Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/338 E. 2022/686 K. 11.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/338 Esas
KARAR NO : 2022/686 GEREKÇELİ KARAR

DAVA : Alacak (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/07/2020
KARAR TARİHİ : 11/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalı şirket arasında —–sözleşmesi imzalandığını, sözleşme kapsamında “—– işyerinin işletilmesi hakkının devralındığını, imzalanan sözleşmenin bölüm 1. ve 2 naddeleri kapsamında tüm masrafları karşılanarak gerekli ——— gerçekleştirdiğini, mağazanın içerisinde bulunan tüm —- müvekkili tarafından bedeli ödenerek temin edildi işlerin kötü gitmesi sebebiyle davalı— protokol imzalandığını ve mevcut işyerinin işletmesinin davalı şirkete devredildiğini, taraflar arasındaki mevcut borç ilişkisinin protokol kapsamında düzenlendiğini, protokol ile kira sözleşmesinin devri ve işletme hakkının devrine müteakip —– tarihinde müvekkili şirket yetkilisi —- davalı şirketin— müdürü ————- oluşan —- imzalandığını, davalı şirket tarafından 15.05.2017 tarihli protokol kapsamında emaneten teslim edilen —-birlikte mevcut bulunan emtialar da müvekkili şirket ile davalı şirket arasındaki cari hesap bakiyesinden mahsup edilmek üzere müvekkili şirket tarafından davalı şirkete faturalandırıldığını, —-bu emtiaların cari hesap bakiyesinden mahsubu ile davalı şirkete teslim edildiğini gösterdiğini, müvekkilinin — ile bakiye borcunu sıfırladığını, davalı şirketin imzalanan protokol gereği işyerini 28.12.2017 tarihine kadar işlettiğini, davalı şirket tarafından işyerinin işletildiği süreçte de işyerinin yeterli düzeyde —-neticesinde davalı şirket tarafından işyerinin kapatılması kararı alındığını, bu doğrultuda davalı şirket ile müvekkili şirket arasından —–sözleşmesinin iptali—– imzalandığını, imzalanan sözleşme ile taraflar arasındaki —-sözleşmesinin iptaline karar verildiğini ve müvekkilinin cari hesap borcunu ödediğinin açıkça ifade edildiğini, 28.12.2017 tarihinde imzalanan sözleşmenin iptal edilmesine müteakip davalı şirket tarafından işyerinde bulunan bütün demirbaşlar, — götürüldüğünü ve işyerinin——– kiraya verene teslim edildiğini, işyerinin boşaltılması esnasında müvekkili tarafından ——– ile davalı şirkete teslim edilen — davalı şirket tarafından sökülerek kendilerine ait depoya götürüldüğünü, müvekkili şirketin işyerinin boşalttığını, kendisine ait olan demirbaşların ve—-götürüldüğünü işyerinin boşaltılmasından birkaç gün sonra öğrenildiğini bu hususta davalı şirket yetkilileri ile iletişime geçildiğini, ancak —- iletişim devam etmesine rağmen ne —–teslimi ne de bedelinin ödenmesi konusunda herhangi bir gelişme sağlanamadığını, bu hususta —- kayıtlarının somut delil niteliğinde olduğunu, demirbaşların iadesi konusundan —- üzerinden talepte bulunulduğunu, ancak sonuçsuz kaldığını, bunun Üzerine müvekkilinin—– ihtarnamesi ile müvekkiline ait olan ve 07.06.2017 tarihli —- ile davalı şirkete teslim edilen malların teslimi, aksi takdirde bedelinin ödenmesinin talep edildiğini, davalı şirketin müvekkili şirkete göndermiş olduğu ihtarname ile müvekkilinin herhangi bir hak ve alacağının kalmadığından bahisle müvekkilinin kötü niyetli olduğunun bildirildiğini ancak ihtarname içeriğinde davalı şirket tarafından “ihtarname belirtilen ve ekinde yer alan listede bulunan makine, —— müvekkil şirket uhdesinde olmayıp, tarafınızca kiralanan —— kiraya verene teslimi aşamasından alınmıştır” şeklindeki beyanla demirbaşların kendilerinin uhdesinde olduğunu kabul ve boşaltılması ve teslimi aşamasında müvekkili şirket tarafından alındığının iddia edilen —–mülkiyetine veyahut kullanımına ilişkin herhangi bir düzenlemenin —— —- kapsamında mevcut olmadığını, davalı şirketçe demirbaşların müvekkiline teslim edildiğinin iddia edilmekte ise bu hususun davalı şirket tarafından ispat edilmesi gerektiğini belirterek iadesi gereken ancak iade edilmeyen demirbaş, ——bedeli olarak ileride artırılmak üzere şimdilik 8.100,00 TL’nin sözleşme fesih tarihi olan 28.12.2017 tarihinden itibaren işleyecek reeskont-avans faizi ite birlikte davalıdan tahsili ile müvekkili şirkete ödenmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı ile davalı müvekkili arasındaki —– ile davacı — hakları müvekkiline ——- altında —– işletmeye başladığını, ancak davacı firmanın söz konusu mağazayı işletememesi nedeniyle taraflar arasında akdedilen—– arasında mevcut —- Sözleşmesinin karşılıklı olarak feshedildiğini, hatta ilgili prtakolle müvekkiline—- kapatma yetkisinin de verild ve bu durumda davacının herhangi bir hak talep edemeyeceğinin kararlaştırıldığını, müvekkili tarafından işletilmeye başlanan mağazanın ticari olarak bir kazanç sağlamadığı anlaşıldığından kapatılmak zorunda kalındığını, akabinde ise davacı —— başlıklı—-imzalandığını, tarafların birbirlerini —-Sözleşmesinden doğan tüm hak ve alacaklar yönünden