Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/452 E. 2022/381 K. 20.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/452 Esas
KARAR NO: 2022/381
DAVA: Sıra Cetveline İtiraz ( Kayıt Terkin Talebi (İİK 235))
DAVA TARİHİ : 21/09/2020
KARAR TARİHİ: 20/04/2022
Mahkememizde görülmekte olan Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Terkin Talebi (İİK 235)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA, SAVUNMA ve DOSYA KAPSAMI:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —-iflasına karar verildiğini, kiracıdan —-alacaklı olduğunu, alacağını —- sırada—- kayıt yaptırdığını, sıra cetvelinin tebliğ alındığını, müflis şirketin — borcunu ödediğinden —- alacağının kalmadığını, alacaklara hukuka aykırı şekilde faiz işletildiğini, bu nedenle ——— alacağının terkinine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; —— imzalandığını, ardından sözleşmenin tadil edildiğini, sözleşmede yazılı malın kiralandığını, kira bedellerinin zamanında ödenmemesi nedeniyle ihtarname keşide edildiğini, ödeme için —– ödeme süresi verildiğini, ödeme yapılmadığı takdirde sözleşmenin fesih edileceğinin ihtar edildiğini, ancak bu süre içinde kira bedellerinin ödenmediğini, fesih hakkının doğduğunu, üst üste — zamanında ödenmediğini, fesih hakkının doğduğunu, kiracının iflas ettiğini, toplam —— alacaklarının —– kaydının talep edildiğini, alacağın kalmadığı yönündeki iddiaların yersiz olduğunu savunarak açılan davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava, kayıt terkin davasıdır.
Davacı — dava dışı müflis —- alacaklı olduğunu ve alacağının sıraya kayıtlı olduğunu; öte yandan davalı —— alacaklı olarak sıraya kayıtlı olduğunu; ancak davalının müflisten alacaklı olmadığını, kaydedilen bu alacağın terkinini talep etmiştir.
Müflis —- tarihinde verilen iflas kararının istinaf edildiği;—-istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği; kararın temyiz edildiği—– onanmasına karar verildiği; böylece iflas kararının —–tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Tasfiyenin yürütüldüğü,—– dosyası için yazılı müzekkere cevaplarından, tasfiyenin adi tasfiye şeklinde yapıldığını; davalı şirketin —- kayıt başvurusu ile—– alacak başvurusunda bulunduğu; masanın —- tarihli kararla talebin tümünü kabul ederek alacağı masaya — kaydettiği; davacının —– alçak talebinde bulunduğu, masanın bu alacağı da tümüyle kabul ettiği ve —— kaydettiği görülmüştür.
Bilindiği üzere kayıt kabul davası gibi kayıt terkin davaları da İİK.nun 235. Maddesine göre masraf depo edilmiş ise tebliğ tarihinden, edilmemiş ise sıra cetvelinin ilanından itibaren onbeş gün içinde açılması zorunludur. Somut olayda davacının masrafı depo ettiği, sıra cetvelinin davacıya —- tarihinde tebliğ edildiği; davacının iş bu kayıt terkin davasını —— tarihinde süresi içinde açtığı anlaşılmıştır.
Davacının aktif husumetinin mevcut olduğu, davanın da süresi içinde açıldığı anlaşılarak esasa geçilmiş, tarafların delilleri toplanmış; davalının müflisten alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise ne kadar alacaklı olduğunu tespit etmek amacıyla bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir.
Bilirkişi —- tarihli raporunda, davalı şirketin—- firması olarak, müflisin de kiracı olarak——-imzaladıklarını, sözleşme kapsamında kira bedellerinin ödenmediğin, davalı şirketin ihtar çekerek — süre verdiğini, —tarihinden itibaren temerrüdün oluştuğunu, davalı şirketin iflas tarihi itibariyle müflisten — alacaklı olduğunu, ayrıca— tapu masrafı ve —-dava masrafı talebinde bulunulduğunu ancak bunların aslı sunulmadığından, fotokopileri sunulduğundan vergiden düşülmüş olabileceğini belirtmiştir.
Davalı şirket vekili — tarihli dilekçesi ile, toplamda —- alacaklı olduklarını, bunun — kira alacağı olduğunu, — işlemiş faiz alacakları olduğunu belirterek, eksik kısım için itiraz etmiştir.
Davacı vekili ise raporu teknik ve rakamsal veriler üzerinden hazırlandığını hukuki anlamda bir değerlendirme yapılmadığını belirterek soyut itirazlarda bulunmuştur.
—-tarihli celsede davalı vekili, —- kayıttan sonra mülkiyeti müvekkile ait olan taşınmazın satışından tahsilat yapıldığını, yaklaşık —- civarındaki faiz alacaklarından vazgeçtiklerini; bilirkişinin alacaklarını daha fazla miktarda hesapladığını, bu sebeple davanın reddini talep etmiştir. Davacı vekili de aynı duruşmadaki beyanında ek rapor talepleri olmadığını, davalı beyanlarına itirazlarının olmadığını, davanın kabulüne karar verilmesini talep ettiklerini beyan etmiştir.
İflas müdürlüğüne yazılan yazı cevabına göre, davalı şirketin — tarihli beyan dilekçesi ile —alacaklarından —- kısmından feragat ettiklerini beyan ettiği görülmüştür. Bilirkişiden ek rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi — tarihli ek raporunda, davalı şirketin kalan alacağının —– olduğunu kalan kısmın terkin edilebileceğini
Davalı şirketin alacağı —- olarak masaya kaydolmuştur. Bilirkişi bunun —- yönünden davalının alacaklı olduğunun net olduğunu, —-dava masrafı yönünden ise takdirin mahkemeye ait olduğunu belirtmiştir. Dekont suretleri sunulduğuna göre, iflas tarihinden de önceye ait olan masrafların masaya kaydının istenebileceği açıktır. Buna göre davalının müflisten alacağı —- alacaklıdır. —- kısmın terkin edilmesi gerektiği anlaşılmaktadır. Ne var ki; yargılama sırasında davalının vazgeçtiği —- kısım, aradaki farktan çok daha yüksek olup; davalı zaten kendi beyan dilekçesi ile sıra cetvelindeki alacağını —– düşürmüştür. Bu bakımdan terkin edilmesi istenen haklı olunun tutar bakımından da dava konusuz kalmıştır. Dava tarihi itibariyle haklılık oranlarına bakıldığında, davacının dava ettiği miktara göre büyük oranda haksız olduğu anlaşıldığından, davacının haklılık oranındaki azlık nazara alınarak yargılama giderleri bölünmemiş, davacı üzerine bırakılmış; her iki taraf lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın konusuz kaldığı anlaşıldığından, KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA;
2- Alınması gerekli 80,-70TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 54,40-TL peşin harcın mahsubu ile kalan 26,30-TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3- Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4- Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
6- Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 5.100,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7- Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davalı vekili için takdir olunan 5.100,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 10 gün içinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere davalı vekilinin yüzüne karşı davacının yokluğunda oy birliği ile verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 20/04/2022