Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/141 E. 2021/739 K. 10.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/141 Esas
KARAR NO : 2021/739
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 18/03/2020
KARAR TARİHİ : 10/06/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından işletilen yollardan, davalı şirkete ait araçların ihlalli geçiş ücretleri ve süresinde ödenmemesinden kaynaklı 6001 sayılı kanunun 30./5 maddesi uyarınca ceza tutarı ile birlikte tahsiline istinaden ——-dosyası ile takip yaptıklarını, borçlu tarafından yapılan itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu, davacının zorunlu olmamasına rağmen icra takibi başlatmadan önce araç sahiplerinin adreslerine İhlalli Geçiş İhtarnamesi’nin gönderildiğini araç sahiplerinin geçiş ücretini geçişten sonra 15 gün içerisinde etiketlerdeki eksik bakiyenin tamamlanması halinde otomatik olarak etiket hesaplarından tahsil etmesine ilişkin kanuni bir yükümlülüğünün olmadığı gibi bu hususta herhangi bir taahhüdü de bulunmamakta olduğunu, bu konuda ayrı bir yasal düzenleme ya da protokol olmadığını buna rağmen —– tarihinden itibaren geçiş ücretinin tahsilatına —- Yöntemine başlanıldığını, ——-yapısal olarak faal hale gelmiş olmasına rağmen —— tahsilat yapılamaması araç sahibinin ödemeye ilişkin sorumluluğunu ortadan kaldırmayacağını belirterek itirazın iptaline, takibin devamı ile takip konusu meblağın %20’sinden az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; geçiş ihlali yaptıkları belirtilen müvekkili şirkete ait araçlara ait hgs ürün numaraları ve tanımlı oldukları banka bilgilerinin liste halinde sunulduğunu, hesapta ihlali belirtilen tarihlerde bakiyenin bulunduğunu, müvekkili şirketin ödemelerini süresinde yerine getirdiğini, takip öncesi yapılan bu ödemelere rağmen davacı yanın haksız ve kötüniyetli olarak yasal takibe geçerken geçiş ücretlerini de talep ettiğini, davacı yanın dilekçesinde ihlali geçişi takip eden ——- günlük sürenin bitimini takiben araç sahiplik bilgilerine —– edinilen müvekkili şirket alacağın tahsilini teminen ihlali geçişe ilişkin ihlali giriş ve çıkış yapılan yol güzergah ve şerit ile tarih ve saat bilgilerini gösterir ayrıntılı tablo ile borcun sebebini teşkil eden ihlali geçişe ilişkin fotoğrafların yer aldığı ihtarnameleri adreslere göndermektedir denilmekte ve devamında iş bu ihtarnamelerin tebliğinden itibaren geçiş ücretlerin ve ceza bedellerinin yatırılmaması halinde yasal takip başlatılacağını ihtaren bildirilmesi gerektiği ancak müvekkili şirkete herhangi bir ihtarat yapılmadığını, takip konusu idari para cezasına ilişkin olarak müvekkili şirkete herhangi bir tebligat yapılmadığını, davacı yanın tüm bu ödemelere ve tahsilatlara rağmen kötü niyetli ve haksız olarak mükerrer tahsilat yapmaya çalıştığını, haricen yapılan ödemelerin hiçbirinin mahsup edilmediğini belirterek davanın reddi ile müvekkilinin davacı yana borçlu olmadığının tespitine, takibi ve iş bu huzurdaki davayı açmada haksız ve kötü niyetli olan davacının takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatı ödemeye mahkum edilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; hukuki niteliği itibariyle; geçiş ücreti ve ceza tutarına ilişkin ——- icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
Davacı vekilince dava dilekçesi ekinde ibraz edilen araç geçiş görüntüleri incelendiğinde, ——— plakalı araçların muhtelif tarihlerde ihlalli geçiş yaptığı anlaşılmıştır. Davaya konu araçların geçiş tarihinlerinde davalı şirkete ait olduğu anlaşılmıştır.
Bilindiği üzere——— çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin dört katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir. Geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapanlardan, ödemesiz geçiş tarihini izleyen on beş gün içinde yükümlü olduğu geçiş ücretini usulüne uygun olarak ödeyenlere, bu maddenin birinci fıkrası ile beşinci fıkrasında belirtilen cezalar uygulanmaz. ——– uygulandığı karayolları için belirlenen geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yaptığı tespit edilen yabancı plakalı araçlara uygulanan idari para cezaları için bu fıkrada belirlenen on beş günlük süre beklenmez.” şeklinde düzenlenmiştir. Bu nedenle yasa kapsamında davacının geçiş ücreti ve ceza tutarı talep etme hakkının bulunduğu açıktır.
