Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/276 E. 2020/821 K. 27.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/290 Esas
KARAR NO : 2020/750

DAVA : Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h))
DAVA TARİHİ : 10/07/2020
KARAR TARİHİ : 16/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin perakende ve hizmet sektöründe hizmet verdiğini, hali hazırda müvekkili şirketlerin 500’den fazla çalışanının bulunduğunu, müvekkillerinden———– mağazasının bulunduğunu, ———– ——- İşletmelerinin toplam —- borcunun bulunduğunu, diğer müvekkilinin ise borcunun 49.120.036,28 TL olduğunu, müvekkili şirketlerin konkordato projesinin 1 yıl ödemesiz 4 yıl eşit taksitler halinde ödeneceğini, ödemelere 2022 yılı sonundan itibaren başlanacağını belirterek İİK 285 vd maddeleri gereğince konkordato taleplerinin kabulü ile öncelikle müvekkili şirketler lehine 3 ay geçici mühlet kararı ile birlikte İcra ve İflas Kanunu’nun 287 ve 294.maddesi gereğince ihtiyati tedbir kararı verilmesini ve ihtiyati tedbir kararlarının aynen devamıyla yargılama sırasında kesin mühlet kararı verilmesi ile yargılama neticesinde de konkordato tasdikine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava, İİK.nun 285/1 maddesi uyarınca borçlular tarafından yapılan konkordato talebidir.
Dava hukuki mahiyeti itibarı ile 7101 sayılı İİK 285 vd. md. uyarınca açılmıştır.
Davacıların,—– tarihli dava dilekçesi ve ekleri incelenmiş, İİK’nun 7101 sayılı kanunla değişik 286.maddesine göre istenen belgelerin dava dilekçesi ekinde mevcut olduğu (286/1-e maddesinde geçen makul güvence raporunun, — tarihli kararı ile— dahil bağımsız denetim kuruluşları tarafından verilmesi gerektiği düzenlemesine uygun olarak, makul güvence raporu sunulduğu) anlaşılmakla davacı şirket lehine 3 aylık geçici mühlet kararı verilmiş, geçici mühlet süresi içerisinde İİK 294-295-296 ve 297.maddelerinin uygulanmasına, şirket aleyhine ihtiyati haciz ve muhafaza işlemlerinin yapılmasının tedbir yoluyla durdurulmasına, şirkete, şirketin mali yapısı göz önüne alınarak bir konkordato komiserinin atanmasına, atanan komiserlere şirketin defterlerini tutarak projenin incelenmesi, şirketin faaliyetlerine nezaret etmeleri ve kanundan kaynaklanan diğer görevleri yapmak suretiyle rapor düzenlemeleri görevi verilmiştir.
Verilen geçici ve kesin mühlet kararları, tedbirler ve atanan komiserler ile ilgili gerekli ilanlar yapılmış ve ilgili kurumlara gerekli bilgiler verilmiştir.
Davacı tarafından gerekli iflas avansı ve konkordato gider avansı verilen süre içerisinde dosyaya yatırılmıştır.
Davacının sunduğu proje, 1 yıl ödemesiz, sonraki 4 yılda eşit taksitler halinde, adi alacakların (%40 tenzilat yaparak) %60 ının ödenmesidir.Davacılar ticari faaliyet sonucu elde edilecek karı ve sermaye artışı taahhüdünü kaynak olarak göstermişlerdir. Toplamda ——tarihine kadar tescil edilerek ödeneceğini vaad etmişlerdir. Her iki davacı şirket yönünden de sunulan konkordato projesi aynı esaslar üzerine kuruludur.
Ayrıca; Davacı şirketlerin, dava dışı ——-birlikte mülga İİK 179 maddesi uyarınca iflas erteleme talebiyle açtıkları ve halen mahkememizde derdest olan davadan da söz etmek gerekir.
Davacıların iflas erteleme talepli davasının mahkemizin ——-sayılı dosyasında görüldüğü, (—–tarihli) son üç mali heyet raporuna göre de davacı şirketlerin net 5 milyon kar hedefini yerine getirmediği gibi -2,9 milyon zarar ettiği, 5 milyon sermaye artışı taahhüdünü tam olarak yerine getirmediği, somut hiç bir tedbirin olmadığı, borca batık durumda olduğu, ciddi ve inandırıcı bir iyileştirme projesinden söz edilemeyceği, kar hedeflerinn çok uzağında kaldığı, gerçekçi ve uygulanbilir olmadığının, borca batıklığının katlanarak arttığının beyan edilmesi üzerine, duruşması 17/07/2020 tarihine bırakılmış, davacılar da 10/07/2020 tarihli dava dilekçesi ile iş bu konkordato davasını açmışlardır.
