Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/407 E. 2020/696 K. 12.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2014/1300 Esas
KARAR NO : 2020/642
DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 23/06/2014
KARAR TARİHİ: 29/09/2020
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkillerinin palet işiyle uğraştığını ve aralarında ticari ilişki olduğunu, müvekkili firmanın—— alacak olduğu malzeme için diğer müvekkili———–hesabından —- bedelli keşide yeri —- seri numaralı —- adet çek verdiğini, müvekkili———— isimli kişinin bu —- çeki müvekkili —- çalarak ortadan kaybolduğunu, bunun üzerine —- CBS’ye —hakkında eylemi nedeniyle şikayette bulunduğunu ve ——– aleyhinde —— sayı ile soruşturma başlatıldığını, başlayan soruşturma gereğince de Başsavcılıkça muhatap bankaya ödemeden men talimatı verildiğini, bankaca çekin çalıntı olduğundan ibrazında karşılıksız olduğu yönünde işlem yapılmayarak, Başsavcılığın karar ve dosya numarası çeke şerh düşüldüğünü, diğer taraftan çeklerin başlamış çalışmış olması nedeniyle, müvekkili —– bu çeklere ilişkin diğer —— mal almadığını ve para da ödemediğini, davalı tarafından müvekkilleri aleyhine ————— numaralı çek için ihtiyati haciz talebiyle başvurulduğunu ve aleyhinde ihtiyaten haciz kararı verildiğini, alınan haciz kararının —- İcra Müdürlüğü’nün —- Sayılı dosyasıyla takibe konulduğunu, ihtiyati haciz kararına istinaden, müvekkili ——– İcra Müdürlüğü’nün——talimat sayılı dosyasıyla da ihtiyaten hacze gidildiğini, alacaklı olduğunu iddia eden tarafın müvekkillerinden hiçbir şekilde bir alacağının olmadığını, müvekkili——-tanımadığını, takibe konu —– seri numaralı çekin çalıntı olduğunu, çekle ilgili —- CBS tarafından ——sayı ile soruşturmanın tamamlandığını ve dava açıldığını, muhtemelen de—– verdiğini, muhtemelen —- çeke ilişkin para aldığını, zira müvekkili—————– çekte imzası olmadığını, yani ——-sahte imza atıldığını, şu aşamada müvekkillerinin çalıntı olan diğer çekin akıbetini de bilmediklerini, öncelikle ——– Sayılı dosyası ve dosyanın talimat dosyası olan —-İcra Müdürülüğü’nün —-Talimat dosyası için müvekkili firma —-tarafından davalı vekiline verilen — tarihli———– Şubesi hesabından verilme ——numaralı ———- bedelli çekin ödenmemesi için teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesini, mahkeme tarafından teminatsız ihtiyati tedbir talebinin kabul edilmemesi halinde takdir edilecek her tür teminat mukabilinde çekin ödenmemesi için tedbir kararı verilmesini, ——– İcra Müdürülüğü’nün ———- Sayılı dosyasındaki takibinde her —- müvekkili açısından öncelikle teminatsız olarak, talebin kabul edilmemesi halinde teminat mukabili olarak tedbir kararı verilerek durdurulmasını, ihtiyati haciz için yatırılmış olan teminatın tedbiren davalı tarafa iade edilmemesi yönünde tedbir kararı verilmesini, her iki müvekkilinin —— İcra Müdürlüğü’nün —- Sayılı dosyasında borçlu olmadıklarının tespitini, müvekkillerinden —– firmasının —- İcra Müdürlüğü’nün ————- Sayılı dosyasına ve bağlantılı olan —- İcra Müdürlüğü’nün ———talimat sayılı dosyasına istinaden ihtiyaten haciz tehdidi altında vermek zorunda kaldığı —-tarihli ——– Şubesi hesabından verilme —- numaralı —- bedelli çeke ilişkin borçlu olmadığının tespitini, davalı—- kötüniyetli ve haksız olduğundan müvekkili ———– firması lehine olmak üzere davalının davaya konu ——————– çek bedelinin %20’sinden aşağı olmayacak şekilde tazminata mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin —- ile faaliyet göstermekte olan——– isimli şahıs firmasının sahibi olduğunu, —– isimli şahıs firmasının sahibi olan … isimli şahıs ile yapmış olduğu——neticesinde alacağına karşılık olarak, — Şubesi’nin — seri numaralı ——- ait olan — vade tarihli ve — bedelli -adet çek aldığını, ilgili çekin,——-tarafından imzalanmış şekilde, ——– gayriresmi ortağı olan dava dışı —– tarafından müvekkiline teslim edildiğini, söz konusu çekin müvekkili tarafından —- ticarete yapmakta olduğu dava dışı —————- borcuna karşılık olmak üzere cirolanmak suretiyle teslim edildiğini,———tarafından söz konusu çekin bankaya ibraz edildiğinde, çek ile ilgili ödeme yasağı kararı alınmış olduğunu öğrendiğini, daha sonra müvekkilinin çek bedelini ——– ödeyerek çeki teslim aldığını, ———– gayri resmi ortağı olduğunu, çekin yasaklı olması nedeni ile alacağını alamayan müvekkili tarafından ilgili çek sureti