Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/565 E. 2021/1224 K. 16.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/565 Esas
KARAR NO : 2021/1224
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 16/09/2014
KARAR TARİHİ : 16/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —- adına kayıtlı——— ile müvekkili — kullandığı —-numaralı motosikletin 01/05/2013 tarihinde — trafik kazası yaptıklarını, trafik kazası tespit tutanağına göre, sürücülerden —- Asli kusurlu olduğunun anlaşıldığını, kazaya karışmış olan — plakalı kamyonetin, davalılardan — tarafından — Sigorta Poliçesi ile sigortalandığını, müvekkilinin uğradığı maddi kayıpların giderilmesi için davalı sigorta şirketine 26/06/2013 tarihinde ihtarname gönderildiğini, ancak sigorta şirketinin ödeme yapmadığını belirterek; dikçede açıklanan nedenlerle öncelikle kazaya karışmış olan — plaka numaralı aracın 3. Şahıslara devrinin önlenmesi amacıyla trafik kaydına ‘İhtiyati Tedbir’ konulmasına;
—kaybından ve çalışılmayan süreden kaynaklanan maddi zararlarına karşılık olarak fazlaya dair talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 40.000,00 TL maddi tazminatın tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, hükmedilecek maddi tazminata, davalılar ——– olay tarihinden itibaren yasal, davalı sigorta şirketi içni ise —– tarihinden itibaren ticari faiz işletilmesine, sigorta şirketi ödeme taleplerini yerine getirmediğinden işlemiş faiz, yargılama giderleri, harç ve vekalet ücretinden de sorumlu tutulması geretiğini; 20.000,00 TL manevi tazminatın, davalılara —– kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile beraber tahsil edilmesini talep etmiştir.
Davalı —- cevap dilekçesinde; 01/05/2013 tarihinde maluliyetle sonuçlanan yaralamalı trafik kazasına karıştığı belirtilen —- —-numaralı —- adına maluliyet halinde kaza tarihi itibariyle şahıs başına 250.000,00 TL’ye kadar azami sorumluluk limiti ile müvekkili —- ettirildiğini, davacı vekilinin dilekçesinde söz konusu kaza sebebiyle müvekkili —- sürekli iş göremezliğe maruz kaldığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 40.000,00 TL maddi tazminatın 05/07/2013 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte tahsilini istediğini, müvekkili sigorta şirketinin bu sorumluluğunun, K.T.K.’nin 85/1 ve Trafik Sigorta Poliçesi Genel Şartlarının 1. Maddesinden doğan kusur oranında ve poliçe limiti ile sınırlı sorumluluk olduğunu, bu nedenle sebepsiz zenginleşmeye meyndan vermemek için, kazaya karışan araç sürücülerinin kusur oranlarının belirlenmesi ve bilahere tazminatının tespitinin gerektiğini;
Tazminat hesaplamasından Motosiklet sürücüsü olan davacının gerekli — önlemlerini alıp almadığının, araştırılmak suretiyle bu yönde eksiklik bulunması halinde, belirlenen tazminattan mütefarik kusur indirimi yapılması gerektiğini, Yüksek Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarının bulunduğunu belirterek; bu nedenle davanın reddine, aksi halde belirttikleri şekilde hesaplama yapılarak hüküm tesis edilmesine, temerrüt tarihinden itibaren ticari faiz talebinin reddine, müvekkili şirketin dava açılmasına sebebiyet vermediğinden, masraf, faiz ve vekalet ücreti ile sorumlu tutulmamasına, yargılama iderleri ve vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar —–vekilinin cevap dilekçesi; Davacı — kullanmakta olduğu — plakalı motosikletin—- — müvekkili — adına kayıtlı, diğer —- plakalı araca sağ öen kısmından çarpıştığını, çarpma sonucu yaralamalı maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiğini, olay günü müvekkilinin ——– ——götürmekte olduğunu, müvekkilinin acil bir durum olduğunu göstermek için seyir halindeki aracın ————- olduğunu, yolu kontrol ederek çıktığını, ancak motosiklet sürücüsü — hızının yüksek olması nedeniyle durmadığını ve müvekkiline aracın çarpmış olduğunu, davacı — kaza tarihinde — belgesinin olmadığını, — sürücü belgesinin de alkol kullanmaktan alındığını, ayrıca üzerinde kayıtlı motosikletin 2918 sayılı K.T.K’ye göre araç muayenesinin yapılmadığını—- çıktığını, motosikleti kullanan —- olayda kusuru olup olmadığı hususlarının motosikletin kaza günü mevcut durumunun da dikkate alınarak —- tarafından tespitinden gerektiğini, kaza tarihinde tutulan trafik kazası tespit tutanağında müvekkilinin asli kusurlu olduğu hususunu kabul etmediklerini, motosikleti kullanan davacı — kazada kusurlu olup olmadığının motosikletin kaza anındaki mevcut durumunun da dikkate alınarak ehil bilirkişiler tarafından tespitinin gerektiğini, davacının maddi kayıplarının giderilmesi için müvekkiline ait aracın—— yapan —başvurduğunu ancak —- muayenesi yapılmadığından —– öğrendiklerine göre sigortaca ödeme yapılmadığını, dilekçe ekinde sunulan davacının —- —incelendiğinde, motosikletin muayenesinin yapılmamış olduğunun görüleceğini, müvekkilinin —- mevcut olduğundan, davacının maddi kayıplarından dolayı müvekkilinin müteselsilen sorumlu tutulamayacağını belirterek; dilekçesinde açıkladığı nedenlerle, davacının haksız talep ve davasının reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibariyle; trafik kazası nedeniyle yaralanan davacının araç sürücüsü, aracın işleteni ve aracın sigortasından maddi tazminat, —— diğer davalılardan ise manevi tazminat talebine ilişkin tazminat davasıdır.
