Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/155 E. 2021/1413 K. 22.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/155
KARAR NO: 2021/1413
DAVA: Ticari Şirket (Limited Şirketin Haklı Nedenle Feshi)
DAVA TARİHİ: 26/11/2020
KARAR TARİHİ: 22/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan şirketin feshi davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA ve SAVUNMA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirketin ortağı olduğunu, müvekkili ile davalı arasında şirketin yönetimi ile ilgili fikri ve ticari konularda anlaşmazlıkların bulunduğunu, müvekkilinin şirkete girmesinin engellendiğini, işbu sebeplerden dolayı şirketin devamının mümkün olmadığını belirterek, şirketin haklı nedenle feshine karar verilmesini yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın iddialarının somut dayanaktan uzak ve haksız olduğunu, şirkette hali hazırda kayyımın bulunduğunu, davacı taraf şirketin işleri ile —- yılından beri ilgilenmediğini, davacının yeni bir şirket kurduğunu, davacı tarafın daha evvel açtığı davaların reddedildiğini, davacının davaya konu şirketteki yapmış olduğu bir kısım işlerden dolayı mahkumiyet aldığını belirterek davanın reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini savunmuştur.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava, şirkete karşı açılmış haklı nedenle şirketin feshi davasıdır.
Davalı şirketin —— incelendiğinde, tarafların — hisseye sahip oldukları — ortaklı şirket olduğu, tarafların şirketi temsil ve ilzama münferiden yetkili oldukları görülmüştür.
Esasen mahkememizin —- dosyasında advacı bu davayı diğer ortağa karşı açmış ve mahkememizce iki ortaklı ——- ortakların davada taraf olması halinde, davanın şirkete karşı açıldığının, dava dilekçesinde diğer ortağın gösterilmesinin, şirketi temsilen olduğu ve—-göre taraf teşkili sorunu olmayacağı kanaati ile yargılamaya devam edilirken, davacı, davalının husumet itirazları üzerine—şirkete karşı haklı sebeple fesih davası açmış, —- dosyası ile birleştirilmiştir.Kural şirketin feshi davasının şirkete yöneltilmesi olup, birleşen davanın tefriki ile şirkete karşı açılmış, şirketin feshi istemli davaya iş bu esas üzerinden bakılmıştır. Mahkememizin —– sayılı dosyasında ise artık husumet yokluğundan davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
TTK 638/2 m. “Her ortak, haklı sebeplerin varlığında şirketten çıkmasına karar verilmesi için dava açabilir. “ şeklinde, aynı Yasanın 636/3 m “Haklı sebeplerin varlığında, her ortak mahkemeden şirketin feshini isteyebilir. Mahkeme, istem yerine, davacı ortağa payının gerçek değerinin ödenmesine ve davacı ortağın şirketten çıkarılmasına veya duruma uygun düşen ve kabul edilebilir diğer bir çözüme hükmedebilir. “ şeklinde düzenlenmiştir.
Dava dilekçesinde fesih istemine dayanak olarak ortaklar arasında türlü davalar olduğu ve anlaşmazlıklar olduğudur. Fikirsel, yönetsel anlaşmazlıklar sbebiyle derdest davaların mevcut olması dışında, başkaca bir fesih sebebine dayanılmamıştır.
Buna göre tarafların deliller toplanmış, bahsi geçen dava ve savcılık dosyaları celp edilerek incelenmiştir.
Bilirkişi incelemesi yaptırılmış, mali müşavir bilirkişi — tarihli raporunda şirketin kaydi ve rayiç değerlere göre öz varlığını kaybetmediğini, faal bir şekilde ticari faaliyetine devam ettiğini, — çıkma talebi kabul edildiği takdirde rayicen ——- payı hesaplandığını belirtmiştir.
Getirtilen evraklara göre ortaklar arasındaki uyuşmazlık ve güvensizlikte diğer ortağın kusurlu davranışının etkili olduğu ortaya konamamıştır. Aksine, davacının açtığı davaların reddedildiği, —- dosyasında —— yetkilerinin kaldırıldığı, şirkete kayyım atandığı, dava sonunda da azline karar verildiği; davacının diğer ortağa açtığı —ortaklıktan çıkarma davasının reddedildiği, davacının —- ceza dosyasında şirketi temsilen yaptığı kira sözleşmesinde sahte imza ile özel belgede sahtecilik suçunu işlediği kanaatine varılarak mahkumiyetine karar verildiği görülmektedir.
Bu davalardan taraflar arasında güven ilişkisinin kalmadığı sabitse de, davacının haklı sebeple fesih talebinde bulunabilmesi için bu duruma davacının kusurlu davranışlarının sebebiyet vermemesi veya davacının daha az kusurlu olması gerekir.——
Getirtilerin dava ve ceza dosyalarına göre, davalı diğer ortağın kusurlu bir davranışı olduğu, davacının kusursuz veya daha az kusurlu olduğu söylenememektedir. —– bir deyişle devam eden ihtilaflar davacının kusurlu hareketleri sebebiyle doğmuştur. Bu durumda, hiç kimse kendi kusurundan hareketle kendisi lehine bir menfaat temin edemeyeceği genel hukuk kuralından hareketle davanın reddi gerekir.
Davacı fesih davası açmak için—– haklı bir sebebin mevcut olduğunu ispatlamadıkça, ortaklıktan çıkması gibi alternatif bir çözüme hükmedilmesini de talep edemez. Bu sebeple TTK.nun 636/3 maddesinin burada uygulama alanı bulması mümkün değildir.
Açıklanan sebeplerle davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Haklı sebeple limited şirketin feshi istemli davanın REDDİNE;
2- Alınması gerekli 59,30 TL karar harcı ile 59,30 TL başvuru harcının toplamı olan 118,60-TL’nin davacıdan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına
4-Davalı tarafından yapılan 5,50-TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
6- Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davalı vekili için takdir olunan 5.100,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı oy birliği ile verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 22/12/2021