Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/182 E. 2021/886 K. 06.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/182 Esas
KARAR NO : 2021/886
DAVA :İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :11/05/2020
KARAR TARİHİ :06/07/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının, davacı müvekkili ile —– müşterek ve müteselsil kefil olduğunu, davalı tarafından imzalanan — başlangıç ve kefalet tarihli sözleşme gereğince, —– ürünü müşterilerine satma yükümlülüğünü üstlendiğini ve müvekkili şirketin de sözleşme kapsamında davalı tarafın bu hedefini gerçekleştiremediği takdirde kıstelyevm usulü hesap edilerek iade edilmek şartı ile %100 iskontolu yani bedelsiz ürünler verdiğini, müvekkili şirket tarafından ödenen tutarın ve verilen bedelsiz ürünlere rağmen davalının sözleşmedeki taahhütlerine aykırı davranması ve sözleşme ile vadedilen ürünü —– itibariyle almaması sebebiyle sözleşme hükümlerine aykırılığın derhal giderilmesi için davalının müşterek ve müteselsil kefil olduğu dava dışı şirkete ihtarname keşide edildiğini, davalı tarafa keşide edilen ihtarnameye rağmen aykırılık giderilmediği için —— dosyasından sözleşmeye aykırılıktan dolayı bedelsiz ürün alacağı bedeline ilişkin toplam —— üzerinden ilamsız icra takibi açıldığını, davalı tarafından haksız olarak takibe itiraz edildiğini ve takibin durduğunu belirtmiş olup, davalının haksız itirazının iptali ile icra takibi ve itirazın iptali davası konusu olan — %100 ıskontolu ürün alacağı, —- ihtarname masrafı olmak üzere toplam ——- tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, davalının, alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile müvekkili şirkete ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava dilekçesinin davalıya usulüne uygun tebliğ edildiği ancak cevap verilmediği görüldü.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle davacı ile dava dışı—– arasında imzalanan ve davalının kefil olduğu sözleşme uyarınca davacı tarafça sözleşme gereği %100 iskontolu ürün verildiği ancak asıl borçlu yönünden sözleşmeye aykırı davranılarak vaat edilen ürünlerin alınmadığı iddiasıyla açılan bakiye alacağın tahsili istemli——- icra dosyasının davalı tarafça yapılan itirazın İİK 67 kapsamında iptali ve icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
Mahkememizce icra dosyası celp edilmiş olup, incelenen icra dosyasında davacı tarafça hem asıl borçlu hem kefil yönünden takip başlatıldığı, davalının süresinde borca itiraz ettiği anlaşılmıştır. Uyuşmazlığın çözümü için mali müşavir bilirkişi ve nitelikli hesap uzmanı bilirkişiden rapor alınmıştır. Bilirkişi heyetinin —–tarihli raporunda özetle: “Davacının sözleşmede belirtildiği gibi %100 iskontolu ürünlere ilişkin, sözleşmede dava dışı şirkete bedelsiz verilmesi kararlaştırılan —– tesliminin yapılmış olduğunun görüldüğü, davacı şirketin kayıtlarına göre davalı şirketin — alımı yapması gerekirken—– yapıldığının tespit edildiği, sözleşme fesih tarihi itibariyle dava dışı şirketin sözleşme gereği üzerine düşen alım edimini yerine getirmemesi sebebiyle sözleşmenin feshedildiği, davacı şirketin sözleşmeyi haklı nedenle feshettiğine dair hüküm kurulması halinde; kıstelyevm usulü hesapta—-oranında gerçekleşme olduğu, —– koli üzerinden fazla teslim ettikleri ürün yönünden kıstelyevm hesabı yapılarak davalı şirketin fazla verilen bedelsiz ürün tutarının —— olarak hesaplandığı görüş ve kanaatine varılmıştır.” içeriğinde raporunu mahkememize sunmuşlardır. Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, davacı tarafın beyan dilekçesi sunduğu anlaşılmıştır.
