Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/66 E. 2022/674 K. 06.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/66 Esas
KARAR NO:2022/674
DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:19/02/2020
KARAR TARİHİ:06/10/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —tarihinde trafik kazası meydana geldiği, kaza neticesinde davalı sigortalıya ait — araç sürücüsünün asli ve tam kusurlu olduğu, — tarihli raporunda davacının dava konusu kaza sebebi ile—oranında daimi sakat kaldığı ve geçici iş göremezlik süresinin—ay olduğunun tespit edildiği, kazaya sebebiyet veren—kapsamında davalı şirkete yapılan başvuru neticesinde açılan—nolu hasar dosyasından davacı tarafa— ödeme yapıldığını, ancak davacının maluliyet oranı belirlenen oranın çok daha üzerinde olduğu, ayrıca geçici iş göremezlik taleplerine ilişkin davacı tarafa herhangi bir ödeme yapılmadığını, açıklanan bu sebeplerden dolayı — daimi iş göremezlik tazminat talebi ile — geçici iş göremezlik tazminat talebinde bulunduğu görülmekle, temerrüt tarihinden itibaren ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, dava masrafları ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu kaza sebebiyle davalı — şirketine başvurulduğu, açılan hasar dosyası altında — raporu hazırlandığı, hazırlanan rapora göre — tablosuna,— teknik faiz ve sigortalı araç sürücüsünün —- kusur oranına istinaden— tazminat ödemesi yapıldığını, hasar aşamasından yapılan ödeme, poliçe tanzim tarihi itibariyle hesaplanmış olduğu bakiye tazminatın söz konusu olmadığını, yapılan bu ödemelerle davalının sorumluğunun sona erdiğini, geçici iş göremezlik tazminatı poliçe kapsamında olmadığını, davacının ceza yargılaması sırasında şikayetlerinden vazgeçmeleri ya da uzlaşma bildirimleri mahkemece ceza dosyasından tetkik edilerek araştırılması gerektiği, açıklanan bu sebeplerden dolayı davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davacı vekili — tarihli dilekçesiyle açılan davadan feragat ettiklerini, sulh anlaşması gereği zorunlu arabuluculuk ücreti davalı şirket tarafından ödeneceği, onun dışında kalan yargılama giderleri ile vekalet ücreti konusunda tarafların birbirlerinden başkaca harhangi bir talepte bulunmadığını beyan etmiştir. Davalı — vekili tarafından sunulan—tarihli dilekçe ile feragat nedeniyle davanın reddini, davacı taraftan yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığı beyan edilmiştir.
6100 Sayılı HMK.’nın 309. maddesinde “Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. Kısmen feragat veya kabulde, feragat edilen veya kabul edilen kısmın, dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir. Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır.” düzenlemesi bulunmaktadır. Bu itibarla, açılan davadan feragat edilmiş olduğundan, yukarıda açıklanan hüküm nedeniyle davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Alınması gerekli— peşin harç ile — tamamlama harcının toplama olan— harcın karar kesinleştikten sonra talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Taraf vekillerinin beyanları dikkate alınarak yargılama gideri ve avukatlık ücreti tayinine yer olmadığına,
5-Artan gider avansı bulunması ve talep etmeleri halinde karar kesinleştikten sonra gider avansının ait olduğu tarafa iadesine,
6-6325 sayılı Kanun’un 18-A/13. bendi uyarınca— tarafından karşılanan —zorunlu arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak Hazineye gelir olarak kaydedilmesine,Dair, tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren– hafta içerisinde— Bölge Adliye Mahkemesi’ne İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.