Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/106 Esas
KARAR NO : 2023/77
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/02/2021
KARAR TARİHİ : 02/02/2023
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 22/06/2019 tarihinde davalı sürücü —– sevk ve idaresindeki diğer davalı —– adına kayıtlı ——plakalı aracın, davacıya ait ——plakalı araca çarpması sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, olay yerine gelen trafik polisleri tarafından tutulan tutanakta da ——- plakalı aracın %100 kusurlu olarak kayıtlara geçtiğini, sigorta şirketine başvuru yapıldığı ancak sonuç verilmediği bunun üzerine sigorta tahkim komisyonuna başvuruda bulunulduğu, sigorta tahkim komisyonunda bilirkişi tayin edildiği, hazırlanan raporda toplam 51.194,01 TL gerçek zararın sigorta şirketinin teminat sorumluluğu kapsamında 36.000,00 TL sini ödemesine karar verdiği ve bu bahse konu bedelin ödendiğini, araçta oluşan hasarlar trafik poliçesinin teminat tutarı dolduğu için artan mali mesuliyet teminatı kapsamında müvekkilinin aracın kasko poliçesini yaptırdığı sigorta şirketinden talep ettiğini, sigorta şirketinin herhangi bir ödeme yapılmadığını, açıklanan nedenlerden dolayı, araçtaki 15.194,01 TL gerçek hasarın sigorta şirketi yönünden poliçe kapsamı ile sınırlı olarak tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, değer kaybının tespit edilemediği için belirsiz alacak davası olarak açılan davada fazlaya ilişkin talep ve hakları saklı olmak üzere sigorta şirketi yönünden poliçe kapsamı ile sınırlı olmak üzere 100,00 TL tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, ticari kazanç kaybı zararının, 100,00 TL işleyecek yasal faizi ile davalılar ——- müştereken ve müteselsilen tahsili ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.Davalı —— vekili cevap dilekçesinde özetle; Tazminat tutarının belirlenebilir olmasına rağmen belirsiz alacak davası gibi gösterilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu, bu sebeple huzurdaki davanın hukuki yarar yokluğundan hareketle dava şartı yokluğundan reddinin gerektiği, kusur tespiti için ——tarafından yapılmasının gerektiğini, kazadan dolayı araçta 51.194,01 TL maddi zarar meydana geldiğini iddia eden davacı, buna ilişkin herhangi bir fatura vs sunmadığı, davacı talebi kazanın oluşuna ve aracın hasarlanan yerlerine göre çok fahiş olduğunu, talep edilebilecek gerçek hasar bedelinin bilirkişi marifetiyle hesaplanmasının gerektiğini, açıklanan nedenlerden dolayı araç sürücüsünün kazada kusur olmadığından davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Davalı——-vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın değer kaybı alacağına yönelik talebi 22.000,00 TL olarak belirtmesine rağmen mahkeme nezdinde açılan davada davacı araç hasarına ilişkin alacak talebini belirsiz alacak davası olarak ikame ettiği, bu sebeplerle hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiği, sigortalıya ait kasko poliçesinin ihtiyari mali mesuliyet teminat limitinin maddi-bedeni ayrımı yapılmaksızın 100.000,00 TL olduğunu, 22/06/2019 tarihli aynı kazaya karışan ——- plakalı aracın kasko sigortacısı—— Sigorta’nın davacı şirkete başvurusu üzerine 27/09/2019 tarihinde 16.800,00 TL ödeme yapıldığını, bu ödeme akabinde müvekkili şirketin—— bakiye teminat limiti 83.200,00 TL olduğu, müvekkili şirketin azami sorumluluğu bakiye teminat limiti kadar olduğunu, davacıya ait ——plakalı aracın değer kaybı talepli zararı müvekkili şirket nezdinde düzenlenmiş olan kasko poliçesinde bulunan ihtiyati mali mesuliyet teminatına girmediğini, davacıya ait aracın davaya konu kazadan daha öncesinde bir kazaya karışıp karışmadığının ve aynı bölgeye hasar almış olup olmadığının tespitini talep ettiklerini, davacıya ait aracın aynı yerde birden fazla hasarının olması, araç geçmişinde 3 ve daha fazla hasar olması ve araç kilometresinin 165.000 km den fazla olması