Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/294 E. 2023/743 K. 05.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/294
KARAR NO : 2023/743

DAVA :Menfi tespit – İstirdat
DAVA TARİHİ : 13/07/2020
KARAR TARİHİ : 05/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi tespit – İstirdat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Asıl Davada Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin otomotiv yedek parça toptan ticareti ile uğraştığını, davaya konu çek, müvekkili şirket çalışanlarınca, ticari alacağına karşılık müşterilerinden alınarak şirket merkezine gönderilmek üzere kargo şirketine teslim edildiği ve müvekkili şirket merkezine ulaşmadan evvel —–şubesinde iken başkaca bir çok kargo zarfı ile birlikte çalındığını, kargo şirketi çalışanı—– tarafından —–Polis merkezine vermiş olduğu ifadelerde kargoları dağıtıma çıktığı ve aracın kilitli olmadığı esnada aracın ön konsolunda bulunan—- plakalı aracın ön konsolundan 36 adet kargo zarfının çalındığını ve bu çalınan kargolar içerisinde müvekkili şirkete ait 3 adet kargonunda bulunduğunu, beyan ettiğini, bu ifadeler üzerine —- CBS —- sayılı dosyasının halen derdest olduğunu ve ayrıca suç duyurusun bulunulduğunu, işbu davaya konu çek ve aynı olayda çalınan diğer çek ve bonoların müvekkili şirketin rızası hilafına elinden çıkmış olması sebebiyle ödeme yasağı talepli olarak —- ATM —– Esas sayılı dosyası ile çek iptali davası da açıldığını, bahsi geçen davada 17/02/2020 tarihli tensip tutanağı—–numaralı ara kararları ile ödemeden men kararı verildiği ve 21/02/2020 tarihli müzekkere ile ilgili bankalara bu kararların bildirildiğini, ilanların yapıldığını, bahsi geçen dava devam ederken davalı tarafça dava konusu çek—– icra müdürlüğünde takip başlatıldığını, ödeme emrinde gelen çek suretinde müvekkili şirket adına sahte kaşe ile ciro edildiği ve sahte imza ile imzalandığının tespit edildiği, ayrıca müvekkilinin rızası hilafına elinden çıkan diğer çeklere ilişkin olarak da takibin başlatıldığını, ödeme emirleri müvekkili şirkete tebliğ edildiği ve bu çeklerde ayrıca dava konusu edildiğini, her 3 çekte aynı şekilde müvekkili adına sahte ciro girilerek aynı şirketlerce ciro edildiği ve aynı şirket tarafından ibraz edilerek icra takibine konu olduğunu, cirosu bulunan tüm bu şirketlerin faal olmadığını, beyanname vermedikleri, ticari faaliyetleri olmadığı tespit edildiğini, dava konusu —– şubesine ait keşidecisi ——olan, 01/05/2020 keşide tarihli 12.890,00 TL bedelli —– numaralı çek dayanak yapılarak —-İcra Müdürlüğünün —- Esas sayılı dosyası üzerinden başlatılan icra takibinin tedbiren durdurulmasını, davalı şirketçe başlatılan takip nedeniyle icra veznelerine ödenen ödenecek paranın tedbiren davalıya ödenmesinin engellenmesine karar verilmesine, davanın kabulüne, müvekkili şirketin borçlu olmadığının tespitine, davalının kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Asıl Davada Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili —–, çekin meşru hamili olduğu için ona karşı senedin rızası dışında elden çıktığı iddiası ileri sürülemeyeceği, meşru hamile karış ancak senedin geçersizliği senet metninden anlaşılacak defilerle ileri sürülebileceğini, borçlu ile önceki hamillerin arasındaki ilişkiden doğan defiler hamile karşı ileri sürülemeyeceğini, hamile karşı ileri sürülebilmesi için hamilin bilerek borçlunun zararına hareket etmiş olması gerektiğini, davacının yeni hamilin kötü niyetli olarak çeki iktisap ettiğini ve ağır kusurlu bulunduğunu, kesin ve inandırıcı delillerle ispat etmesi gerektiğini, aksi durumda mücerretlik ilkesini ortadan kaldırdığını, borçlular, borcun olmadığını, kambiyo senetlerinin içeriği bu senette bağlı hak yönden o derece mutlak bir ölçünün olması gerektiğini, müvekkili takibe konu çeki muntazam ciro silsilesine göre almış olup ciro silsilesi incelendiğinde kopukluk bulunmadığını, açıklanan nedenlerden dolayı, davacı tarafından haksız ve kötüniyetli olarak açılan davanın reddine, davacının %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini, dosyada verilen tedbir kararının kaldırılmasını aksi halde sadece