Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/720 E. 2021/285 K. 23.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/720 Esas
KARAR NO : 2021/285

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/11/2013
KARAR TARİHİ : 23/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin——— —– apartman katı bulunduğunu, müvekkilinin davalı firmaya 31/03/2011 tarihinde zorunlu 101.45 TL ye —– yaptırdığını, sigorta poliçesinde —- davalının kusuru ile 100 m2 tespit edilip poliçenin bu şekilde düzenlendiğini, davalının bu halde biçtiği değerin 59.000,00 TL olduğunu, akabinde —neticesinde binanın hasar gördüğünü, müvekkilinin bu durumu sigorta şirketine bildirdiğini, sigorta şirketinin binanın 140 m2 olduğunu fark edip, müvekkilinden aradaki 40 m2 için ek prim ödemesini talep ettiğini, müvekkilinin 26,45 TL eksik primi yatırdığını, bina hakkında 14/04/2012 tarihinde yıkım kararı çıktığını, yıkım kararı üzerine sigorta şirketinin 54.681,17 TL ve 3.000,00 TL ödeme yaptığını, bu ödemelerin —— dikkate alınmadan yapılmış ödemeler olup 23.600,00 TL ek ödeme yapması gereken davalının ödemeyi yapmadığını, işlemiş faiziyle birlikte alacağının 28.105,01-TL’lik ödeme emrinin tamamına itiraz edildiği, bu alacak için İstanbul Anadolu ——icra müdürlüğünün — esas sayılı dosaysı ile icra takibi başlatıldığını, ancak davalının başlatılan icra takibine haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, sigorta edilen malın davalının kusuru ile ——- olarak gösterildiği, yine sigortacı davalının talebi üzerine —— ilişkisi kurabilmek adına 40m2’lik fark için sigortalıdan eksik prim yatırılmasının istenildiği, müvekkilin de eksik primi yatırdığı, daha sonra yıkım kararının çıktığı, davalı tarafından itiraz edilmesi üzerine durdurulan takibin devamına, işleyecek faiz ve ferileri ile birlikte devamına , yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı ——-vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili —– ile davacı arasında ——- dönemi için zorunlu ——– tanzim edildiğini, 23/10/2011 tarihli —— sonucu sigortalının 27/10/2011 tarihinde müvekkili kuruma hasar ihbarı üzerine ——numaralı hasar dosyası oluşturulduğunu ve ——– bağlı bağımsız —tayin edilerek– raporu düzenlendiğini, dava konusu bina için poliçe kaspamında davacıya 57.820,00 TL sigorta bedeli ödendiğini, sigortalının—- tarihinde yaptırdığı —–hasardan yani —– sonra yapıldığını, —- teminatı dışında kaldığını, sigortalının veya sigorta ettirenin ——–orta veya daha ağır hasar durumunu kasıtlı olarak beyan etmediği anlaşıldığı takirde—— gerçekleşmiş olsa bile sözleşmeden cayma hakkının olduğunu ve prime hak kazanacağını, davacı tarafından beyana müsteniden yaptırılan dava konusu —— gerçekleştikten sonra yaptırılmış bulunduğu belirlendiğinden, söz konusu sigorta poliçesinin hükümsüz olacağını, rizikonun gerçekleştiği veya gerçekleşme ihtimalinin ortadan kalkmış olduğu, sözleşmenin yapılması sırasında taraflarca biliniyorsa sözleşmenin geçersiz olacağını, sigorta ettiren ve sigortalı tarafından bilinip sigortacı tarafından bilinmediği durumlarda sigortacı sözleşme ile bağlı olmamakla birlikte, ödenmesi gereken primin tamamına hak kazanacağını, müvekkili kurumun davanın açılmasına sebebiyet vermediğini, bu nedenle haksız açılan davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İhbar olunan ——— vekili cevap dilekçesinde özetle ; Dava konusu tazminat ödeme yükümlülüğünün müvekkil şirket olmadığını, husumetin yöneltileceği tarafın müvekkil şirke——- olduğunu, bu nedenle davanın husumet yokluğundan reddi gerektiğini, davacının ——— gerçekleştikten sonra yapıldığını, dolayısıyla dava konusunun ——— dışında kaldığını, bu nedenlerle müvekkil şirket aleyhine açılmış olan davanın husumet yönünden reddine, müvekkil şirketi ihbar olunan konumunda olduğundan hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle——– kapsamında eksik ödenen tazminatın tahsili amacıyla başlatılan İstanbul Anadolu —-. İcra Müdürlüğünün —— sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