ibra ettiklerini, ibranın iki taraflı bir tasarruf işlemi olduğunu alacak ve borcu doğrudan doğruya kesin olarak ortadan kaldıran böylece borcu sona erdiren bir sebep olduğunu, tarafların 28.12.2017 tarihinde imzaladığı ibra sözleşmesi mevcudiyetine rağmen yaklaşık 3 yıl sonra ibra sözleşmesiyle tarafların sözleşmeye konu kıldığı alacak kaleminin talep edilmesinin açıkça hukuka aykırı olduğunu, ibranın sözleşmede aksine hüküm yoksa asıl alacakla birlikte faiz, rehin, cezai şart gibi fer’i haklarını da sona erdirdiğini, davacı dava dilekçesinde—– sözleşmesiyle bağlantılı olmadıkları için ibraya tabi olmadıklarını belirtse de bu iddianın elle tutulur bir yanının olmadığını, demirbaş, makine, —– sözleşmelerinin münderacatında yer alan olmazsa olmaz konu başlıklardan biri olduğunu, sözleşmenin — mağazada kullanılacak ekipman ve —– ilişkin hükümlerin sıralandığını, dolayısıyla dava dilekçesinde yer verilen —- sözleşmesinden bağımsız değerlendirilmesinin mümkün olmadığını, davacının bu isteminin ibra sözleşmesindeki beyanından cayma ve haksız kazanç elde etme isteğinin tezahürü niteliğinde olduğunu, kabul anlamına gelmemek kaydıyla, dava dilekçesi ve eklerinden yer verilen evraklarda müvekkili firma tarafından teslim alındığına dair yetkili imza ile imza altına alınmamış —- İistesini kabul etmelerinin mümkün olmadığını bu nedenle dava dilekçesinde yer alan listede adedi ve değeri yazılı ekipmanların müvekkili tarafından teslim alındığı iddiasını ayrıca ve açıkça reddettiklerini belirterek iş ve işlemlerini basiretli bir tacir gibi yerine getirmek zorunda olan davacının irade fesadına uğradığını iddia etmediğinin bir ibra sözleşmesi mevcut iken dava konusu ekipmanlarla ilgili huzurda açtığı alacak davasının öncelikle zamanaşımından, aksi halde esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle, taraflar arasındaki Franchising sözleşmesi kapsamında davacı tarafça sağlanan demirbaş ve eşyaları davalıya devir edildiği iddiasina dayalı olarak demirbaş eşyaların bedelinin davalıdan tahsili istemine ilişkindir
Dosya konusunda uzman bilirkişi heyetine verilerek, rapor alınmıştır. Bilirkişi raporunda; ——- davacı davalıya ihtarname keşide etmiş ve davalıya devretmiş olduğu mağazada bulunan —- teçhizatın kendisine iade edilmesini teslimini) ya da bedellerinin ödenmesini talep etmiştir. —-Sözleşmesinin konusu olan mağazanın yeterli düzeyde gelir getirmemesi üzerine, davalı ile davacı arasında— ve bu protokol ile; — sözleşmesinin feshi,— iptali (sonlandırılması) ve mağazanın ——- davalıya devri hususlarında anlaşmaya varılmıştır. İşbu sözleşmenin imzalanması ve davacının davalıya olan cari hesap borcunu ödemesi ile, taraflar arasındaki sözleşme (yani —- Sözleşmesi) iptal olmuş ve taraflar birbirlerini bu sözleşmeden doğmuş borç, alacak ve haklar için ibra etmişlerdir. Dolayısıyla, davacı mağazada bulunan —- —-iadesi talebinde de bulunmayacaktır, tespitinde bulunulmuştur.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından:—— sözleşmeleri TBK’da açıkça tanımlanmamış olup kendine özgü niteliği olan, birden fazla sözleşmenin özelliğini taşıyan bir sözleşme türüdür. TBK ve TTK’da sözleşmelere ilişkin hükümler yorum yolu ile—– sözleşmesine de uygulanır.—-sözleşmelerinden kaynaklı uyuşmazlıklar ——- Haklar Hukuk Mahkemesinin görev alanına girmekle beraber, sözleşmeden kaynaklı zararların tazminine ilişkin alacaklarda ————
Somut uyuşmazlıkta, davacı ile davalı————-Sözleşmesi akdedilmiş olup, bu sözleşmeyle davalı/—– veren, kendisine ait ———– işletme hakkını, 10 yıl süreli olarak davacı—– alana vermiştir.
Söz konusu —–taşınmaz da, davalı tarafından davacıya ——– Sözleşmesiyle kiralanmıştır. Protokolün 7 nolu maddesi hükme göre; davalı istediği tarihte —- hakkına sahip olacağı, bu durumu 15 gün içinde davacıya bildireceği, davacının herhangi bir talepte bulunmayacağı kararlaştırılmıştr.
İşbu sözleşmenin imzalanması ve davacının davalıya olan cari hesap borcunu ödemesi ile, taraflar arasındaki sözleşme—- Sözleşmesi) iptal olmuş ve taraflar birbirlerini bu sözleşmeden doğmuş borç, alacak ve haklar için ibra etmişlerdir. Davacının, demirbaş, —– davalıdan iade talep etmediği gözetilerek davalının — davacıya iade etme borcunun” ibra anlaşması ile sona ermiş olduğuna kanaat edilmiş, davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-) Davanın REDDİNE,
2-) Alınması gerekli 80,70- TL harcın, 138,33-TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 57,63‬TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-) Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-) Davacı tarafça yatırılmış olan gider avansı bakiyesinin, karar kesinleştiğinde HMK. 333. maddesi uyarınca davacıya iadesine,
5-) Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden — vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair; karar davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.