Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/731 E. 2022/405 K. 26.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/731 Esas
KARAR NO : 2022/405

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/12/2020
KARAR TARİHİ : 26/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirketin, davalı——— alacağının ödenmemesi nedeniyle davalı şirket aleyhine icra takibi başlatıldığı, borçlunun itiraz ile takibin durdurulduğu, davalı ile gerçekleştirilen — ——– anlaşmaya varılamama ile sonuçlandığı, davacı şirketçe davalı şirketin talebi üzerine — davalı şirkete teslim edildiği, davacı şirketin bu satım gereği davalı—- düzenlediği ve davalıya gönderdiği, davalı şirketçe takip konusu bu faturaya herhangi bir itirazda bulunulmadığı, davalı şirketin bu fatura borcuna karşılık 5.000,00TL ödeme yaptığı, davacının tüm taleplerine rağmen davalı şirketin bakiye borcunu ödemekten imtina ettiği, davalının itirazının hukuka ve olaya aykırı olduğu açıklanan nedenlerle davanın kabulü ile, davalının icra takibine itirazının iptaline ve takibin devamına, davalı aleyhine dava konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri vekalet ücretinin davalı şirkete yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Usulüne uygun çağrı kağıdı tebliğine rağmen davalı taraf, davaya cevap vermemiş, davalı vekili duruşmalardaki beyanında, davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibariyle, fatura alacağına istinaden davacı tarafça başlatılan — Esas sayılı icra takibine davalı tarafça yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
Mahkememizce icra dosyası celp edilmiş, — üzerinden gönderilen dosyanın incelenmesinde, davalı yana ödeme emrinin —– tarihinde tebliğ edildiği davalının süresi içerisinde ——- tarihinde borca itiraz ettiği anlaşılmıştır. Tarafların — celp edilmiş, her iki tarafın ticari defterlerinin incelenmesi amacıyla dosyanın mali müşavir bilirkişiye tevdine karar verilmiş olunup, bilirkişice tanzim edilen—-tarihli raporda özetle: “Davacı ———— ve usulüne uygun şekilde açılış ve kapanış noter tasdiklerinin yapıldığı, davacının sunduğu cari hesap dökümlerinin ve dava konusu faturanın —- kayıtlarıyla uyumlu olduğu tespit edildiği, buna göre söz konusu ticari defterlerin davacı şirket lehine delil niteliğine sahip olduğu, davalı şirketin —- ile iletilmesine rağmen defterlerinine ilişkin belge göndermediği, yerinde inceleme günü tayini konusunda da dönüş yapmadığı, davacı şirketin ticari defterlerine göre, davacı —– itibariyle asıl alacağının —– olduğu, dava konusu asıl alacağın, —– tutarındaki, davacı tarafça davalı adına düzenlenen tek bir faturanın ödenmeyen kısmından kaynaklandığı, bu ödeme bedeli düşüldüğünde davacının kalan alacağının—– olacağı, davalının dava konusu faturaya ilişkin mal ve hizmet aldığına ilişkin bildirimde bulunduğunun tespit edildiği, TTK 1530. Maddeye göre —- asıl alacak——- faiz ile birlikte davacının davalıdan icra takip tarihi itibariyle —– alacaklı olduğu” yönünde görüş bildirmiştir. Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, taraflarca rapora karşı beyanda bulunulmuş olup, alınan raporun hüküm kurmaya ve denetime elverişli olması sebebiyle davalının ek rapor talebi aşağıda belirtilen gerekçelerle yerinde görülmemiştir.
Bilindiği gibi fatura tek başına alacağı ispata elverişli değildir. Fatura konusu hizmetin/malın karşı tarafa teslim edildiğine yönelik başkaca yazılı belgelerle desteklenmesi gerekir. Belirtilen belgeler imzalı —- türlü ispata yarar yasal delil olabilir. Takip konusu alacak —- bedelli olup, celp edilen —– kayıtlarına göre her iki tarafın takip konusu—– bildirdiği Mahkememizce ve bilirkişice tespit edilmiştir. Bu durumda karine gereği davacı mal teslimini yaptığını ispatlamıştır. Hal böyle olunca ispat yükü davalı taraf üzerinde kalmış ve davalı taraf borçlu olmadığını, hizmet almadığını ispatlayamamıştır. Açıklanan nedenlerle asıl alacağa yönelik davalı tarafça icra takibine yapılan itiraz yerinde görülmemiş, davanın —- ödenmeyen bakiye asıl alacak yönünden kabulüne, itirazın iptaline karar vermek gerekmiştir.
Davacının işlemiş faize ilişkin talebi ise, davalının takipten önce temerrüde düşürüldüğü ispatlanamadığından reddedilmiştir. Bilirkişice TTK 1530. Madde kapsamında hesaplama yapılmış ise de; emsal——-:”Dava, taraflar arasında mal alım sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili talebiyle başlatılan icra takibine itiraz üzerine açılan itirazın iptali istemine ilişkindir. TTK’nın 1530.maddesi —– ilişkin olup somut olayda——– bulunmamaktadır. İcra takip tarihinden önceki dönem için temerrüt faizine hükmedilmesi TBK’nın 117.maddesi koşullarına bağlı olup icra takip tarihinden önce davalıya temerrüt ihtarı gönderilmesi ya da taraflar arasında yapılan sözleşme ile ödeme gününün kararlaştırılması gerekmektedir. Somut olayda, icra takibinden önce davalının temerrüde düşürülmediği ve sözleşme ile ödeme tarihinin belirlenmediği, buna göre takip öncesi işlemiş faiz şartlarının oluşmadığı tesbit edilmekle; davacı vekilinin bu yöndeki istinaf sebebi yerinde görülmemişti——– mahiyettedir.)” gerekçesi ile hangi şartlarda TTK 1530. Maddenin uygulanacağına değinilmiştir. Eldeki davada da taraflar arasında mal ve hizmet —- bulunduğu iddia ve ispat edilmediğinden mal-alım sözleşmelerine de TTK 1530.madde uygulanamayacağından takip öncesi işlemiş faiz talebi bu yönüyle de uygun bulunmamış, yine takip tarihinde—– yıllık %10,00 oranında avans faizi belirlendiğinden davalının faiz oranına ilişkin itirazı kapsamında yıllık %10,00 ve değişen—— yürütülmek sureti ile takibin devamına karar verilmiş, alacak likit ve belirlenebilir olduğundan icra inkar tazminatına hükmedilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile—– dosyasında, davalı tarafından yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 28.276,00-TL asıl alacak üzerinden asıl alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar 3095 sayılı kanun 2/2 md. uyarınca yıllık %10,00 ve değişen-artan oranlarda ticari avans faizi yürütülmek sureti ile devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Kabul edilen asıl alacak üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 1.931,53-TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 328,29-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.603,24-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından harcanan 328,29-TL peşin harç, 54,40-TL başvuru harcı olmak üzere toplam 382,69-TL harç giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından harç dışında harcanan 1.071,00-TL yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranına göre hesaplanan (%96,41 Kabul, %3,59 Ret) —–davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından masraf yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı kendisini ——- hesaplanan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden —- vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-6325 sayılı Kanun’un 18-A/13. bendi uyarınca——— ücretinin kabul ret oranına göre hesaplanan 1.272,61-TL’sinin davalıdan, 47,39-TL’sinin davacıdan alınarak Hazineye gelir olarak kaydedilmesine,
10-Tarafların artan gider avansı bulunması halinde karar kesinleştiğinde kendilerine iadesine,
Dair, Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.