Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/198 E. 2021/853 K. 29.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/198 Esas
KARAR NO : 2021/853Karar
DAVA : Menfi Tespit(tapu iptal ve tescil talebi yönünden 08/04/2016 günlü 13. celse ara kararı ile dosya tefrik edilmiştir.)
DAVA TARİHİ : 15/06/2012
KARAR TARİHİ: 29/06/2021
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit ve senet iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkillerinden ——- davalılar ile uzun zamandır ticaret yaptığını, davalı ——- şirketlerinden olup diğer davalı ———-bu şirketin —–ortağı olduğunu, inançlı işlem yapıldığını, müvekkillerinin gerek kendi adlarına ve gerekse yakınları ile birlikte ticaret yaparak muhtelif tarihlerde adlarına kayıtlı olan taşınmazları davalı ——— kayıt ve tescil ettirdiklerini ve edimlerini yerine getirip borçlarını ödediklerini, ancak yapılan alış veriş ve birlikte yapılacak ithalat işleminin teminatı olarak verilmiş tapuların davalılar ile defalarca görüşülmesine rağmen iade edilmediğini, davalıların haksız ve kötüniyetle müvekkillerinden menfaat temin etmek amacıyla teminat olarak verilmiş tapuları iadeye yanaşmadıklarını belirterek davacı ——– ait bir parça —- taşınmazlar ——— parça taşınmazın değişik tarihlerde davalı ——– teminat olarak verildiğini, davalılara olan borçların ödenmesine rağmen davalıların ellerinde bulunan senetleri de iadeye yanaşmadıklarını belirterek, davacıların davalılara borçlu olmadığının tespitine, bedelsiz kalmış senetlerin iptaline ve iadesine, davalı——– intikal etmiş olan ——— parselin davalı üzerinden tapusunun iptali ile ——tapuya tesciline, yine ————- kayıtlı olan———– davalı üzerinden tapusunun iptali ile davacı —— kayıt ve tesciline, yine davalı ——– kayıtlı olan ———— ile davacı ————tapuya tesciline karar verilmesini, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle, davanın öncelikle ticari iş olmayan ve ticari işletmeye ilişkin olmayan tarafların tacir sıfatı ile ilgisi bulunmayan tapu iptal ve tescil talepleri yönünden Asliye Ticaret Mahkemesinde görülmesi mümkün olmadığından, tapu iptal talebi yönünden görevsizlik kararı verilmesini, kaldı ki taşınmazların bulunduğu yer itibarı ile de, yetki itirazında bulunduklarını, dava dilekçesinde hangi sebeple hangi borca istinaden menfi tespit talep edildiğinin ve menfi tespit taleplerinin miktarının belirtilmediğini belirterek tapu iptal ve tescil taleplerinin, edinilen tüm gayrimenkullerin bedellerinin ödendiği ve tapuda ödeme sonucu devir ve temlik işleminin gerçekleştiğini, tapu iptal ve tescil taleplerinin haksız olduğunu, dava dilekçesinde ——- gayrimenkul için tapu iptal ve tescil istendiğini ve tek bir ticari ilişkiye dayanılarak teminat verildiğini iddia edildiğini, oysa devir tarihlerine bakıldığında bile teminat olarak verilmediğinin açık olduğunu, kaldı ki gayrimenkulleri devredenler açısından davacı —- şahıstan devralınmış bir gayrimenkul bulunmadığı, ——– arasında ——- bulunan bir meskene ilişkin kira kontratı olduğunu, ———– aldığı daireler açısından ise müvekkilinin—-olduğunu bildiğini ve bedeli karşılığında satın aldığını,———–dava açmaktaki amacının kötüniyetli ve sadece maddi kazanç elde etmeye yönelik olduğunu belirtmiştir. Menfi tespit talebi yönünden de davacı ——- davalı müvekkili şirket arasında—- yılından bu yana yapılan ticaret bulunduğunu,—- davalı müvekkili şirketten mal aldığını, gerektiğinde ise davalı şirketin ——— satın aldığını ve müvekkili şirketçe alınan tüm malların bedellerinin ödendiğini,——- yılından bu yana davacı faturaya dayalı ve irsaliyeleri düzenlenmiş olan —– ait borçların ———yılına kadar devrettiğini, arasıra davalı müvekkili şirkete ödemeler yapıldığını, ancak geriye devreden bakiye ——- alacak bulunduğunu, davacının bu borçtan kurtulmak amacıyla bu davayı ikame ettiğini, kaldı ki dava tarihi itibarı ile müvekkilinin elinde halihazırda hamili olduğu davacıya ait bir senet bulunmadığını, sadece —— tanzim ———- adet bono bulunduğunu, kaldı ki müvekkilinin bu bono için dahi yıllardır icra takibine girişmediğini ve senedin bono vasfını yitirdiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
DELİLLER VE GEREKÇE : Dava, davacılar tarafından davalı şirketle hakim ortağı diğer davalı şahıs aleyhine açılmış menfi tespit, senet iptali ve iadesi ile tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.
Mahkemece dava konusu yapılan taşınmaz tapu kayıtları getirtilmiş, tarafların gösterdikleri tanıklar dinlenmiş, tarafların ——–yılları ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi incelemesi yapılmış, davacıların tapu iptal ve tescil istemini hakkında Mahkememizce —– celsesinde tefrik kararı verilerek ayrı bir esasa kaydı yapılmış——– eldeki davaya senetlere dayalı menfi tespit ve senetlerin iptali talebi yönünden bakılmaya devam olunmuştur.
