Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/133 E. 2022/190 K. 02.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/133 Esas
KARAR NO: 2022/190
DAVA: Ticari Şirket (Fesih İstemli)
DAVA TARİHİ: 22/02/2021
KARAR TARİHİ: 02/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Fesih İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA, SAVUNMA ve DOSYA KAPSAMI:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı şirket, —- olup şirketin kurulmasından kısa bir süre sonra —-söylediğini, ancak geri gelmeyip, müvekkille bir daha irtibat kurmadığını, müvekkilinin, —-şirketin içini boşalttığını ve kendisini de dolandırarak — ettiğini anladığını,— şirketle ilgili hiçbir faaliyette bulunmadığını, resmi işlemleri de yapmadığını, bu durum şirket adına işlem yapması mümkün olmayan müvekkilin mağduriyetine yol açtığını,— süresinde teslim alınmaması sebebiyle —- düzenlenerek müvekkilimize gönderildiğini, müvekkilinin tek başına temsil ve imza yetkisi bulunmadığından şirket adına elektronik bildirim talebinde bulunması mümkün olmayıp —– teslim alamadığını, davalı şirket kurulduktan sonra bir ticari faaliyeti bulunmamakta olup kayıtların incelenmesiyle bu durum açıkça anlaşılacağını, yetkili— kaybettirmesi nedeniyle—- karar alması söz konusu olmayıp gayrifaal durumda bulunan şirketin amacına ulaşması mümkün olmadığını, belirterek, davalı şirketin fesih ve tavsiyesine karar verilmesini yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap, beyan veya delil sunmamıştır.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Feshi istenen davalı şirket anonim şirket olduğundan uygulanacak madde 6102 sayılı TTK’nın 531. maddesi olup buna göre; haklı sebeplerin varlığı halinde şirket sermayesinin en az onda birini ve halka açık şirketlerde yirmide birini temsil eden pay sahiplerinin, haklı sebeplerin varlığı halinde şirketin feshine karar verilmesini isteyebileceği, mahkemece, fesih yerine, davacı pay sahiplerine, pay bedellerinin karar tarihine en yakın tarihteki gerçek değerlerinin ödenmesi suretiyle davacı pay sahiplerinin şirketten çıkarılmalarına veya duruma uygun düşen ve kabul edilebilir diğer bir çözüme de karar verebileceği öngörülmüştür.
Davacının —- pay sahibi olduğu ve bu davayı açabilme ehliyetine sahip olduğu anlaşılmıştır. ——- nedeniyle mahkememizin yetkili olduğu anlaşılmaktadır.
İncelenecek asıl mesele fesih için haklı sebeplerin mevcut olup olmadığıdır. —- belirtildiği üzere, haklı sebep kavramanın ne olduğu belirtilmemiş ve bunu belirleme görevi yargı ve öğretiye bırakılmıştır. Öğretide temel fesih sebepleri arasında, genel kurula çağrıda usulsüzlük, azlık haklarının ihlali, bilgi alma ve inceleme hakkının ihlali, sürekli zarar, dağıtılan kar payının düzenli olarak azalması olayları sayılmıştır.
Şirketler hukuku bakımından şirketin devamlılığının sağlanılması esas olup; düzenleme uyarınca, ekonomik değer taşıyan şirketin feshi yerine şirketi ayakta tutacak diğer çözüm yollarının hakimce değerlendirilmesi zorunlu kılınmıştır. Bu nedenle sadece haklı nedenin olması yetmez; şirketi ayakta tutmak için başkaca çözüm yollarının da olmaması gerekir.
Somut olayda, davacının iddiası, şirketin kurulduğu günden bu yana hiç bir ticari faaliyetinin olmadığı,—– toplanamadığı,,amaç ve faalyietinin olmadığı, diğer oratğın ——-dönmediği, gayri faal olduğudur.
Davalı şirketin ödenememiş —- borcunun olmadığı, çalışananın olmadığı tespit edilmiştir. —— bilirkişi marifetiyle şirket merkezinde,dosyaya sunulmuş yahut getirtilmiş evraklar üzerinde inceleme yaptırılmış, bilirkişi — tarihli raporunda fesih şartlarının mevcut olduğunu mütalaa etmiştir.
Davacı iddiaları—- yazılan müzekkere cevapları ile bilirkişi incelemesi ile de doğrulandığı üzere, şirketin faaliyetinin olmaması, kar elde etmemesi, mevcut sermayesine göre ana sözleşmesinde yazılı amaçları gerçekleştirme ihtimalinin de olmadığı, ortaklar arasındaki bağlantının koptuğu, durumun süreklilik kazandığı anlaşılmaktadır. Bu haliyle fesih yartlarının mevcut olduğu görülmüştür.
Şirketin feshini haklı kılan sebeplerin varlığına rağmen yaşatılmasının—- şirketin fiilen herhangi bir ticari faaliyette bulunmaması da dikkate alındığında şirketin feshi yerine uygun görülecek diğer alternatif bir çözüme karar verilmesinin — — anlaşılmış; açıklanan sebeplerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ ile;
1—-kayıtlı davalı— FESHİ ile TASFİYESİNE,
2-Temsil kayyımı — kararın kesinleşmesi ile tasfiye memuru olarak tayin edilmesine, tasfiye memuruna emek ve mesaisine karşılık — ücret takdirine, bu ücretin ve tasfiye masraflarının davacı tarafından karşılanmasına, ücret yatırıldığında tasfiye memurunun görevine başlamasına;
3- Alınması gerekli 80,70-TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 59,30-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 21,40-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4- Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 59,30-TL. başvurma harcı ve 59,30-TL peşin harcın toplamı olan 118,60-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- Davacı tarafından sarfedilen toplam 3.144,10-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6- Davalı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
7- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
8- Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 5.100,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere davacı vekili ile temsil kayyımı—- yüzüne karşı oy birliği ile verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 02/03/2022