ile ———–Asliye ticaret Mahkemesi’ne ihtiyati haciz başvurusunda bulunulduğunu ve borçlu —hakkında ihtiyati haciz kararı verildiğini, ——– işyeri adresine haciz işlemi için gidildiğini ve şirket yetkilisi borcu kabul ederek, dosya borcuna mahsuben —- bedelli bir adet çek verdiğini ve yatırmış oldukları teminatın iadesine muvafakat ettiğini, müvekkilinin iyi niyetli hamil olduğunu, — Ağır Ceza mahkemesi’nin———–Sayılı dosyasının huzurdaki dava için bekletici mesele sayılmasını, haksız ve hukuka aykırı olarak açılmış olan davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle davacı—- tefrik edilen dava davacısı ——- ticari ilişki kapsamında vermiş olduğu —— şubesine ait —- bedelli ———- verildikten sonra dava dışı —– tarafından çalınarak davalı eline geçtiği, davacının ———- çek karşılığında mal teslim almadığı, çekteki imzanın —-ait olmadığı ve davalının kötü niyetli olduğu iddiasıyla davalı tarafça başlatılan ———- Sayılı icra dosyasına davacıların borçlu olmadığının tespiti, davacı ———– haciz tehdidi altında icra takibindeki borca istinaden düzenlemiş olduğu ——– bedelli çeke ilişkin borçlu olmadığının tespiti istemli menfi tespit davasıdır.
Davacı vekili — takip ettiği davada vekillikten çekilme dilekçesi sunmuş olup,——– çıkarılan tebligata rağmen davanın takip edilmediği anlaşıldığından Mahkememizin —- tarihli duruşma ara kararı gereğince davacı … yönünden açılan davanın tefriki ile ayrı bir esasa kaydedilmesine, takip edilmeyen davanın ——tarihi itibariyle işlemden kaldırılmasına karar verilmiş olup, davacı … yönünden açılan dava mahkememizin —Sırasına kaydedilmiştir. Mahkememizce icra dosyası ve ———— Sayılı dosyaları celp edilmiştir.
Uyuşmazlık dava dışı(tefrik edilmeden önce davacı olan) —- çekteki imzasının kendisine ait olup olmadığı, dava dışı ——— gayri resmi ortağı olarak çekleri davalıya teslim edip etmediği, çekteki imza ile benzer nitelikte imzalanmış ve bedeli tahsil edilmiş bir takım fatura ve irsaliyelerdeki imzaların — ait olup olmadığı ve bu kapsamda imzanın kabul görmüş bir imza olup olmadığı, davalı kötü niyetli ise davacı ————- teslim almadığı halde çek bedelini ödemek zorunda kalıp kalmadığı hususlarında toplanmaktadır.
Bilindiği gibi imzaların istiklali prensibi gereği lehtarın ciro imzasının lehtara ait olmaması keşideci borçluyu sorumluluktan kurtarmaz. İmzasını inkar etmeyen keşideci davacı ile lehtar olan diğer davacı(tefrik edildiğinden davacı olmaktan çıkarılan …) arasındaki şahsi def’ilerin(mal teslim alınmadığı) hamile karşı ileri sürülebilmesi 6102 sayılı TTK’nun 687. maddesi uyarınca, hamilin senetleri kötüniyetle iktisap ettiğinin kanıtlanması koşuluna bağlıdır. Dava konusu çekte ise keşideci ——– lehtar … ve hemen altındaki ciranta davalı …’tır. Davalı …’ın dava konusu çeki teslim —- imzasının ona ait olup olduğunu bilmesi gerekir. Davalının iddiası ise çekin– gayriresmi ortağı olan ———- tarafından kendisine teslim edildiği, imzanın —-ait olmadığı kabul edilse bile, dava konusu çek ile —- firmasının tanzim ettiği fatura ve sevk irsaliyelerindeki imzalar incelendiği takdirde aynı imzalar olacağı, çekteki imzanın davacı tarafça kabul görmüş imzalar olduğudur. Davalı vekili —– tarihli celsede —- senet üzerinde imzasının olmadığı beyanını kabul etmiş, fakat imzalar —— olmasa da ticari ilişkide kabul görmüş imza olmasından ötürü iyi niyetli olduğunu beyan etmiştir. Bu nedenle de benimsenmiş imza iddiası kapsamında — tarihli dilekçesi ile bilirkişi incelemesi yapılmasını talep etmiştir. Mahkememizin ——- tarihli ara kararı ile davacı — davalının inceleme yapılmasını istediği fatura asıllarının sunulması için muhtıra çıkarılmış yine—- tarihinde davacı vekiline fatura asıllarının sunulması için süre verilmiş, davacı vekili müvekkiline ulaşamadığını bildirmiştir. Mahkememizin ———- tarihli celsesinde davacı vekiline davacı asilin imza örneklerinin bulunduğu kurumları bildirmesi için kesin süre verilmiş, bildirilmediği takdirde mevcut dosya kapsamına göre karar verileceği ihtar edilmiştir. Ancak davacı taraf kesin süreye rağmen müvekkilinin imza örneklerinin bulunduğu yerleri bildirmemiş ve vekillikten istifa etmiştir. Gelinen aşamada davalının iddiaları kapsamında ilgili faturalar, sevk irsaliyleri sunulmadığı gibi, imza incelemesine yönelik evrak asıllarının bulunduğu yerler de bildirilmediğinden inceleme yapılamamıştır.