Geçici mühlet kararı ile birlikte davacı şirketin rayiçleri, öz varlığı hesaplanmak zorundadır. Her ne kadar iflas erteleme dosyamız olan ———– sayılı dosyada rayiçler temmuz 2020 tarihi itibariyle alınmış ise de, konkordato davası bağımsız bir dava olup, davacıların da rayiç raporlara itiraz etme ihtimali öngörülerek farklı teknik bilirkişiler seçilerek tekrar güncel rayiçlerin tespiti yoluna gidilmiştir.
Komiser heyeti, 11/08/2020 tarihli ön raporunu sunmuş, duran varlıklardaki azalışa ilişkin şirketlerden açıklama istemiş, 2017-2018-2019 yıllarındaki net satış tutarlarına göre önümüzdeki beş yıla ilişkin 7,7,10,14,15,19 milyon civarındaki kar ön görüsünün fazla iyimser olduğu, komiser heyetin ibraz edilen 31/05/2020 tarihli yasal defter kayıtlarının ön projede sunulan bilanço rakamlarını doğrulamadığı bildirilmiştir.
Davacılar vekili bila tarihli dilekçesi ile, ön rapora karşı itirazlarını bildirmişler, ticari ömrünü tamamlayan demirbaşların net defter değerlerinin %30 üzerinde bir kar ile satışı yapıldığını, bu satış işlemi sonucu 8.3 milyon TL kar elde edildiği, duran varlıkların bu nedenle açılmış göründüğünü, defter kayıtlarının ön projedeki rakamlarla uyumlu ve doğru olduğunu ileri beyan etmiştir.
Teknik bilirkişiler rayiç tesipitine ilikin raporlarını sunmuş, davacılar bunlara da itiraz etmişlerdir.
Komiser heyeti, üç aylık geçici mühletin sonunda nihai raporunu 02/10/2020 tarihinde sunmuştur. Raporda özetle,—- olduğu ve borca batık olduğu şirketin —– arasında ön projesinde ve faaliyetinin sürekliliğini sağlayan faaliyet kârının bulunmadığı ve faaliyet zararının artarak devam ettiği ve dönem net kârının 4.363.636,00TL olduğu ancak karlılığın şirket aktifinde ver alan yararlı ömrünü tamamlamış olan tesis makine cihazların satışından elde edilen diğer olağan dışı gelir ve karlardan kaynaklandığı, şirketin ana faaliyetinin devamlılığında kar elde edemediği, gösterilen kaynakların borçlunun önceden doğmuş ve gelecekte doğacak borçlarını ödeyebilecek duruma geleceğine dair “gerçekçi ihtimal” kapsamında olup olmadığı noktasında mevcut performansla şirketin mali durumunun düzelebileceği ihtimalinin olmadığı, sunulan 31.07.2020 tarihli mevcut mali veriler çerçevesinde sunulan ön projede belirtilen kaynakların şirketin borçlan ile orantılı olmadığı, borçlu şirketin ön projede yer alan teklifinin —- rayiç değerlere göre öz varlık tutarının (-)13.585.344,25 TL olduğu ve borca batık olduğu şirketin 31.05.2020-31.07.2020 tarihleri arasında ön projesinde ve faaliyetinin sürekliliğini sağlayan faaliyet kârının bulunmadığı ve faaliyet zararının artarak devam ettiği ve dönem net zararının (-)270.587,76 TL olduğu, şirketin ana faaliyetinin devamlılığında kar elde edemediği, gösterilen kaynakların borçlunun önceden doğmuş ve gelecekte doğacak borçlarını ödeyebilecek duruma geleceğine dair “gerçekçi ihtimal” kapsamında olup olmadığı noktasında mevcut performansla şirketin mali durumunun düzelebileceği ihtimalinin olmadığı, sunulan 31.07.2020 tarihli mevcut mali veriler çerçevesinde sunulan ön projede belirtilen kaynakların şirketin borçları ile orantılı olmadığı, borçlu şirketin ön projede yer alan teklifinin “uygulanabilir ve gerçekleşebilir” görülmediği kanaatine varıldığını mütalaa etmiştir.
