Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/472 E. 2021/1236 K. 16.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2020/472 Esas
KARAR NO: 2021/1236
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 28/09/2020
KARAR TARİHİ: 16/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı şirket nezdinde sigortalı — maliki ve sürücüsü olduğu —–plakalı araç ile seyir halinde iken karşıdan karşıya geçmekte olan davacının annesi — ölümlü trafik kazasına sebebiyet verdiğini, meydana gelen kazada —- asli ve tam kusurlu olduğunu, müteveffanın ölümü nedeniyle davacının müteveffanın desteğinden yoksun kaldığını, müvekkilinin yaşanan ani ölüm nedeniyle müteveffanın desteğinden yoksun kaldığını, müvekkilinin annesi ile birlikte yaşadığını, çalışan kadın olan müvekkilin evdeki temizlik işleri ve yemek yapılması işlerinin müteveffa tarafından yerine getirildiğini, annesinin kızına evin temizliğinde yardım ettiğini, çarşı pazar ihtiyaçlarını gördüğünü, yemek pişirdiğini, olay günü de market ihtiyacını karşılamak için çıktığı yolda aracın çarpması ile yaşamına yitirdiğini, destekten yoksun kalma tazminatı talebine ilişkin olarak davalı —- başvuru yapıldığını ancak davalı şirketçe gerekçe gösterilmeden reddedildiğini, alacağın tahsili için dava öncesi arabuluculuk başvurusu da yapıldığını ancak anlaşmaya varılamadığını açıklanan nedenlerle — tarihinde meydana gelen kaza nedeniyle şimdilik — destekten yoksun kalma tazminatının davalı —- temerrüde düştüğü tarihten itibaren işletilecek faiziyle birlikte tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı şirkete yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Kaza tarihi itibariyle —- yaşında olan davacının desteklik yaş sınırını aşması nedeniyle destekten yoksun kalma talebinin reddine karar verilmesini talep ettiklerini, kabul anlamına gelmemekle birlikte davacı tarafın müvekkil şirketin sigortalısının kusurlu olduğunu ispat etmesi gerektiğini, davacının dava konusu kaza nedeniyle müvekkili şirketten ve başkaca sorumlulardan almış olduğu tazminat tutarlarının hesaplanacak tazminattan indirilmesi gerektiğini, müvekkili şirketin sigorta bedelini ödeme yükümlülüğünün dava tarihinde muaccel hale geldiğini, bu sebeple faize hükmedilmesi halinde faizin dava tarihinden işletilmesini açıklanan nedenlerle davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle, davalının sigortalısı sürücü —–sevk ve idaresindeki ——tarihinde karıştığı kazada davacının annesinin vefatı nedeniyle, davacının destekten yoksun kaldığı iddiasıyla sigorta şirketine açılan maddi tazminat davasıdır.
Mahkememizce ceza dosyası, hasar dosyası celp edilmiştir.
Eldeki davada uyuşmazlık davacının annesinin vefatı sebebiyle desteğinden yoksun kalıp kalmadığıdır. Bilindiği gibi —— gereği çocuklar için destekten yoksun kalacakları sürenin belirlenmesinde yaşları, okuldaki eğitim durumları, içinde yaşadıkları sosyal ve ekonomik koşulların ayrı ayrı değerlendirilmesi, yüksek öğrenim yapacaklar ise, — doldurulmasına kadar; yüksek öğrenim yapmamakta ise yerleşik ve kabul gören uygulamaya göre, erkek çocukları için—- kız çocukları için —- yaşın desteğin sona ereceği yaş olarak kabul edilerek hesaplama yapılması gerekmektedir. Bu yaştan sonra ise çocuğun çalışma hayatına başlayarak annesine-babasına destek olacağı kabul edilmektedir. Davacı kaza tarihinde —- yaşında olduğundan annesine destek olması beklenmekteyken aksini iddia ettiğinden ispat yükü davacıdadır. Davacının dava dilekçesinde dinlenmesini talep ettiği tanıklar Mahkememizce dinlenmiş olup;
Tanık—- tarihli duruşmadaki beyanında özetle:”Davacı ile annesinin birlikte yaşadığını, annesinin —destek olduğunu, evde parayı getirenin —- olduğunu, dolayısıyla —–annesine destek olduğunu, annesinin çok dinç biri olduğunu, —– beyan etmiştir.Tanık —- tarihli duruşmadaki beyanında özetle:— annesi ile birlikte yaşadığını, —- çalıştığını annesinin de —— yaptığını, annesi yaş olarak yaşlı olduğunu ancak fiziken dinç birisi olduğunu, herhangi bir hastalığının olmadığını bildiğini, evlerinin rampa olduğunu, her gün alışveriş torbalarını alıp alışverişe çıkıp geldiğini” beyan etmiştir. Dinlenen tanıklar; davacının dava dilekçesinde belirttiği gibi davacının işe giderek eve maddi anlamda katkı sağladığını, müteveffa ile davacının aynı evde yaşadığını, müteveffanın evin yemek,temizlik, pazar alışverişlerini yaptığını ifade etmişlerdir.
