Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/749 E. 2021/1306 K. 01.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/749 Esas
KARAR NO : 2021/1306

DAVA : Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235))
DAVA TARİHİ : 16/12/2019
KARAR TARİHİ : 01/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA, SAVUNMA ve DOSYA KAPSAMI:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —- alacaklı olduklarını, alacağın— talep ettiklerini, ancak talebin reddedildiğini—- kefil olduğu ——- sıra cetveline kaydedilmesini talep ettiğini ancak gerekçe gösterilmeden reddedildiğini belirterek, alacaklarının sıra cetveline kaydedilmesine karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap, beyan veya delil sunmamıştır.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava, davacı banka tarafından müflis şirket aleyhine açılan kayıt kabul davasıdır.
Davacı, —— kredi sözleşmesi ilişkisinin olduğunu, borçlunun hem asıl borçlu olarak hem de dava dışı —-ödenmeyen borçlarının olduğunu,—– yaptığı başvurunun —- alacaklarının —- kaydını talep etmiştir.
——– kesinleşmediği,—– davacının alacak kaydı için verdiği dilekçe—- kararı,—-davacıya ——- davacının masraf verip vermediği, ikinci alacaklar toplantısının yapılıp yapılmadığı hususlarında müzekkere ile gerekli bilgi ve belgeler istenmiştir.
Müflis———- tarihi itibariyle iflasına karar verildiği,——husus iş bu dava için dava şartı olan davanın —- İİK.nun 235. maddesine göre ———— ticaret mahkemesine dava açmaya mecburdurlar. 223 üncü maddenin üçüncü fıkrası hükmü mahfuzdur. ———– suretiyle—- kararların kendilerine tebliğini isteyebilirler. Bu muameleyi yaptırmış —- kararlarına karşı kanun yolları kendilerine tebliğ tarihinden itibaren işlemeye başlar.
Somut olayda, —– göre gelen cevaptan, davacının— üzerinden —- bulunduğu, bu sırada tebliğ için de masraf yatırdığı anlaşılmıştır. ——— tarihlerinde ilan edilmiştir. Bu bakımdan —sabittir.
Davacı banka —– bulunmuş; iş bu dava dilekçesinde 7.898.362,71 TL alacağın masaya kaydını talep etmiştir.
Davacının süresinde dava açtığı anlaşıldıktan sonra açıklığa kavuşturulması gereken bir diğer husus davacının gerçekten alacağının olup olmadığı, varsa ne kadar olduğudur.
Bu bakımdan inceleme yapılması için dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi, —- tarihinde——– kefaletinin olduğunu, davacı bankanın ——- imzaladığını, — taraf olduğunu, davacı bankanın her —- ihtarname ile hesabı kat ettiğini, bankanın———– belirtmiştir. Bu tutarın kredi limiti olan 1.670.000 TL nin üstünde olması sebebiyle bu limitin üstündeki talebin mahkemenin takdirine bağlı olduğunu mütalaa etmiştir. ——ticari kredi hesabının olduğunu, bunlar sebebiyle toplamda——— bu borçlar için 6.150.000 TL limitle kefaletinin bulunduğu ve müflisin bu borçtan sorumlu olduğunu belirtmiştir. Bilirkişi ayrıca, bankanın dava dışı diğer——— olması sebebiyle müflisin bu şirketlere kefaletinden olan borcu sebebiyle görüş belirtilemeyeceğini rapor etmiştir.
Bilirkişi raporu davalı icra müdürlüğüne—davacı bankaya 31/07/2021 tarihinde tebliğ edilmiş, her iki taraf da rapora karşı yazılı bir beyan dilekçesi sunmamıştır. Davacı vekili duruşmada, rapora itiraz etmediklerini, talepleri gibi kabul kararı verilmesini talep etmiştir.
Resen görülen eksiklikler, kefaletle ilgili bilirkişi yorumu tereddüt yaratmış, bilirkişiden resen açıklama istenmiş; bilirkişi de —- sunmuş; kök raporda belirttiği limit olan 1.670.000 TL nin sözleşmenin 70. Maddesi gereği sadece ana para için geçerli olduğunu, işlemiş faiz, komisyon, temerrüt faizi vs den de ayrıca sorumlu olduğunu belirtmiştir.
Mahkememizce denetlenen bilirkişi raporunun bilirkişi raporunun usul ve yasaya uygun olduğu, denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğu anlaşılarak hüküm kurulmuştur.
Her ne kadar davacı bankanın kök rapora bir itiraz dilekçesi sunmamış olması sebebiyle, kök raporda belirtilen—— tutar için davalı yararına kazanılmış hak olup olmayacağı gündeme gelmiş ise de, heyetimizce bu husus tartışılmış; kök raporun sonuç kısmında bilirkişinin açıkça davacının daha fazlasını isteyemeyeceğini belirtmemiş olması, davacı — borcunu 2448.516,68 TL olarak hesaplamış olması, 1.670.000-TL limitini aşan kısmının mahkemenin takdirinde olduğunu belirttiği göz önüne alındığında, davacı bankanın rapora itiraz etmemiş olmasının davalı yararına usuli kazanılmış hak yaratmayacağı sonucuna varılmıştır.
Sonuç olarak, davacı — kredi borcuna———- talep edebileceği kabul edilmiştir.
Açıklanan sebeplerle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE;
1-Davacının, —– alacağının —- işlem gören – ve KABULÜNE; fazlaya ilişkin kısmın REDDİNE;
2- Alınması gerekli 59,30TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 44,40TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 14,90-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 44,40TL başvurma harcı, 44,40TL peşin harcın toplamı olan 88,80 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarfedilen toplam 4.122,50-TL yargılama giderinin haklılık oranına göre takdiren (% 91,91 kabul %8,09 ret oranında ) olmak üzere 3.789,11-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığında bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
7—– göre davacı vekili için takdir olunan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 10 gün içinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda oy birliği ile verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.