Mahkememizi,——– sayılı kararı ile maddi tazminat talebinin kısmen kabulüne, manevi tazminat talebinin ise reddine karar verilmiştir.
Davacı tarafın kararı temyiz etmesi üzerine,—- Karar sayılı kararında; “… Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, davacı—davalı — şikayetçi olmadığı ve uzlaşmayı kabul ettiği, kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği, kazadan sonra davalı —kendisi ve—– davacı ile —- hastaları olmasına rağmen hastaneye götürerek öncesinde ve sonrasına takip ettikleri, bu nedenle manevi zararının karşılandığı gerekçesiyle davacının manevi tazminat talebinin reddine karar verilmişse de varılan sonuç dosya kapsamına uygun değildir.
Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi hükmüne göre hâkimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar verir ve para tutarınında adalete uygun olması —- bulundurur. Olayın oluş şekli, davacının kaza nedeniyle malul kaldığı ve davalı tarafın da %75 oranında kusurlu olduğu anlaşıldığından, duyulan acı, davalıların kusuru, olayın meydana geliş şekli ve tarafların —–gözetilmek suretiyle davacı — için uygun bir miktarda manevi tazminata hükmedilmemesi isabetli değildir….” —-gerekçe ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Bozma kararı üzerine dosya mahkememizin —- —- sırasına kaydedilmiş, —– ilamına uyularak yargılamaya devam olunmuştur. Davacı ve davalı gerçek kişilerin sosyal ve mali durumlarının belirlenmesi için ilgili ——müzekkere yazılmış ve müzekkere cevapları dosya içerisine alınmıştır.
Tüm dosya kapsamı ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; —–tarihinde meydana gelen trafik kazasında davacının yaralandığı, olayın oluş şekline uygun olan ve mahkememizce hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının %25 kusurlu, davalı sürücünün ise %75 kusurlu olduğunun tespit edildiği, kaza tarihinde yürürlükte bulunan yönetmeliğe göre ve usulüne uygun şekilde düzenlenen — davacının %4,3 kalıcı iş göremezliğinin bulunduğu, iyileşme süresinin 3 aya kadar uzayabileceğinin tespit edildiği, usulüne uygun olarak düzenlendiği anlaşılan ve hükme —– davacının 39.857,99 TL maddi zararının belirlendiği anlaşılmış olup, bu belirlemeler dikkate alınarak maddi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
Manevi tazminat talebi açısından ise; manevi tazminat, zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple ——- durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli ve tarafların kusur durumu da gözönünda tutularak, 6098 sayılı B.K’nun 56. maddesindeki özel haller dikkate alınarak, hak ve nasafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K’nun 4. maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin —- nesafete göre hükmedileceği öngörülmüştür. Belirtilen hususlar dikkate alındığında davacının kaza nedeniyle yaralandığı, dava konusu kazada davalı araç sürücüsünün %75 oranında kusurlu olduğunun belirlendiği, somut olayın özelliği, davacının yaşı, tarafların sosyal ve mali durumu dikkate alınarak davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının maddi tazminat davasının KISMEN KABULÜ ile; 39.857,99 TL’nin davalı — yönünden olay tarihi olan —– tarihinden itibaren yasal faizi ile ve davalı —yönünden 09.07.2013 tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 2/2 maddesi uyarınca değişen-azalan oranlarda işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine,
2-Davacının manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜ ile; 10.000,00 TL’nin olay tarihi olan 01.05.2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar —– müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
3-Maddi tazminat davası yönünden alınması gerekli 2.722,70 TL harçtan davacının yatırmış olduğu 204,95 TL peşin harcının mahsubu ile kalan 2.517,75 TL harcın davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
4-Maddi tazminat davası yönünden davacı tarafından yatırılan 204,95 TL peşin harç, 24,30 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 229,25 TL’nin davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Maddi tazminat davası yönünden davacı tarafından yapılan 1.400,00 TL bilirkişi ücreti, 600,00 TL —- ücreti ve 711,85 TL tebligat ve yazışma gideri masrafı olmak üzere toplam 2.711,85-TL yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranına göre (%99,64 kabul, %0,36 ret) 2.702,08 TL’nin davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacılar üzerinde bırakılmasına,
6-Maddi tazminat davası yönünden davalı —-sarfedilen toplam 50,00 TL yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranına göre (%99,64 kabul, %0,36 ret) 0,18 TL’nin davacıdan alınarak davalı —- verilmesine,
7-Maddi tazminat davası yönünden davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden —- Tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 5.978,70 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
8-Maddi tazminat davası yönünden davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden —- Tarifesine göre davalılar vekili için takdir olunan 142,01 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
9-Manevi tazminat davası yönünden alınması gerekli 683,10-TL harcın davalılar —- müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
10-Manevi tazminat davası yönünden yargılama gideri yapılmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
11-Manevi tazminat davası yönünden davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden — göre davacı vekili için takdir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalılar —-müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
12-Manevi tazminat davası yönünden davalılar —– kendilerini vekille temsil ettirdiğinden — göre davalılar —– takdir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar —- verilmesine,
13-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde Yargıtay Temyiz yolu açık olmak üzere davacı vekili, davacı —- ve bir kısım davalılar vekilinin yüzüne karşı diğer tarafların yokluğunda verilen karar açıkça okundu usulen anlatıldı.