Mahkememizin ——— kararı ile; İşbu dava dosyasında davaya menfi tespit, senet iade-iptal davası olarak bakılmış ancak yaptırılan mali bilirkişi incelemesinde davacının incelenen defter kayıtlarına göre davalı —- alacaklı olduğu, davalı ticari defter kayıtlarına göre de davalının davacıdan, dava tarihi itibarı ile ——– alacaklı olduğu saptandığı ancak davacının ticari ilişki çerçevesinde davalılara açık senetler verdiği ispata muhtaç kaldığı, kaldı ki davalı ——- da davacılardan almış olduğu elinde senet bulunmadığı, aksine her — tarafında ticari defter kayıtlarına göre davacı —- davalı ———– dava tarihi itibarı ile ————borçlu olduğu anlaşılmakla, davacıların sübut bulmayan menfi tespit, senet iade ve iptal dava ve talebinin reddine karar verilmiştir.
Hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
———- Karar sayılı karında; Dava, menfi tespit davasıdır. Davacılar dava dilekçelerinde menfi tespit istemi dışında tapu iptal ve tescil talebinde de bulunmuş ve toplamda dava değerini ——— olarak bildirmişlerdir. Mahkemece bu miktar üzerinden harç alınmıştır. Mahkeme yargılama sırasında tapu iptal ve tesciline ilişkin dava konusunda ayırma kararı vermiştir. Bu durumda mahkemece dava dilekçesindeki menfi tespite konu dava değeri tespit ettirilmeksizin dava dilekçesindeki her iki taleple ilgili olarak bildirilen miktar üzerinden vekalet ücreti takdir edilmesi doğru görülmemiştir.Bu nedenlerle hükmün bozulmasına ,kararı verilmiştir.
Dosyanın Mahkememizin yukarıdaki esasına kaydı yapılmış, Mahkemenin —— tarihli ara kararı ile ——- kararına uyulmasına karar verilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Mahkemece, davacılar vekiline, davalı tarafça elinde bulunduğu bildirilen———miktarlı senet dışında davalılar elinde başkaca senetleri bulunup bulunmadığı ve senede dayalı menfi tespit isteminin tutar ve dava değeri hakkında açıklamada bulunması istenmiş, davacılar vekili açıklamasına göre bilirkişiden ek rapor alınıp alınmayacağının değerlendirilmesine karar verilmiştir.
Davacılar vekilinin —— Dilekçesi ile; Konu hakkında daha önce beyanda bulunduklarını, müvekkilleri tarafından düzenlenen başkaca senetler bulunmasına rağmen, davalı elinde olduğunu bilinen ——- düzenleme tarihli senede istinaden huzurdaki davanın değerinin, dava tarihindeki —karşılığı doların değeri —- karşılığı olan —- olarak belirlenmiş ve bu tutar üzerinden nispi harç yatırılmış olduğunu beyan etmiştir.
Davacı tarafça belirtilen dava değeri üzerinden ———- tarihinde harcın yatırılmış olduğu görülmüştür. Davacılar vekili açıklamasına, dosya kapsamında alınan bilirkişi raporu yeterli görülmekle ek rapor alınmasına gerek bulunmadığı anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve —– ilamı birlikte değerlendirildiğinde; Taraflar arasındaki uyuşmazlık — düzenleme tarihli keşidecisi davacı ——– vadeli ——— dolayısıyla borçlu olmadığının tespitine, senedin iptal ve iadesine ilişkin bulunmaktadır.
Davacı taraf taraflar arsında inançlı işlem yapıldığı, senedin teminat amaçlı verildiğini iddia etmektedir. Dava konusu senedin incelenmesinde, senet üzerinde teminat amaçlı olarak verildiğine ilişkin bir kayıt bulunmamaktadır.
Dava konusu edilen senetler TTK’nun 776 vd maddelerinde düzenlenen bono niteliğinde olup kambiyo senetlerindendir. Kayıtsız şartsız asıl borç ilişkisinden bağımsız ———- bir borç ikrarını içermektedir. Senede bağlanan her türlü alacağa karşı ileri sürülen iddianın yazılı delillerle ispatı gerekir.
Dosyada alınan bilirkişi raporunda da tespit edildiği üzere davacının incelenen defter kayıtlarına göre davalı ——alacaklı olduğu, davalı ticari defter kayıtlarına göre de davalının davacıdan, dava tarihi itibarı ile ——- alacaklı olduğu saptanmıştır. Davacının davalıya davacı tarafça başkaca senet verilip verilmediği saptanamamıştır.
Senedin teminat amaçlı verildiğinin ya da senedin bedelsiz kaldığının yazılı delillerle ispatı gerekmektedir. Bu hususta davacı tarafça yazılı bir delil sunulmamış, davacı taraf iddiasını yemin delili ile de ispat edememiştir.
Belirtilen sebeplerle davacının menfi tespit, senet iade ve iptal taleplerinin reddine karar verilmesi gerekmiş olup aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 59,30-TL harçtan davacı tarafından yatırılan toplam 2.839,50-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 2.780,20-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinden bırakılmasına,
4-Davalı kendini vekil ile temsil ettiğinden AAÜT gereğince 4.080,00- TL vekalet ücretinin davacı —— alınarak alınarak davalı ——verilmesine,
5-Artan gider avansı bulunması ve talep etmeleri halinde gider avansının ait olduğu tarafa iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin ve Davalı Vekilinin yüzlerine gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içinde ——– nezdinde TEMYİZ yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.29/06/2021