Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/151 E. 2023/540 K. 20.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/151
KARAR NO : 2023/540

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/03/2021
KARAR TARİHİ : 20/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili bankanın—– şubesi ile davalı kredili müşterisi … arasında imzalanan, —- Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesine istinaden krediler açılıp, kullandırıldığını, diğer davalı … da bu sözleşmeye müteselsil kefil olduğunu ve sorumluluk üstlendiğini, kredi borcunun ödenmemesi üzerine hesap kat edilerek, kredi borcunun ödenmesini teminen—-. Noterliğinden 08.08.2019 tarih ve —-yevmiye numaralı ihtarnamesinin gönderildiğini, ancak davalılar tarafından verilen sürede kredi borcunun ödenmemesi üzerine davalılar aleyhine,—— İcra Müdürlüğü’nün ——. Sayılı dosyası ile icra takibine başlanıldığını, ancak davalı borçlular tarafından haksız itiraz ile icra takibinin durdurulduğunu, davalıların itirazlarının haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olması nedeniyle —-. İcra Müdürlüğü’nün —– Sayılı dosyası ile icra takibine vaki itirazın iptali ile takibin devamına, alacağın %20’den aşağı olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına, tüm yargılama gider ve masrafları ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.Usulüne uygun çağrı kağıdı tebliğine rağmen davalılar davaya cevap vermemiş, davalı asiller duruşmadaki beyanlarında, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; hukuki niteliği itibariyle kredi borcunun ödenmemesi nedeniyle davalılar aleyhine—– İcra Müdürlüğü’nün —– Esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine davalı borçlular tarafından yapılan itirazının iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.Mahkememizce; —– İcra Müdürlüğü’nün —– Esas sayılı icra dosyası (yetkisizlik itirazı öncesi —– İcra Müdürlüğünün —–Esas sayılı icra dosyası) celp edilmiş, incelenen icra dosyasında 17/09/2019 tarihinde davacı tarafından 9.506,61-TL asıl alacak, 319,42-TL faiz alacağı ve 327,48-TL masraf alacağı olmak üzere toplam 10.153,51-TL alacak üzerinden icra takibi başlatıldığı, davalılara ödeme emrinin 30/11/2020 tarihinde tebliğ edildiği, davalıların süresi içerisinde 25/11/2020 tarihinde borca itiraz ettiği anlaşılmıştır. İtirazın iptali davasının ise, süresi içerisinde 02/03/2021 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce dosyanın bankacı bilirkişiye tevdine karar verilmiştir. Bilirkişi tarafından düzenlenen 31/08/2021 tarihli raporda özetle; icra takibine konusu borcun davacı bankanın genel kredi ve teminat sözleşmesine istinaden davalı …verdiği kredi kartı ile yapılan alışveriş, nakit avans ve taksitli alışveriş harcamaları sonucu oluştuğu, 06/03/2013 tarihinde kartın ilk kullandırımının başladığı, 08/08/2019 tarihli kat ihtarı sonucu 17/08/2019 tarihinde temerrüt oluştuğu, davacının 9.506,61-TL asıl alacak, 301,51-TL işlemiş faiz, 15,08-TL faizin %5 gider vergisi ve 327,48-TL noter masrafı olmak üzere toplam 10.150,68-TL alacaklı olduğu yönünde görüş bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu, taraflara tebliğ edilmiş, davacı vekili, rapora karşı beyan dilekçesi sunmuştur. Müteselsil kefil olan davalı … icra takibine konu borç yönünden davacı vekilinin ek olarak sunduğu sözleşmelerle birlikte sorumluluğu konusunda inceleme yapılması için ek rapor alınmasına karar verilmiştir. Bilirkişi tarafından düzenlenen 17/03/2022 tarihli ek raporda özetle; 15/02/2013 tarihli genel kredi ve teminat sözleşmesinde kefilin imzasının bulunmadığı, 11/02/2016 tarihli genel kredi ve teminat sözleşmesinde kefilin imzasının bulunduğu, davalı kefil … 11/02/2016 tarihli sözleşmede imzasının bulunduğu, 18/02/2013 tarihli kredi kartı sözleşmesinde kefilin imzasının bulunmadığı, 15/02/2013 tarihli genel kredi ve teminat sözleşmesinde “İşbu sözleşme hükümlerinin bu sözleşmenin imzalandığı tarihten sonra bu sözleşme tahtında açılmış ve açılacak her türlü kredi için geçerli olacağını taraflar kabul eder.” hükmünü içerdiği, 11/02/2016 tarihli genel kredi ve teminat sözleşmesinde de aynı maddenin olduğu ve ayrıca sözleşmenin müteselsil kefaleti düzenleyen 10.9 maddesinde “Müteselsil kefiller; bankanın merkez ve tüm şubelerinde müşteri lehine açılmış veya açılacak her türlü kredi ile bu kredilere