Davalı taraf cevap dilekçesinde araç geçiş ihlali nedeniyle cezai şartın istenebilmesi için taraflarına herhangi bir tebligat yapılmadığını bu nedenle cezai şart talep edilemeyeceğini beyan etmiştir.——- ödemeden geçiş yapanlardan, ödemesiz geçiş tarihini izleyen on beş gün içinde yükümlü olduğu geçiş ücretini usulüne uygun olarak ödeyenlere, bu maddenin birinci fıkrası ile beşinci fıkrasında belirtilen cezalar uygulanmaz. —– uygulandığı karayolları için belirlenen geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yaptığı tespit edilen yabancı plakalı araçlara uygulanan idari para cezaları için bu fıkrada belirlenen on beş günlük süre beklenmez.” şeklinde düzenlenmiştir. Söz konusu kanun maddesinde ihlalli geçiş yapanlara tebliğ şartı ön görülmemiş olup, geçiş tarihini izleyen on beş gün içerisinde geçiş ücretinin ödenmemesi durumunda 30/1 ve 30/5. Fıkrası gereği ceza taahhuk edileceği anlaşılmıştır. Nitekim ——– ilamında da bu hususa açıkça değinilerek tebliğ şartı olmadığı belirtilmiştir. Bu durumda takip tarihinde, geçiş tarihinden itibaren ihlalli geçiş için ön görülen ödeme günü olan 15 günlük sürenin geçtiği buna rağmen davalı tarafça ödeme yapılmadığı dikkate alınarak davacının ceza talebinin yerinde olduğu anlaşılmıştır.
Yine davalı cevap dilekçesinde ödemelerin yapıldığını iddia etmiş ise de; alınan bilirkişi raporunda da belirlendiği üzere ihlalli geçişlerin yapıldığı tarihlerde davalının banka kayıtları ve —— hesaplarında yetersiz bakiye olduğu tespit edilmiş, davalının ödeme yaptığı iddiası ispat edilememiştir.
Tüm dosya kapsamı, tarafların iddiaları, savunmaları, toplanan deliller, yasal düzenleme bir bütünlük içerisinde değerlendirildiğinde, dosya kapsamından davalıya ait araçların davacı kontrolünde bulunan otoyoldan ihlalli olarak geçiş yaptığına ilişkin görüntülerin sunulduğu ve ihlalli geçişlerin sabit olduğu anlaşılmış, davalı tarafından ödeme yaptığına ilişkin savunmada bulunulmuş ise de; ihlalli geçiş yapılan tarih ve saatlerde—– —- cihazlarında bakiye bulunduğuna ya da geçiş ücretlerinin ödendiğine dair ödemeyi ispatlayacak nitelikte herhangi bir belge sunulmadığı, celp edilen banka ve —– bilirkişi tarafından yapılan incelemede ise, ihlalli geçiş tarihlerinde hesaplarda yetersiz bakiyenin bulunmadığının tespit edildiği anlaşılmış, netice olarak davacının davasında haklı olduğu anlaşılmakla, davanın kabulüne karar vermek gerekmiş, alacak likit ve belirlenebilir olduğundan icra inkar tazminatına hükmedilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile, —– sayılı takip dosyasına davalının yapmış olduğu İTİRAZIN İPTALİNE, takibin aynen devamına,
2-Kabul edilen 14.036,00 TL üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 958,80-TL harcın peşin alınan 239,70-TL harçtan mahsubu ile bakiye 719,10-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı şirket tarafından dava açılırken yatırılan 54,40-TL başvurma harcı, 239,70-TL peşin harcın toplamından oluşan 294,10-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı şirket tarafından harç dışında harcanan 1.089,50-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesindeki esaslara göre belirlenen 4.080,00-TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Tarafların artan gider avansı bulunması ve talep etmeleri halinde kendilerine iadesine,
8-6325 sayılı Kanun’un 18-A/13. bendi uyarınca Adalet Bakanlığı tarafından karşılanan 1.320,00-TL zorunlu arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak Hazineye gelir olarak kaydedilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde ——- Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 10/06/2021