Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/104 E. 2022/481 K. 26.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/104 Esas
KARAR NO : 2022/481

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/03/2020
KARAR TARİHİ : 26/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı aleyhine takip başlatıldığını, davacının işbu ödeme emrinin muhtara tebliğ edilmesi sebebiyle haberdar olamadığını, takibe konu çeke atılan ciro üzerindeki imzanın davacı şahsa ait olmadığını, davacı şahıs aleyhine yapılan işbu takipteki çek üzerindeki imzanın davacıya ait olmaması sebebiyle çekte bankadan önce cirosu bulunan— şikayette bulunulacağını, aynı zamanda — tarafından ciro edilerek davalı bankaya verilen başkaca kambiyo senetlerinin tahsili amacıyla— sayılı dosyası ile davacıya karşı icra takibi başlatıldığını ve başlatılan takibe imza itirazında bulunulduğunu, imza itirazı ile ilgili dava — — esas sayılı dosyası ile görüldüğü ve davacı açısından takibin iptaline karar verildiğini,— sayılı dosyası ile davacı aleyhine takip başlatıldığını takibe imza itirazında bulunulduğunu, —dosyası ile görüldüğü ve davacı açısından takibin iptaline karar verildiğini, açıklanan bu sebeplerden dolayı takibin dava sonuna kadar tedbiren durdurulmasını, borçlu olmadığının tespitini, %20 inkar tazminatına hükmedilmesini, masraf ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın işbu davayı ikame etmekte hukuki yararının bulunmadığı, davacıya kesin süre verilmesi halinde dahi hukuki yararın bulunmayacağı, aynı zamanda davada zamanaşımı süreleri de dolduğu bundan dolayı da işbu davanın zamanaşımı nedeniyle de reddine karar verilmesinin gerektiğini, davacı tarafın davalı tarafın alacağını sürüncemede bırakması gayesi ile işbu davayı açtığını, açıklanan nedenlerden dolayı davacının işbu davayı ikame etmekte hukuki yararı bulunmadığından usulden reddini, hukuki dayanaktan yoksun ikame edilen davanın her halükarda esastan reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; hukuki niteliği itibariyle; davalı tarafından davacı aleyhine —-dosyası ile yapılan icra takibi ve takibe konu çek nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine ilişkin menfi tespit davasıdır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık ise; icra takibine konu çekteki imzanın davacıya ait olup olmadığı, davacının bu çekten dolayı sorumlu olup olmadığı, kötü niyet tazminat koşullarının oluşup oluşmadığına ilişkin olduğu tespit edilmiştir.
Dava konusu icra dosyası ve davacının dava dilekçesinde belirttiği mahkeme dosyalarının bir örneği dosya içerisine alınmıştır.Davacıya ait imza örneklerinin bulunduğu kurumlardan ıslak imzalı belgeler dosya içerisine alınmıştır. Davacının yazı ve imza örnekleri mahkememizce alınmış, dava konusu çek üzerindeki imzanın davacıya ait olup olmadığı hususunda — alınmıştır.12/01/2022 tarihli raporda “… İnceleme konusu çek —–… —-üzerine atılı——- birinci ciranta imzası ile ….—- alışkanlıklar,—–bakımından farklılıklar saptandığından, söz konusu imzanın mevcut mukayese imzalarına kıyasla kuvvetle muhtemel ..— eli ürünü olmadığı hususunu bildirir kanaat raporudur…”şeklinde rapor sunulmuştur.
Tüm dosya kapsamı ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; —-sayılı dosyasında takibe dayanak yapılan çekteki imzanın davacıya ait olmadığının tespit edildiği, bu nedenle davacının davalıya bu takip nedeniyle borçlu olmadığı anlaşıldığından davanın kabulüne karar verilmiş, davalı takip başlatmakta kötüniyetli olmadığından tazminata hükmedilmemiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile, davacının davalıya —- sayılı takip dosyasında borçlu olmadığının tespitine,
2-Alınması gerekli 5.503,63 TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 1.375,91 TL harcının mahsubu ile bakiye ile 4.127,72 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 54,40 TL başvurma harcı ve 1.375,91 TL peşin harç toplamı olan 1.430,31 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarfedilen toplam 486,85 TL yargılama giderleri ile 1 adet —ücreti olan 960,00 TL ‘nin toplamı olan 1.446,85 TL ‘nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatıran tarafa iadesine,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden—– göre davacı vekili için takdir olunan 11.273,91 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-6325 sayılı Kanun’un 18-A/13. bendi uyarınca————- arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak Hazineye gelir olarak kaydedilmesine,
Dair, gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.