve belge olmadığından davanın —- üzerinden kabulüne karar verilmiş, alacak belirli olduğundan kabul edilene değer üzerinden %20 icra inkar tazminatına hükmedilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile;——————- dosyasında davalı tarafça yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin—- ————asıl alacak üzerinden ve takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Davalı tarafın dava devam ederken yapmış olduğu ödemelerin icra dairesince infaz aşamasında değerlendirilmesine,
3-Alacak likit ve belirlenebilir olduğundan kabul edilen —– %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Alınması gerekli 2.732,40 TL harçtan davacı tarafından yatırılan toplam 742,25 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 1.990,15 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
5-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan —— peşin harç, 59,30 TL başvuru harcı olmak üzere toplam 801,55 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından harç dışında harcanan —-giderinden kabul ve ret oranına göre hesaplanan (%65,09 Kabul %34,91 Ret) 1.586,56 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-6325 Sayılı Kanun m. 18/A-13 uyarınca——- tarafından karşılanan——ücretinin kabul ve ret oranına göre hesaplanan (%65,09 Kabul %34,91 Ret) 859,14 TL davalıdan, 460,86 TL davacıdan alınarak hazineye gelir olarak kaydedilmesine,
9-Davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden ——– göre davacı vekili için takdir olunan ———–vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
10-Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden——- davalı vekili için takdir olunan—- vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
11-Tarafların artan gider avansı bulunması ve talep etmeleri halinde karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.