Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/280 E. 2020/541 K. 14.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/280 Esas
KARAR NO: 2020/541
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/07/2020
KARAR TARİHİ : 14/09/2020
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin şahıs şirketi olduğunu, şahıs şirketi adına bankadan gelen ——- çek ödemesi olduğunu öğrendiğini, çek lehtarı ile müvekkilinin hiçbir ticari bağının bulunmadığını, çekin müvekkilince keşide edilmediğini beyan ettiğini, söz konusu çekin üzerindeki imzanın müvekkilinin el ürünü olmadığını, bu konu hakkında ————- suç duyurusunda bulunulduğunu, müvekkilinin elindeki çek yaprağını kaybettiğini ve hiçbir surette dava konusu çek müvekkil tarafından keşide edilmediğini, bu sebeple bir yandan dava konusu çekin, TTK bağlamında çek vasfında bir belge olmaması, diğer yandan müvekkil ile davalı arasında hukuki ilişki olmaması nedeniyle bu çekten ötürü menfi tespit davası açılması lüzumu doğduğunu belirterek, müvekkilin ticari hayatının kötü niyetli kişiler tarafından zarara uğramaması, icra baskısı altında kalmaması ve karşılıksız çek düzenleme suçu nedeniyle adli para cezası ödemek zorunda kalmaması için davaya konu çek hakkında ödeme yasağına karar verilmesini, bu çek yönünden müvekkili aleyhine icra takibi başlatılması halinde takibin durdurulmasını ve bu çek nedeniyle müvekkilinin borçlu bulunmadığının tespitine, davalı aleyhine İİK m72/5 mucibince dava konusu miktarın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava; Hukuki niteliği itibariyle menfi tespit davasıdır.
Davacı vekili —– tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiklerini bildirmiş, dosyanın kapatılmasını talep etmiştir.
Vekaletnamenin kontrolünde davacı vekilinin davadan feragate yetkili olduğu anlaşılmıştır. 6100 sayılı yasanınn 309 maddesinde “Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. Kısmen feragat veya kabulde, feragat edilen veya kabul edilen kısmın, dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir. Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır.” düzenlemesi bulunmaktadır. Bu itibarla, açılan davadan feragat edilmiş olduğundan, yukarıda açıklanan hüküm nedeniyle davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın feragat nedeni ile REDDİNE,
2-Alınması gerekli 54,40-TL harcın peşin alınan 6.147,90-TL harçtan mahsubu ile kalan 6.093,50-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,
4-Artan gider avansı bulunması ve talep etmeleri halinde gider avansının ait olduğu tarafa iadesine,
Dair, kararın tebliğinden itibaren iki hafta süre içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere tarafların yokluğunda dosya üzerinden verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı 14/09/2020