TBK’nın 74.maddesine göre ceza hakiminin maddi vakıa tespitine ilişkin kararı hukuk hakimini de bağlamaktadır. Nitekim ————— Sayılı ilamında: “Mahkemece, bozma ilamına uyulmuşsa da bozma kararının gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Zira hükmüne uyulan bozma ilamında “Davacının şikayeti üzerine davalı … aleyhinde ceza davası açılmıştır. Ceza mahkemesince verilecek mahkumiyet kararı veya tespit edilecek maddi vakıa hukuk hakimini bağlayıcı olması nedeniyle ceza yargılamasının sonucunun beklenilmesi gerekirken, bu yön gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir” denilmiştir. Mahkememizce celp edilen ———— Sayılı ilamında yapılan yargılama sonucu olarak:”Mahkememizce kabul edilen oluş şekline göre; müşteki ——- arkadaşı olduğu ve birlikte hareket ettikleri, olay tarihinde sanık —- katılan —– muvafakati ile ciroladığı çeki sanık ——-önceden doğmuş borç karşılığında verdiği, daha sonra ise çek bedelinin ödenmemesini sağlamak için Cumhuriyet savcılığına müracat ederek çeklerin kaybolduğundan bahisle başvuruda bulunduğu dosya kapsamından anlaşılmıştır.” gerekçesi ile sahtecilik, banka ve kredi kurumlarının aracı kılınması sureti ile dolandırıcılık, hırsızlık gibi suçlarından davalı ile dava dışı ———— beraatlerine karar verilmiş, karar istinaf edilmeksizin kesinleşmiştir. Yukarıda bahsedildiği gibi ceza mahkemesinin tespit ettiği maddi vakıa hukuk hakimini bağlayacağından, Mahkemenin tespit ettiği maddi vakıa karşısında, dava konusu çekin— muvafakati ile ————tarafından cirolandığı ve önceden doğmuş borç ilişkisi kapsamında ———verildiği kanaatine iştirak edilmiştir. Mahkememizce sunulması istenilen fatura, evrak asılları sunulmadığı gibi Ceza Mahkemesinde tespit edilen maddi vakıa karşısında; Davalı taraf iyi niyetli hamil olup, davacı ———- lehtar imzasının sahte olması iddiasına dayanarak ödediği çek bedelini davalıdan tahsil edemez. Ancak temel ilişki kapsamında karşılığında mal teslim almadığını iddia ettiği ——— çek bedelini isteyebilir. Hal böyle olunca davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
İİK’nın 72. Maddesi uyarınca dava alacaklı lehine neticelenirse, alacaklı ihtiyati tedbir dolayısıyla alacağını geç almış bulunmaktan doğan zararlarını gösterilen teminattan alır. Mahkememizce davacının tedbir talebi uygun bulunmuş ve —-çek yönünden ——- tarihinde tedbir kararı verilmiş, ancak yargılama devam ederken çek tedbir kapsamında olmayan ——– tarafından ibraz edilerek tahsil edilmiştir. Davalı taraf çeki ciro yoluyla tahsil ettiğinden, dolayısıyla tedbir yoluyla alacağını geç almış bulunmadığından davanın reddi sebebiyle ayrıca lehine tazminata hükmedilmemiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 54,40-TL harçtan davacı tarafça peşin olarak yatırılan 358,65-TL harcın mahsubu ile artan 304,25-TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından sarfedilen yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Tarafların artan gider avansı bulunması ve talep etmeleri halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.29/09/2020