davacıyı kapsar şekilde düzeltilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Asıl Davada Davacı Vekili Cevaba Cevap Dilekçesinde Özetle; Davalı tarafın süreside cevap vermediğini, cevap dilekçesinde, huzurdaki dosyada ilgisi olmayan farklı dava dosyalarına ilişkin bilgiler yer aldığını, huzurdaki dava çek istirdadına ilişkin olup, cevap dilekçesinin bazı kısımlarında çek iptali davasına ilişkin beyanlar, bazı kısımlarında icra mahkemesi şikayet davasına ilişkin beyanlar, bazı kısımlarında ise dosyamız tarafları ile ilgisi olmayan farklı kişilere ilişkin beyanlara yer verildiğini, dava konusu çeklerde, cirosu bulunan 3 firmada (—–) faaliyeti olmayan, beyanname vermeyen şirketler olup, hiç birine ulaşılamadığını, müvekkili şirkete ait çalınan bu çeklerin tamamında faaliyeti olmayan bu firmaların cirolarının olması, gerçek bir ticaretin ürünü olmadığını, çeki bankaya ibraz eden firmanın açıkça kötü niyetini ortaya koyduğunu, davalının kendisine ulaşan ve tarihleri birbirine çok yakın olan bu çeklerle ilgili olarak bir araştırma yapmamış olması kötü niyetli olduğunun açık bir göstergesi olduğunu, ayrıca çekte müvekkil şirkete ait olduğu iddia olunan cirodan sonra gelen ciranta olan —– firmasının müvekkili şirket ile, ve sonraki ciranta şirketlerin kendi aralarında çek alışverişini gerektirecek hiç bir ticari faaliyet olmadığı da, gerekli görüldüğü takdirde, bu şirketlerin defter defterleri incelenmek sureti ile tespit edilebileceğini, tedbir kararının davalı açısından herhangi bir riskinin bulunmadığını, izah edilen sebeplerden dolayı davanın kabulüne karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Birleşen—–Asliye Ticaret Mahkemesi —–Esas sayılı dosyasında Özetle; Müvekkili şirketin meşru hamilken rızası dışında elinden çıkan —– şubesine ait 16/05/2020 keşide tarihli 10.500,00-TL bedelli —– numaralı çekin istirdatına karar verilmesini, davalı tarafça —-İcra Müdürlüğünün —— Esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinin durdurulması, icra veznesine yatan/yatacak paranın alacaklıya ödenmesinin tedbiren engellenmesine, meşru hamilin ve alacaklısının müvekkili şirket olduğunun tespitine, çekin müvekkili şirkete iadesine, müvekkili şirketin davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini, davalının kötü niyet tazminatı ödemeye mahkum edilmesini, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalı taraftan tahsilini talep etmiştir.

Birleşen —– Asliye Ticaret Mahkemesi —– Esas sayılı dosyasında Özetle; Müvekkili şirketin meşru hamilken rızası dışında elinden çıkan —– şubesine ait 30/04/2020 keşide tarihli 10.000TL bedelli —– numaralı çekin istirdatına karar verilmesini, davalı tarafça —- İcra Müdürlüğünün —– Esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinin durdurulması, icra veznesine yatan/yatacak paranın alacaklıya ödenmesinin tedbiren engellenmesine, çekin meşru hamilinin ve alacaklısının müvekkili şirket olduğunun tespitine, çekin müvekkili şirkete iadesine, müvekkili şirketin davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini, davalının kötü niyet tazminatı ödemeye mahkum edilmesini, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalı taraftan tahsilini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, kambiyo senetlerine dayalı başlatılan takip nedeniyle borçlu olmadığının tespitine ilişkin menfi tespit ve 6102 sayılı TTK’nın 792. maddesi uyarınca çek istirdatı istemine ilişkindir.Asıl dava yönünden Dava konusu —– şubesine ait 01/05/2020 keşide tarihli, 12.890,00-tl bedelli —- numaralı çekin, birleşen—-. Sayılı davada —– Şubesine ait 16/05/2020 tarih 10.500,00-TL bedelli —– numaralı çekin, birleşen—- sayılı dosyasında —– Şubesine ait 30/04/2020 keşide tarihli 10.000,00 TL bedelli —— numaralı çekin davacının elinden rızanın dışında çıkıp çıkmadığı, bu çekler dolayısıyla davalıya borçlu olup olmadığına ilişkin çeklerin istirdatı ve menfi tespit davası olduğu tespit edilmiştir.
Mahkememiz dosyası ile yine mahkememiz —- esas sayılı dosyası ile —– esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmiş, dosyalar mahkememiz dosyası arasına alınmıştır.
