Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/574 E. 2021/1266 K. 18.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/574 Esas
KARAR NO : 2021/1266
DAVA : Sigorta (Hayat Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 03/11/2020
KARAR TARİHİ : 18/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Hayat Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müteveffa — davalı sigorta şirketine — akdettiğini bu sigorta primlerini tamamen ödediğini böylece poliçelerin geçerli hale geldiğini sigorta sözleşmelerinin tanzim edildiği tarihlerde poliçelerde de belirtildiği üzere herhangi bir rahatsızlığının olmadığını ancak müteveffaya– tarihinde aşırı hareketlilik, düşünce — yapılan psikiyatrik değerlendirmesinde manik depresif hastalık tanısı konulduğunu müteveffanın tedavi altına alındığını daha önceden bilinen rahatsızlığı olmayan müteveffanın bipolar bozukluk hastalığından kaynaklı olarak akli melekelerindeki rahatsızlık nedeniyle — tarihinde intihar ettiğini müteveffa hem maddi hem manevi açıdan doyuma sahip bir hayat sürerken intihar etmiş olması akli melekelerindeki rahatsızlığın ciddiyetini ortaya koyduğunu hiçbir sıkıntısı olmayan müteveffanın kasıtlı olarak rizikonun gerçekleşmesine sebep olması gibi bir durumun söz konusu olmadığını müvekkillerinin davalı sigorta şirketine — tarihinde başvurarak vefat tazminatını talep ettiğini ancak sigorta şirketinden müvekkillerine herhangi bir ödemenin yapılmadığını belirterek sigorta poliçelerinin vefat tazminatının her biri için 10.000’er TL, toplam 30.000-TL ‘nin müteveffanın vefat tarihi olan 23/05/2019 tarihinden itibaren işleyecek kanuni faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacılar murisi— için düzenlenmiş olan poliçelerin iptal olduğunu, intihar etmek suretiyle vefat ettiği gerekçesi ile anılan poliçelerin içeriğindeki teminatlar kapsamında tazminat ödenmesine dair başvurusu üzerine açılmış olan hasar dosyaları kapsamında 21/07/2020 tarihli — bilgilendirme yazılarının iletildiğini bilahare yapılan değerlendirme sonucunda talebin poliçe teminat kapsamı dışında kaldığının tespit edildiğini sigortalının intiharı veya intihara teşebbüsü sonucu ölümü, akli melekelerindeki bir rahatsız sebebiyle üç yıldan önce gerçekleşmiş ise sigortacı sigorta bedelini ödemek zorunda olduğunu intiharın üç yıldan önce gerçekleştiğinden intihar sebebi ile vefat sonucunda tazminatın ödenmesinin hukuken mümkün olmadığını belirterek davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine, esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, — poliçesinden kaynaklanan ölüm tazminatının ödenmesi istemine ilişkindir.
28.11.2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan ve 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı “Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun”un (TKHK) 2. maddesinde Kanun’un kapsamı “bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” şeklinde açıklanmıştır. Kanun’un “tanımlar” başlıklı 3. maddesinin (l) bendinde ise tüketici işlemi, “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden — arasında kurulan, eser,—bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder” biçiminde tanımlanmıştır.
6502 sayılı TKHK’nın 73. maddesi uyarınca tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemesi görevli kılınmıştır. Bunun yanında Kanun’un 83. maddesinde de taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanun’un görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği belirtilmiştir.
Somut olayda, davacıların miras bırakanı tarafından kullanılan bireysel ihtiyaç kredisi kapsamında düzenlenen — poliçesi bir tüketici işlemidir. Tüketicinin taraf olduğu tüm uyuşmazlıklarda görevli mahkeme tüketici mahkemesi olup mahkememizin görevsiz olması nedeniyle davanın usulden reddine karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur. —–
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin görevli olmaması nedeni ile 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince davanın usul yönünden REDDİNE,
2-6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 20. maddesi gereğince iş bu kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki hafta süre içinde başvuru halinde dava dosyasının görevli —- —Nöbetçi Tüketici Mahkemesi’ne gönderilmesine,
3-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 331/2. maddesi gereği harç ve yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine, davaya görevli mahkemede devam edilmemesi durumunda, mahkemece talep üzerine dosya üzerinden durumun tespiti ile yargılama giderleri, harç ve vekalet ücretinin hüküm altına alınmasına,
Dair, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde İstinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okundu usulen anlatıldı