ilişkin olarak doğmuş ve doğacak tüm borç ve taahhütlerinden, … Müteselsil kefil sıfatıyla imza tarihinden itibaren 10 yıl süreli olarak sorumlu olduklarını, sorumlu oldukları azami miktarı ve kefalet tarihlerini kendi el yazılarıyla belirtmek suretiyle ve imzalarıyla TBK’nun ilgili hükümlerine uygun olarak aşağıda kabul etmişlerdir…” hususunun belirtildiği, asıl borçlu … ile kefil … imzalarının olduğu 11/02/2016 tarihli Kredi Kartı Limit arttırımı talimat yazısında limit artırım taleplerinin olduğu, birinci seçenek olarak kefil … da tüm borçtan sorumlu olduğu kabul edildiği halde kök rapordaki hesaplamanın geçerli olduğu, ikinci seçenek olarak kefil …imza tarihinden itibaren sorumlu olduğu kabul edildiği halde 11/02/2016 sözleşme tarihinden 07/08/2019 kat tarihine kadar olan sürede toplam borç tutarına göre toplam tahsilat tutarı daha fazla olduğundan bu seçeneğe göre kefalet borcu oluşmadığı yönünde görüş bildirilmiştir.Davalı kredi borçlusu … açısından denetime ve hüküm kurmaya elverişli olması nedeniyle 31/08/2021 tarihli kök rapora itibar edilmiş, sonuç olarak davacı tarafından davalı … aleyhine başlatılan icra takibine davalının yaptığı itirazın kısmen haksız olduğu anlaşılmıştır. Kefalete ilişkin kefil … eşi olan kredi borçlusu … eş olarak verdiği 11/02/2016 tarihli yazılı rızada da kredi müşterisi lehine bankada açılmış ve açılacak her türlü kredi için yazılı azami limite kadar müteselsil kefil olmasına muvafakat etmiştir. İcra takibinin konusunu oluşturan kredi kartı ile 2013 ve 2016 tarihli genel kredi ve teminat sözleşmesi kapsamında kullanılan kredi kartı olup, hem 2013 ve 2016 genel kredi sözleşmelerinde, sözleşme hükümlerinin açılmış ve açılacak her türlü kredide geçerli olacağı hüküm, hem 2016 tarihli sözleşmenin yukarıda yer verilen 10.9 maddesi, hem 11/02/2016 tarihli kredi kartı limit arttırım talebinde kefil olarak …imzasının bulunması hem de yazılı eş rızasında eş olan davalıların kullanılan kredilerinden bilgilerinin olduğunun anlaşılması nedeniyle davalı kefil … icra takibine konu borçtan müteselsil kefil sıfatıyla sorumlu olduğu kabul edilmiştir.Sonuç olarak davacının, davalılardan 9.506,61-TL asıl alacak, 301,51-TL işlemiş faiz ve 15,08-TL faizinin %5 gider vergisi olmak üzere toplam 316,59-TL faiz alacağı, 327,48-TL masraf alacağı toplamı olan 10.150,68-TL talep edebileceği anlaşıldığından davanın kısmen kabulüne, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. Alacağın kredi kartı alacağı olması nedeniyle likit ve belirlenebilir olduğu anlaşıldığından, asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.

HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, davacı tarafından başlatılan —– İcra Müdürlüğü’nün —— Sayılı icra takibinde davalılar tarafından yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 9.506,61-TL asıl alacak, 301,51-TL işlemiş faiz ve 15,08-TL faizinin %5 gider vergisi olmak üzere toplam 316,59-TL faiz alacağı, 327,48-TL masraf alacağı toplamı olan 10.150,68-TL üzerinden DEVAMINA, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
Asıl alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar yıllık %28,8 temerrüt faizi ugulanmasına,
2-Alacak likit ve belirlenebilir olduğundan asıl alacağın % 20’si oranında icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 693,39-TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 122,63-TL harçtan mahsubu ile bakiye 570,76-TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 59,30-TL başvurma harcı, 122,63-TL peşin harcın toplamı olan 181,93-TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından harç dışında harcanan 1.300,50-TL yargılama giderinden kabul ve ret oranına göre hesaplanan (%99,97 Kabul %…,03 Ret) 1.300,11-TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalılar tarafından yargılama gideri sarf edilmediğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
8-6325 sayılı Kanun’un 18-A/13. bendi uyarınca Adalet Bakanlığı tarafından karşılanan 1.320,00-TL zorunlu arabuluculuk ücretinin kabul ret oranına göre hesaplanan 1.319,60-TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen, …,40-TL’sinin davacıdan alınarak Hazineye gelir olarak kaydedilmesine,
9-Tarafların artan gider avansı bulunması halinde karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen karar KESİN olmak üzere açıkça okundu, usulen anlatıldı.