Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/161 E. 2021/1245 K. 16.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/161 Esas
KARAR NO : 2021/1245
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/03/2021
KARAR TARİHİ : 16/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı arasında cari hesap ilişkisinin, müvekkili şirket tarafından —- ayında bakiye borcun tamamen ödenmesiyle sona erdiğini, buna müteakip—- ayından itibaren davalıdan hiçbir hizmet alınmadığını ve davalı ile hiçbir ticari münasebette bulunulmadığını ancak —- müvekkili şirket tarafından sehven davalının hesabına aktarıldığını, sehven aktarılan paranın davalı nezdinde bulunmasını gerektirecek hiçbir hukuki gerekçe olmamasına rağmen tüm çabalara rağmen söz konusu tutarın iade edilmediğini, sehven aktarılan bedelin aktarma tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte iadesi hususunda davalıya —- numaralı ihtarnamesinin keşide edildiğini, davalıdan herhangi bir dönüş alınamadığını, bunun üzerine davalı aleyhine —-sayılı dosyası üzerinden takip başlatıldığını, davalının haksız itirazı üzerine takibin durdurulduğunu açıklanan nedenlerle —- sayılı dosyası ile başlatılan itirazın iptali ile takibin devamına, alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, usulüne uygun çağrı kağıdı tebliğine rağmen davaya cevap vermemiş, duruşmaya katılmamıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Dava, hukuki niteliği itibariyle, taraflar arasındaki ticari ilişkinin bitiminden sonra davacının davalıya sehven yapmış olduğu ödemenin sebepsiz zenginleşmeye dayalı olarak iadesi istemiyle başlatılan —– sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67. maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
Mahkememizce icra dosyası celp edilmiş, incelenen icra dosyasın davalı yana ödeme emrinin — tarihinde tebliğ edildiği, davalının süresi içerisinde borca itiraz ettiği anlaşılmıştır. Sehven gönderildiği iddia edilen para ile ilgili — hesap hareketleri istenilmiş, her iki tarafın defterlerinin incelemesi için —- tarihine inceleme günü verilmiş, davalı taraf inceleme günü defterlerini ibraz etmemiştir.— tarihli raporunda özetle: “Davacının incelenen —- takvim yılı kanuni ticari defterlerinin kendi adına delil vasfına haiz olduğunu, davacının davalı adına tuttuğu kayıtların incelenmesinde, taraflar arasındaki son işlem tarihinin — olduğunu, söz konusu tarihten sonra davaya konu — tarihine kadar taraflar arasında herhangi bir hizmet ilişkisi bulunmadığını, — tarihinde davalıya ihtarname göndererek— tarihinde temerrüde düşürdüğünü, — icra takip tarihi itibariyle davacının davalıdan –alacaklı olduğunu, — faiz talep edebileceği ve icra takip tarihinden itibaren faiz talebinin yerinde olduğunu, —–sonuç ve kanaati ile raporunu ibraz etmiştir. Mahkememizce bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, davalının rapora karşı itirazda bulunmadığı anlaşılmıştır.
Bilindiği gibi; para kural olarak mevcut bir borcun tasfiyesi amacıyla gönderilir. Aksinin ispatı bunu iddia eden davacı taraftadır. Davacı; davalı ile aralarında herhangi bir ticari ilişki kalmadığını, sehven davalıya para gönderdiğini iddia etmektedir. HMK 222/3 maddesi: “İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. —–hükmünü haizdir.Yapılan bilirkişi incelemesinde davacının ticari defterlerinin usulüne uygun tutulmuş olduğu belirlenmiştir. Davalı ise geçerli bir mazereti olmaksızın defterlerini inceleme günü ibraz etmemiştir. Mahkememizce verilen inceleme günü —- tarihli kanun değişikliğinden sonra olduğundan “ibraz etmeme” halinde davacının defter ve kayıtları kendi lehine delil niteliğinde olduğundan bu kayıtlara itibar etmek gerekmiş ve rapor doğrultusunda asıl alacak yönünden davacının davalıdan alacaklı olduğu, paranın sehven gönderildiği/paranın gönderilmesini gerektirecek bir ticari ilişki bulunmadığı defter kayıtlardan anlaşılmış, davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir. —- ilamı mevcuttur. Kaldı ki davalı aleyhine olan rapora da itiraz etmemiştir.
Davacı taraf davalıya takipten önce ihtarname gönderdiğinden işlemiş faiz talep etmiş olup, ihtarnamenin davalıya — tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır. İhtarnamede — tarihi itibariyle temerrüde düşmüştür. Taraflar arasında TTK 1530/7 maddesinin uygulanmasını gerektirir mal ve hizmet tedarik ilişkisi bulunmadığından— eldeki davada avans faizi uygulanması gereklidir. Mahkememizce bu yönde yapılan hesaplamada takip tarihine kadar — işlemiş faiz hesaplanmış olup, bilirkişice — oranlı avans faizi değişikliği gözetilmeden faiz hesaplaması yapıldığı anlaşılmış, neticeten — işlemiş faiz üzerinden takibin devamına karar vermek gerekmiş, yine takiple talep edilen —uyarınca işleyecek faiz yukarıdaki açıklamalar sebebiyle yerinde görülmemiş, ne var ki davacının bu talebi avans faizinden düşük olduğu takdirde taleple bağlılık gereği —- dayalı düzenlenen faiz oranının uygulanması gerektiği anlaşılmış ve bu yönde hüküm kurulmuş, alacak likit ve belirlenebilir olduğundan kabul edilen tutar üzerinden icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.
—- gereği, davalının geçerli bir mazeret göstermeksizin ilk toplantıya katılmaması sebebiyle arabuluculuk faaliyetinin sona erdiği gözetilerek yargılama giderinin tamamından sorumlu tutulmuş—- aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1—sayılı icra takibine davalı tarafça yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin — üzerinden asıl alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar —– devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Kabul edilen asıl alacak üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli —- harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 313,11-TL peşin harç, 59,30-TL başvuru harcı olmak üzere toplam 372,41-TL harç giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından harç dışında harcanan 1.086,00-TL yargılama giderinin 6325 sayılı Arabuluculuk Kanunu 18-A/11. maddesi gereği tamamının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yargılama gideri sarf edilmediğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre hesaplanan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-6325 Sayılı Kanun’un 18-A/13. bendi uyarınca ———-tarafından karşılanan 1.320,00-TL zorunlu arabuluculuk ücretinin 6325 sayılı Arabuluculuk Kanunu 18-A/11. maddesi gereği tamamının davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
9-Tarafların artan gider avansı bulunması ve talep etmeleri halinde kendilerine iadesine,
Dair, Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 16/11/2021