hallerinde değer kaybı oluşmayacağı için belirtilen hususların tespitini ve netice olarak davanın reddini talep ettiklerini, açıklanan nedenlerden dolayı bakiye zararın olmaması ve değer kaybı zararının —— teminat limitin olmaması sebebiyle davanın reddini, kazanç kaybının trafik poliçesi teminat haricinde olması sebebiyle davanın reddini, diğer cevaplarının göz önünde tutulmasına, vekalet ücretinin ve yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.Davalı ——dava dilekçesi ile duruşma davetiyesinin usulüne uygun tebliğ edilmesine rağmen dosyaya cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibariyle; Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık ise; davacı şirkete ait —–plakalı araç ile davalılardan —– sürücüsü, diğer davalı —— işleteni olduğu davalı sigorta şirketi tarafından ihtiyadi mali sorumluluk sigortası ile sigortalanan—— plakalı araç arasında 22/06/2019 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu davacıya ait araçta oluştuğu iddia edilen hasar bedeli, değer kaybı bedeli ve davacının aracın tamir süresince kullanılamaması nedeniyle ticari kazanç kaybı talep etme şartlarının bulunup bulunmadığı hususlarında olduğu tespit edilmiştir.Taraflarca bildirilen tüm deliller toplanmış, 26/10/2021 tarihli —— nolu ara kararı gereği dosyanın bir trafik kazalarında kusur konusunda uzman bilirkişi ile bir de otomobil değer kaybı ve hasar konusunda uzman bilirkişiden oluşan heyete tevdine karar verilmiş, 09/12/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle;”Davalı Araç Sürücüsü—–oluşan kazada %100 Asli ve Tam Kusurlu ve zararın tamamından sorumlu olduğu davalı —— plakalı araç sahibi olması sebebi ile oluşan zarardan müteselsilen sorumlu olduğu——, İhiyari Mali Mesuliyet Sigortası teminatından tazminat talep edilebileceği; davacıya ait—– plakalı aracın hasar tutarının KDV dahil 49.288 TL ve davalı —— tarafından ödenen 36.000 TL tutarın mahsubundan sonra bakiye hasar tutarının KDV dahil 13.288 TL olduğu; davacıya ait ——plakalı aracın 22.06.2019 tarihinde meydana gelen kaza öncesinde rayiç değerinin 207.000 TL onarıldıktan sonra 197.000 TL ve piyasa şartlarında değer kaybının 10.000 TL olduğu..” şeklinde rapor sunulmuştur.
Taraflarca bilirkişi raporuna itirazda bulunulmuş, mahkememiz 21/04/2022 tarihli,—- nolu celse ——nolu ara kararı gereği dosyanın rapor sunan bilirkişi heyetine tevdine karar verilmiş, 23/05/2022 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; “——plakalı aracın onarımının 12 gün süreceği ve 23/05/2022 tarihinde günlük muadil araç kiralama bedeli 550,00 TL olmak üzere 6.600,00 TL ikame araç bedeli olduğu..” şeklinde rapor sunulduğu, 03/11/2022 tarihli —- nolu celse —– nolu ara kararı gereği dosyanın tekrardan rapor sunan bilirkişi heyetine tevdi edilmesine karar verildiği, 27/11/2022 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; “—— plakalı aracın onarımının 12 gün süreceği ve 23.05.2022 tarihinde, günlük muadil araç kiralama bedeli 550,00 TL olmak üzere 6.600,00 TL ikame araç bedeli olduğu—— plakalı aracın onarımının 12 gün süreceği ve 22.06.2019 tarihinde, günlük muadil araç kiralama bedeli 244 TL/Gün olmak üzere toplam 2.928 TL ikame araç bedeli olduğu, Davacıya ait —– plakalı aracın hasar tutarının KDV dahil 49.288 TL ve davalı ——tarafından ödenen 36.000 TL tutarın mahsubundan sonra bakiye hasar tutarının KDV dahil 13.288 TL olduğu; davacıya ait —— plakalı aracın 22.06.2019 tarihinde meydana gelen kaza öncesinde rayiç değerinin 207.000 TL onarıldıktan sonra 197.000 TL ve piyasa şartlarında değer kaybının 10.000 TL olduğu kaza Tarihi itibari ile Toplam olarak Davacıya ödenmesi gereken net tutarın 13.288,00 TL * 10.000,00 TL * 2.928,00 TL – 26.216,00 TL olduğu…” şeklinde rapor sunulmuştur.Tüm dosya kapsamı ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; 22/06/2019 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davacıya