Emsal nitelikte—- Sayılı ilamında: “Davacılardan — —- desteğin oğlu olmakla olay tarihinde —- yaşın üzerindedir. Davacının, desteğin ölüm günündeki yaşına göre destek alabileceği yaş sınırını geçtiği anlaşıldığından annesinden destek almadan yaşamını sürdürebileceğinin kabulü gerekir. Destek ile birlikte oturmak ve bekar olmak tek başına destekten yoksun kalma tazminatı isteme hakkı doğurmaz. Söz konusu rahatsızlığının, çalışmasını engelleyen bir özür veya sağlık sorunu olmadığı da gözetilerek davacı—- destekten yoksun kaldığı kabul edilemez.” gerekçesini haizdir. —– ilamında: “Davacının, desteğin ölüm günündeki yaşına göre destek alabileceği yaş sınırını geçtiği anlaşıldığından annesinden destek almadan yaşamını sürdürebileceğinin kabulü gerekir. Destek ile birlikte oturmak ve bekar olmak tek başına destekten yoksun kalma tazminatı isteme hakkı doğurmaz. —- kadar destek tazminatı alabilirler. Çalışmasını engelleyen bir özrü veya sağlık sorunu olduğu konusunda somut bir kanıt bulunmayan davacının destekten yoksun kaldığı kabul edilemez.” gerekçesi ile aynı evde yaşamanın tek başına yeterli olmayacağına, özrü veya sağlık sorunu olduğu konusunda kanıtı olması gerektiğine değinilmiştir. İçtihatlar ışığında eldeki dava değerlendirildiğinde her ne kadar davacı annesi ile aynı evde yaşamakta ise de; kendi beyanları ve tanık beyanlarından anlaşıldığı üzere evin geçimini yine davacı sağlayarak annesine destek olmaktadır. Annesinin —– işlerini yapması/yemek yapması davacının annesinin desteğine ihtiyacı olduğunu ve desteğinden yoksun kaldığını göstermez. Davacı bu işleri yapmasını etkileyecek herhangi bir sağlık sorunu olduğunu da iddia ve ispat etmemiştir. Müteveffanın yaşı itibari ile sağlığı elverdiği sürece yapabiliyorsa yemek yapması, pazar alışverişi yapması, temizlik yapması destek zararı olarak kabul edilmesi olanağı bulunmayan bir kayıptır. Yine davacının da -sağlık sorunu olmadığı nazara alındığında- devamlı ve gerçek bir ihtiyaç içerisinde bulunmaması, sosyal düzeyine uygun olan yaşamının devamını sağlamak için gerekli olanaklardan yoksun kalmadığının anlaşılması, annesinin davacıya sağladığı katkıların ailesel yardımlaşmalar olması gözetilerek davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 59,30-TL harçtan davacı tarafça peşin olarak yatırılan 54,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 4,90-TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yargılama gideri sarf edilmediğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 1.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-6325 sayılı Kanun’un 18-A/13. bendi uyarınca —– tarafından karşılanan 1.320,00-TL zorunlu arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak Hazineye gelir olarak kaydedilmesine,
7-Tarafların artan gider avansı bulunması ve talep etmeleri halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı karşı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 16/11/2021