Davacı vekilinin tüm icra dosyaları yönünden İhtiyati Tedbir talebinde bulunduğu, mahkememiz 22/07/2020 tarihli ara kararı ile Davacı vekili tarafından dava konusu çeklerin sahte imza ile işleme konulduğu iddia edilerek çeklerin istirdadının talep edildiği göz önünde bulundurularak talebin kısmen kabulü ile, mahkememizin 16/07/2020 tarih tensip tutanağı —- no’lu ara kararı uyarınca İİK. m. 72/3 gereği yatırılacak %15 teminat mukabilinde —– İcra Müdürlüğü’nün —-Esas, —-. İcra Müdürlüğü’nün —- Esas,—–. İcra Müdürlüğü’nün —– Esas sayılı dosyalarına yatan paranın alacaklıya ödenmesinin önlenmesine, icra takiplerinin durdurulmasına dair talebin reddine, karar verilmiş, davacı vekili 24/07/2020 tarihli İstinaf Başvuru Dilekçesi ile tüm icra dosyaları yönünden ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ederek mahkememiz 22/07/2020 tarihli ara kararına istinaden İstinafa başvurmuş, —- BAM —– H.D —- Esas, —– Karar sayılı kararı ile davacı vekilinin istinaf talebinin HMK nun 353/1-b-1 md uyarınca esastan reddine karar verilerek dosya mahkememize gönderilmiştir.
Ceza dosyaları,—– Asliye Ticaret Mahkemesinin —–. sayılı dosyası, —-. İcra Hukuk Mahkemesinin —– sayılı dosyası,—- İcra Müdürlüğünün —- sayılı dosyası,—–. İcra Müdürlüğünün —–sayılı dosyası, —-İcra Ceza Mahkemesinin—- -. sayılı dosyalarının birer suretlerinin celp edildiği, çek asıllarının mahkememiz kasasına alındığı, ilgili kurumlara müzekkere yazılarak davacının imza örneklerinin toplandığı, davalı şirket ile dava dışı ciranta olan şirketlerin ticaret sicil kayıtlarının dosyamıza celp edildiği, ilgili bankalara müzekkere yazılarak çek ibrazına ilişkin bilgi ve dokümanların istenildiği, tüm eksikliklerin giderilerek dosyanın —– Fizik İhtisas Kuruluna gönderilmesine karar verildiği, 30/09/2022 tarihli —- raporunda özetle; “..inceleme konusu üç adet çek arka yüzde—– kaşe izi üzerine atılı basit tersimli 1. ciranta imzaları ile —- mevcut mukayese imzaları arasında ilgi ve irtibat tespit edilemediği..” şeklinde rapor sunulduğu anlaşılmıştır.
Davacı, şirket çalışanları tarafından dava konusu çeklerin müşterilerinden alındığını ve şirket merkezine gönderilmek üzere kargoya verdiğini, ancak kargo ile taşınması sırasında kendisinin hamili olduğu çeklerin çalındığını ve kötüniyetli firmaların eline geçtiğini, davalının da çeki iktisabında kötüniyetli olduğunu ileri sürmüş, davalı yasal sürede davaya cevap vermemiştir.6102 sayılı TTK’nın 792. maddesinde “Çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790’ıncı maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlüdür.” hükmü düzenlenmiştir.Bu madde uyarınca ispat yükü, çekin yetkili hamili olduğunu ve çekin rızası hilafına elinden çıktığını ileri süren davacıya ait olup, davacının bu hususların yanı sıra ayrıca davalının çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğunu veya iktisapta ağır kusurlu bulunduğunu ileri sürüp kanıtlaması gerekmektedir.Davacı çekte taraf olduğundan, yetkili hamil olduğunu ispat ettiğinin kabulü gerekmiş, ayrıca dosya kapsamında mevcut kargo firması görevlisinin kolluk beyanından davacı çeklerinin rızası hilafına elinden çıktığı kanaatine varılmıştır. Dosya kapsamında mevcut delillerden aksi yönde bir bilgiye rastlanılmadığı gibi davalının da aksi yönde bir savunması olmamıştır.Bu durumda davacının, davalının çeki kötüniyetli veya ağır kusurlu olarak iktisap ettiğini ispat etmesi gerekir. Bununla birlikte davalının çeki edinme nedenini açıklama mecburiyeti bulunmamaktadır, aksi düşüncenin kabulü çekin “mücerretlik” vasfını ortadan kaldırır.Dosya kapsamı incelendiğinde davacının taraf olduğu ve dava konusu edilmeyen farklı çeklerin de benzer ciro silsileleriyle davalıya geçtiği ve davalı tarafından bankaya ibraz edildiği görülmüş, bunun üzerine UYAP’da yapılan tespitler itibariyle, davalı taraf hakkında farklı hırsızlık suçlarına konu çok sayıda çeki elinde bulundurması nedeniyle başlatılan ceza soruşturmalarının ve ceza davasının henüz sonuçlanmadığı görülmüş ise de, davalının farklı çok sayıda olayda, hırsızlık yoluyla elden çıkan çekleri benzer cirantalardan ciro yoluyla devralıp, bir çoğunu son hamil olarak farklı kişiler/firmalar aleyhine icra takiplerine konu ettiği sabittir. Bu