ait——- plakalı aracın hasar gördüğü, kazanın oluşumunda davalı araç sürücüsünün hızını yol durumuna göre ve takip mesafesini ayarlamasına bağlı olarak arkadan çarpması nedeniyle %100 kusurlu olduğu, davacının hasar ve değer kaybı talebinden sürücü, işleten ve sigortanın birlikte sorumlu olduğu, kazanç kaybının dolaylı zarar olması nedeniyle sigortanın sorumlu olmadığı anlaşılmıştır. Kazaya karışan her iki aracında ticari faaliyet kapsamında işletildiği anlaşıldığından ticari avans faizi talep edilebileceği kanaatine varılmıştır.Her ne kadar bilirkişi raporunda 10.07.2020 tarihli eksper raporu dikkate alınarak bu rapordaki belirlenen miktarın kadri maruf olduğu şeklinde rapor düzenlenmiş ise de, yapılan incelemede sigorta tahkim komisyonu’nun—–sayılı ——-karar sayılı kararında 31.10.2020 tarihli bilirkişi raporu dikkate alınarak karar verilmiş olup, bu rapordaki belirlemelerin denetime elverişli olduğu anlaşıldığından hükme esas alınmış, toplam hasarın 51.194,00 TL olduğu, sigortanın yapmış olduğu 36.000,00 TL ödemenin düşülmesi ile davacının 15.194,00 TL hasar tazminatı talep edebileceği anlaşılmıştır.Hasarlanan araçta hasarsızına göre değer kaybı olacağından ve davacının gerçek değer kaybı miktarını talep edebileceğinden dolayı bilirkişi raporunda belirlenen 10.000,00 TL gerçek değer kaybı tazminatının kabulüne karar verilmiştir.Davacının araç kiralama işi yaptığı, dava konusu kaza nedeniyle aracını tamir süresince kiraya veremediği, aracın tamir süresinin 12 gün olduğu, her ne kadar davacı vekili tarafından güncel araç kiralama bedeli üzerinden yapılan hesaplamaya göre talep artırım dilekçesi sunmuş ise de, hesaplama yapılırken kaza tarihindeki araç kiralama ücretinin dikkate alınması gerektiği, kaza tarihinde günlük araç kiralama bedelinin günlük 244,00 TL olduğu, 12 günlük kira bedelinin 2.928,00 TL olduğu anlaşıldığından bu miktar yönünden kısmen kabul kararı verilmiş aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile;
a-15.194,00 TL hasar bedeli, 10.000,00 TL değer kaybı olmak üzere toplam 25.194,00 TL’nin davalılar—— yönünden kaza tarihi olan 22.06.2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, diğer davalı ——- yönünden ise 05.11.2020 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
b-2.928,00 TL kazanç kaybının kaza tarihi olan 22.06.2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar——- müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Alınması gerekli 1.921,01 TL harçtan davacı tarafça peşin olarak yatırılan 262,90 TL peşin harç ve 280,10 TL tamamlama harcı toplamı 543,00 TL harcın mahsubu ile kalan 1.378,01 TL ‘nin davalılardan (davalı ——- Yönünden 1.178,00 TL’den sorumlu olmak üzere) müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL başvurma harcı, 262,90 TL peşin harç ve 280,10 TL ıslah harcı toplamı olan 602,30 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 1.827,60 TL yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranına göre (%88,45 kabul %11,55 ret) 1.616,52 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bakiye kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Tarafların artan gider avansı bulunması ve talep etmeleri halinde ilgili tarafa iadesine,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı ——kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre Davalı —— vekili için takdir olunan 3.672,01 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak Davalı ——Şirketi’ne verilmesine,
8-6325 sayılı Kanun’un 18-A/13. bendi uyarınca ——tarafından karşılanan 1.360,00 TL zorunlu arabuluculuk ücretinin davanın kabul ve ret oranına göre (%88,45 kabul %11,55 ret) 1.202,92 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak, 157,08 TL’sinin davacıdan alınarak Hazineye gelir olarak kaydedilmesine,Dair, davacı vekili ve davalı —— Yüzüne karşı diğer tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu usulen anlatıldı.