Davacı vekili, rapora itirazlarını sunmuş, kosimer heyetinin borca batıklık tutarını yanlış hesapladığını, 81 milyon gibi bir tutar eksik hesapladıklarını, 81 milyon eklendiğinde borca batık olmayacağını ileri sürerek 2 ay ek mühlet talebinde bulunmuşlardır.
Tüm dosya kapsamına göre davacının itirazlarının süre kazanmaya yönelik olduğu, 10/07/2020 tarihli iflaüs erteleme dosyasına sunulan rapordaki iflas sonucunu ötelemek için konkordato davası açtıkları, konkondato davasının ana temelinin de gerçekçi ve inandırıcı bir ön proje olduğu ancak davacıların ön projesinin kabul edilebilirlikten uzak olduğu, davacı şirketlerin, ticari faaliyetlerinin mahkememizce gerek kayyım gerekse bilirkişiler marifetiyle 2016 yılından bu yana izlendiği, son 4 yılda net kar hedeflerinin çok uzağında kalan şirketlerin daha da yüksek oranda kar elde edeceğini öngördüğü, iflas erteleme dosyasında vaad ettiği sermaye artışını dahi tam olarak yapmamışken, 2021 yılından 2024 yılına kadar peyder pey toplamda 10 milyon sermaye artıracağına ilişkin vaadinin tümüyle soyut olduğu, TTK hükümlerine göre usulüne uygun dahi olmadığı, tümüyle gerçekçilikten uzak bir projeye dayanıldığı anlaşılmaktadır.
Davacıların 10/07/2020 tarihli iflas erteleme dosyasındaki raporda——– konkonrdato dosyamızda sunulan rapora göre öz varlığı -73 milyon olduğu, son üç ayda dahi (“ticari ömrü biten makinaların karlı şekilde satışı yapıldığı” açıklaması altında) malvarlığında ciddi bir azalmaya yol açıldığı, her geçen gün özvarlığın eridiği, yapılan itirazların borca batıklık durumunda esasa etkili hiç bir yönünün olmayacağı ve ek süre taleplerinin alacaklıların açık zararına olacağı anlaşılmış ve itirazlara itibar edilmemiştir.
Özetle, yapılan incelemelere göre, davacıların ön projesinin inandırıcı ve gerçekçi olmadığı, tümüyle soyut temenniden ibaret kaldığı, başarıya ulaşmayacağının anlaşılmış konkordato taleplerinin reddine karar verilmiştir. Komiser heyetinin usulüne uygun biçimde yaptığı borca batıklık hesabına göre de davacı …—————- borca batık olduğu tespit edilmiş, sermayesinin tamamını yitirmiş durumdaki davacı şirketlerin, İİK.nun 292/1-a,c,d maddeleri uyarınca iflaslarına karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Ayrıca, iflas erteleme tedbirleri varken konkordato davası açılmış olup, malvarlığı üzerinde eskiden bu yana tedbir olmasına rağmen; kayyım/komiser onayı olmadan, mahkeme izni olmadan bir kısım makinaları satmış olmaları (böylece son ————– inen öz varlığında daha da çok borca batık hale gelmiş olmaları) açıkça alacaklıların zararına işlem niteliğinde olup; ayrıca iflas sebebi sayılmıştır.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacıların geçici mühletin uzatılması, kesin mühlet ve konkordato taleplerinin REDDİNE,
———-sicil numarasına kayıtlı ——– sicil numarasına kayıtlı —————. İİK’nun 287/5 maddesi göndermesi ile İİK’nun 292/1-a,b maddesi uyarınca bu gün yani ——– günü saat ——— itibariyle İFLASINA,
2-Tüm konkordato tedbirlerinin kaldırılmasına, konkordato komiserlerinin görevlerine son verilmesine,
3-Tedbirlerin ve geçici mühletin kaldırılmasına ilişkin kararın —————- resmi ilan portalında ilanına, masrafın gider avansından karşılanmasına,
4-İİK’nun 288/3 maddesi uyarınca gerekli kurumlara bildirimlerin yapılmasına,
5-İflas kararının derhal ——–Müdürlüğüne bildirilmesine,
6-İflas avansının ———– aktarılmasına,
7- Alınması gerekli 54,40 TL harç tam alındığından ayrıca harç alınmasına yer olmadığına,
8- Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacının üzerine bırakılmasına,
9- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 10 gün içinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.