Davacı ile dava dışı şirket arasında akdedilen sözleşmede tarafların ticari defterlerinin ve kayıtlarının kesin delil teşkil edileceği kabul edilmiş, dava dışı şirketin Mahkememizce yapılan tebligata rağmen defterlerini ibraz etmediği anlaşılmıştır. Dava dışı şirket defterlerini ibraz etmediğinden her iki tarafın ticari defterlerinin örtüşüp örtüşmediği tespit edilememekte ise de; ——-tarihinde HMK’nın 222. Maddesinde meydana gelen değişiklik ile taraflardan birinin ticari defterlerini ibraz etmemesi halinde usulüne uygun olarak tutulan defterlerin sahibi lehine delil olacağı düzenlemesi ve davalının rapora itiraz etmediği bir arada değerlendirildiğinde davacının defter ve kayıtlarına itibar etmek gerekmiştir. Davalının kefil olarak sorumluluğunun bulunduğu sözleşmede şirketin —- adet ürün alacağı taahhüt edilmiş, dava dışı şirketin en son ürün alımını ——- tarihinde yaptığı anlaşılmıştır. Davacı taraf bunun üzerine sözleşmeyi feshetmiş olup, aylar boyunca hiç ürün alımı yapılmadığından davacının %100 bedelsiz gönderdiği ürünlerden kıstelyevm usulü bedel iadesi talep etmekte haklı olduğu, sözleşmeyi feshetmekte haklı olduğu kanaatine varılmıştır. Özel hükümler bölümünde:”İşletmeci, sözleşmenin iş bu sözleşmede öngörülen yükümlülüklerine aykırı davranması neticesinde süresinden önce sona ermesine sebebiyet vermesi üzerine, bu malzeme ve ürünler için geçmişte uygulanmış iskontoların rayiç değeri üzerinden kıstelyevm usulü belirlenecek olan kısmını—— birlikte şirkete derhal iade edecektir.” hükmü, yine 8.maddesinde: “İşletmeci, bu sözleşme ve oluşmuşsa eklerinde yer alan yükümlülüklerinden herhangi birine uymaması halinde, Şirketin önceden kendisine uyarıda bulunması,önel tanıması, hüküm alması veya başkaca bir merasim uygulaması asla gerekmeksizin, hem işbu sözleşmeyi tek taraflı olarak feshetmekte serbest ve yetkili olacağı…” düzenlemeleri mevcut olup, sözleşmenin ilgili maddeleri göz önünde bulundurulduğunda; davacı tarafça uyarıda bulunmaksızın aykırılık nedeniyle sözleşmenin tek taraflı olarak feshedilebileceği, aylar süren ürün almama durumunun fesihte haklı sebep oluşturduğu ve bilirkişi tarafından tanzim edilen rapordaki hesaplamanın sözleşmeye uygun olduğu, davacının takip tarihi itibariyle davalıdan kefil sıfatıyla —– talep edebileceği sonucuna varılmış, ihtarın iade olduğu nazara alınarak ihtarname masrafı uygun bulunmamış, davanın kısmen kabulüne, icra takibine davalı tarafından yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin —— asıl alacak üzerinden devamına, alacak likit olduğundan kabul edilen kısım üzerinden hesaplanacak %20 oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya dair talebin reddine karar verilmiş, arabulucunun karar aşamasında sarf gideri hazırlamadığından ve ileride tahsil edilip edilmeyeceği belirsiz olduğundan arabuluculuk ücretine hükmedilememiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE,—–sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine davalı tarafından yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin —– asıl alacak üzerinden aynen devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Kabul edilen 6.985,97-TL asıl üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 477,21-TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 85,81-TL harcın mahsubu ile bakiye 391,40-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 85,81-TL peşin harç, 54,40-TL başvuru harcı olmak üzere toplam 140,21-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından harç dışında harcanan 2.106,00-TL yargılama giderinden kabul ve ret oranına göre hesaplanan (%98,33 Kabul %1,67 Ret) 2.070,83-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından sarf edilen yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davalı için takdir olunan 118,41-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-Tarafların artan gider avansı bulunması ve talep etmeleri halinde karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 06/07/2021