Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/93 E. 2023/174 K. 09.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/93 Esas
KARAR NO : 2023/174
DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 28/02/2020
KARAR TARİHİ : 09/03/2023
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Dava dışı —-tarafından davalı şirketlerdeki çalışmaları sebebiyle—–İş Mahkemesi’nin —–Sayılı dosyasından açılan alacak davasının kısmen kabul edildiğini, karar sonrası dava dışı işçinin —–.İcra Müdürlüğü’nün—— sayılı dosyasından başlattığı icra takibinde toplam 42.488,91 TL bedelin üçüncü şahıstan alacakları olarak haczedildiğini ve cebri icra yoluyla tahsil edildiğini, müvekkillerinin ihale makamı olduğunu ve tüm bu ödemelerden davalıların sorumlu olduklarını belirterek rücuen alacak olarak 42.488,91 TL’nin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birtikte davalıdan tahsilini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraftan tahsilini talep etmiştir.
Davalı—– vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı—— ödenen tüm bedelin tamamını şirketlerden talep edemeyeceğini, davacı ——işveren ve davalıların alt işveren konumunda olduklarını, tüm işçilik alacakları bakımından davacı—— ile yarı yarıya sorumluluklarının bulunduğunu, 6552 sayılı kanun gereği kıdem tazminatlarının tümünden davacı—— sorumlu olduğunu savunarak davanın reddini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Davalı——- usulüne uygun şekilde dava dilekçesi ile duruşma davetiyesinin tebliğ edilmesine rağmen dosyaya cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle, Tazminat (Rücuen Tazminat) davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık ise;—– İş mahkemesinin ——. Sayılı dosyasında hükmedilen tazminatın davacı tarafından ödenmesi nedeniyle, davalılardan rücuen tazminata ilişkin tazminat davası olduğu tespit edilmiştir.Davalı—– ticaret sicilden terkin edildiği anlaşıldığından davacı vekiline şirketin ihyası için dava açması hususunda süre verilmiş, bu kapsamda—— Sayılı dosyasında davalı ——-ihyasına karar verilmiş, karar kesinleşmiş ve taraf teşkili bu şekilde sağlanmıştır.Taraflarca bildirilen tüm deliller toplanmış, —- Asliye Ticaret Mahkemesi —— Esas sayılı dosyası,—– iş mahkemesi —-esas sayılı dosyası kesinleşme şerhi ile —— Karar sayılı dosyası içerisinde bulunan Gerekçeli karar evrakı ile kesinleşme şerhi dosyamız içerisine celp edilmiş, mahkememiz 30/09/2021 tarihli —-nolu celse —- nolu ara kararı gereği dosyanın iş hukuku alanında uzman bilirkişiye tevdine karar verilmiş, 12/01/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “…Davacı——müteselsil borçluluğun iç ilişkisinde kedisi üzerine düşen payın üzerinde dava dışı alacaklı işçiye ödemiş olduğu bedellerde davalılardan olan rücuen alacak meblağlarının ——hesaplanan 42.488,91 TL olduğu, %50 sorululuk oranına göre 21.244,45 TL olduğu talebin ise 42.488,91 TL olduğu, —– yönünden sorumluluk tespit edilemediğini, davacı —– davalının sorumluluğunu tümüyle kapsayan ödeme tarihi olan 23/05/2018 tarihinden itibaren ticari avans faizi talebinde bulunabileceği..” şeklinde rapor sunulmuştur.Taraflarca bilirkişi raporuna itiraz edildiği, mahkememiz 21/04/2022 tarihli,—-nolu celse, —— nolu ara kararı gereği, dosyanın rapor sunan bilirkişiye tevdi edilerek ek rapor alınmasına karar verildiği, 03/11/2022 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; “…Davacı —– ile davalılar arasında dava dışı işçiye karşı İş Kanunu m.2 gereği asıl işveren- alt işveren ilişkisi bulunduğunun tespit edildiği, davacı haklı görüldüğü takdirde, davacı —— ve davalılar arasındaki sorumluluğunun kendileri nezdinde geçen süre nispetinde olacağı, yapılan hesaplamalarda davacı —— müteselsil borçluluğun iç ilişkisinde kendisi üzerine düşen payın üzerinde dava dışı alacaklı işçiye ödemiş olduğu bedellerde davalılardan olan rücuen alacak meblağlarının; davalılar birlikte tam sorumluluğa göre hesaplanan 13.703,07 TL olduğu, %50 sorumluluk oranına göre 6.851,54 TL olduğu,—— yönünden tam sorumluluğa göre hesaplanan 6.851,54 TL, %50 sorumluluk oranına göre 3.425,77 TL——yönünden tam sorumluluğa göre hesaplanan 6.851,53 TL, %50 sorumluluk oranına göre 3.425,77 TL toplam talep ise 42.488,91 TL olduğu, davacı——davalının sorumluluğunu tümüyle kapsayan ödeme tarihi olan 23/05/2018 tarihinden itibaren ticari avans faizi talebinde bulunabileceği..” şeklinde rapor edilmiştir.Tüm dosya kapsamı ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; dava dışı —–davalıların işçisi olduğu, davacı——asıl iş veren konumunda olduğu, davacı tarafından dava dışı ——işçilik alacaklarından dolayı mahkeme kararına istinaden ödeme yapıldığı, bu ödemenin davalılardan rücuen tahsilinin talep edildiği, taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin 11.5. Maddesinde davalıların çalıştırdığı personeller ile ilgili sorumluluğun davalılara ait olduğunun kararlaştırıldığı, bu nedenle asıl işveren alt işveren arasında %50 sorumluluk oranının uygulamasına gerek olmadığı, sorumluluğun tamamının davalılara ait olduğu, bilirkişi ek raporunda dava dışı işçinin davalılar yanında çalışmasından kaynaklı yapılan ödemenin 13.703,07 TL kısmında sorumlu olacağı belirlendiği, bilirkişi raporunun denetime elverişli olduğu ve yapılan hesaplamanın doğru olduğu anlaşılmış, davanın kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile; 13.703,07 TL’nin 23.05.2018 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2- Alınması gerekli 936,06 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından harç dışında harcanan 1.106,50 TL yargılama giderinden kabul ve ret oranına göre hesaplanan (%32,25 Kabul %67,75 Ret) 356,84 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalıların tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre takdir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6-Tarafların artan gider avansı bulunması ve talep etmeleri halinde karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafın yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.