durumda bir tacir olarak basiretli davranması gereken davalının, keşidecileri ve lehdar-cirantaları farklı olan çok sayıda hırsızlık iddiasına konu çeki yeterli araştırmayı yapmadan iktisabında ağır kusurlu olduğunun kabulü gerekmiştir.Davacı dava konusu çeklerde lehtar konumunda olduğu, çeklerin arka yüzüne davacının kaşesi basılıp üzerine imza atılmak suretiyle çeklerin tedavüle sokulduğu, davacı tarafından çeklerdeki imzanın inkar edildiği, yapılan incelemede davacı adına atılan imzaların davacı şirket yetkilisine ait olmadığının tespit edildiği, bu nedenle davacının bu çekler nedeniyle davalı tarafa borçlu olmadığı kanaatine varılmıştır.

HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Asıl davanın KABULÜ ile;
a)davacının —– İcra Müdürlüğünün —-Esas sayılı dosyasında ve bu dosyada takibe konu olan —–şubesine ait, 01.05.2020 keşide tarihli, keşide yeri —-, keşidecisi—-olan, 12.890,00 TL bedelli —– numaralı çek nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine, davacının istirdat talebinin kabulü ile çekin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
b)Davacının tazminat talebinin İİK 72/5 maddesi gereğince KABULÜ ile; takip miktar olan 14.475,03 TL üzerinden hesaplanacak %20 tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Birleşen—– Esas sayılı davanın KABULÜ ile;
a)Davacının —– İcra Müdürlüğünün —–Esas sayılı dosyasında ve bu dosyada takibe konu olan —- şubesine ait, 16.05.2020 keşide tarihli, Keşide yeri —- keşidecisi —- –olan, 10.500,00 TL bedelli, —– çek seri numaralı çek nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine, davacının istirdat talebinin kabulü ile çekin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
b) Davacının tazminat talebinin İİK 72/5 maddesi gereğince KABULÜ ile; takip miktar olan 11.731,81 TL üzerinden hesaplanacak %20 tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Birleşen —– Esas sayılı davanın KABULÜ ile;
a)Davacının —– İcra Müdürlüğünün —–Esas sayılı dosyasında ve bu dosyada takibe konu olan ——şubesine ait 30.04.2020 keşide tarihli, keşide yeri —–. olan, 10.000,00 TL bedelli —– seri numaralı çek nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine, davacının istirdat talebinin kabulü ile çekin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
b) Davacının tazminat talebinin İİK 72/5 maddesi gereğince KABULÜ ile; takip miktar olan 11.233,42 TL üzerinden hesaplanacak %20 tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Asıl dava yönünden;
4-Alınması gerekli 988,78 TL harçtan davacı tarafça peşin olarak yatırılan 229,18 TL harcın mahsubu ile kalan 759,60 TL ‘nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL başvurma harcı ve 229,18 TL peşin harç toplamı olan 283,58 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından sarfedilen 253,60 TL tebligat masrafı ve 2.610,00 TL —ücreti toplamı olan 2.863,60 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 14.475,03 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Birleşen —–Asliye Ticaret Mahkemesi—-Esas sayılı dosyası yönünden;
8-Alınması gerekli 801,39 TL harçtan davacı tarafça peşin olarak yatırılan 233,72 TL harcın mahsubu ile kalan 567,67 TL ‘nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
9-Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL başvurma harcı ve 233,72 TL peşin harç toplamı olan 288,12 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
10-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 11.731,81 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,Birleşen—-Asliye Ticaret Mahkemesi —–Esas sayılı dosyası yönünden;
11-Alınması gerekli 767,35 TL harçtan davacı tarafça peşin olarak yatırılan 274,53 TL nin mahsubu ile artan 492,82 TL ‘nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
12-Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL başvurma harcı ve 274,53 TL peşin harç toplamı olan 328,98 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,-
13-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 11.233,42 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
14-Tüm dosyalarda tarafların artan gider avansı ile yatırılan teminatın karar kesinleştikten sonra talep etmeleri halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.