Eldeki dava öncelikle Mahkememizde ——numarasını almış, Mahkememizce yapılan yargılama sırasında dosya öncelikle nitelikli hesap uzmanı bilirkişiye tevdi edilmiş, ardından bilirkişiye ek olarak inşaat mühendisi de eklenerek rapor alınmıştır. Bilirkişiler raporunda meydana gelen hasara ilişkin olarak davacının davalı kurumdan talep edebileceği tutarın 19.698,00-TL olduğu yönünde rapor sunmuşlardır. Mahkememizce bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın ihbar olunan ve davalı tarafça temyiz edilmesi üzerine Yargıtay —-. Hukuk Dairesi ——. Sayılı ilamında: “…Açıklanan hukuki ve maddi vakıalar karşısında; eldeki itirazın iptali davasının dayanağı olan ilamsız icra takibinin borçlusu olmadığı için itirazın iptali davasında davalı olarak yer alması mümkün olmayan; ayrıca, sadece dava ihbar olunan konumunda olan——bu yolla da davanın tarafı haline gelmeyeceğinin gözetilmeyişi ve adı geçen sigorta şirketi için de hüküm tesisi doğru değildir. .. Mahkemece, —— artışına ilişkin zeyilname geçerli kabul edilip, anılan bilirkişi raporu esas alınmak suretiyle davalı——–sorumlu olduğu miktar belirlenmiştir. Ne var ki; 23.10.2011 tarihindeki depremde ağır hasar görüp yıkılan davacı konutu için düzenlenen ——- artışına ilişkin zeyilnamenin geçerli kabul edilişinin hukuki gerekçesine kararda yer verilmemiştir. Açıklanan tüm bu vakıalar karşısında; ———-kapsamındaki ——–gerçekleşmesinden sonra yapılan —– bedelinin, kural olarak sadece zeyil tarihinden sonraki——-temin edeceği; ancak, davacıya ait konutun ağır hasar görüp yıkımına karar verilmesinden (tamamen yok olmasından) sonra ———çıkartılmasında ve tamamen yok olan bir konut için ileriye dönük zeyilname düzenlemesinde davalı ——- hukuki yararı bulunup bulunmadığının hükümde tartışılıp gerekçelendirilmesi ile oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yetersiz gerekçeyle yazılı biçimde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir.” belirtilen gerekçeler ile Mahkememiz kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. Mahkememizce bozma ilamına uyulmuş, bozma ilamı kapsamında davalının zeyilname düzenlenmesinde hukuki yararının bulunup bulunmadığının tartışılması ve buna göre karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştr.
——– ile, depremin doğrudan neden olduğu maddi zararlar ile ———–sonucu meydana gelen———– veya ———binalarda neden olacağı hasarlar (——— tarafından teminat altına alınmıştır. Eldeki davada —– tarihinde meydana gelmiştir. Davalı tarafça düzenlenen zeyilname ise ——tarihleri arasını kapsamaktadır. Yani — gerçekleştikten sonra zeyilname düzenlenmiş olup, kural olarak sonraki——- Sigortası Genel Şartları’nın C-2 bendinde:—— sigorta sözleşmesini, sigorta ettirenin, ——gerçek durumunu bildiren beyanına dayanarak yapmıştır.” düzenlemesi mevcut olup, davacı taraf ilk——- düşük beyan etmiştir. Üstelik zeyilnamede de bina halen hasarsız görülmektedir. Beyan üzerine hazırlanan poliçede; Davalı tarafın —— gerçekleştikten ve bina hasar gördükten sonra zeyilname yapmasında hukuki yararı bulunmamakta olup, davacının —– düzenlemesi içerir zeyilname ile davalıdan bakiye zararını talep edemeyeceği, ——tarihinden önce gerçekleştiği ve davalının ilk poliçe kapsamında ödemesi gereken miktarın tamamını ödediği kanaatine varılmıştır. Hal böyle olunca bozma ilamı kapsamında davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 59,30-TL harçtan davacı tarafça peşin olarak yatırılan 339,50-TL harcın mahsubu ile bakiye 280,20 TL’nin karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan toplam 22,80-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden —– Tarifesi 13. madde gereğince hesaplanan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Tarafların artan gider avansı bulunması ve talep etmeleri halinde karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı